2.5 : En Tehlikeli Duygu: Güven

56 43 1
                                    

Selamlaar!

'🪦' bırakın.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın!

Hepinize keyifli okumalar 🖤

25. BÖLÜM

-

En Tehlikeli Duygu: Güven

🪦

Şarkı Önerisi:
Seksendört-Kendime Yalan Söyledim

-

İlker hapse gireli tam iki hafta geçmişti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İlker hapse gireli tam iki hafta geçmişti. İçimdeki ilk günkü korku Onur'la ve diğerleriyle vakit geçirirken biraz olsun hafiflemişti. Bu iki hafta boyunca hayatımı bir anda düzene sokmuştum, aylardır hiç gidemediğim işime geri dönmüştüm.

Bu iki haftalık süreçte, Tunç'un bacağı da doktor tedavisine devam ederek bayağı iyileşmeye yakınlaşıyordu; Kumsal ise psikoloğa bizim iknalarımız sayesinde başlamış, azar azar birkaç anıları hatırlıyordu. Tek bir sorunumuz vardı, o da iki hafta içerisinde Mercan'ın ortalıktan bir anda kayboluşuydu. Hepimiz onu sık sık aramamıza rağmen hiçbir yanıt alamıyorduk, durum böyle olunca hepimiz soluğu polis karakolunda, Mercan'ın kayıp ilanını vermekte bulmuştuk. Mercan'ın ailesi Onur'u arayıp kızlarına ulaşamadıklarını söyleyince o da dayanamadan Mercan'ın kayıp olduğunu söylemişti. Ailesi, kızlarının kaybolduğunu öğrenince telaşlanarak önce Onur'dan hesap sordular, sonra Onur ailenin içini rahatlatmak adına polise haber verdiğini, endişe edecek hiçbir şeyin olmadığını söyledi.

Parmaklarımla usulca Onur'un saçlarıyla oynarken gözlerimde saçlarının üstüne dalıp gitmişti. Başını olduğum yöne doğru çevirip kaşlarını çattı, gözlerini araladığında başını yukarı kaldırdı. "Ilgın?"

"Hı?" dedim güçsüz sesimle.

"Yavrum." Başını pencereye çevirdi. Hava daha aydınlanmamıştı ama sabahın 4'ünü geçiyordu. "Uyku mu tutmadı?"

"Hı-hı!" dedim tekrar güçsüz sesimle. "Bir bölümü baştan yazıp bitirdim, yine gözüme uyku girmedi."

Olduğu yerden doğrulurken parmaklarımı saçlarından çektim. Yastığı yatağın başlığına dik şekilde koydu, sırtını yasladı. Kollarını göğsünde birleştirip esnemeye başladığı an eliyle ağzını kapattı. "Anlat."

Yorgun gözlerle yüzüne bakarak başımı iki yana salladım. "Ne anlatayım?"

"Seni uyutmayan, kafanda dönüp duran o şeyleri."

ÖLÜLER MEZARLIĞI (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin