soylular kütüphanesi

574 69 23
                                    

Wanna be yours

Arkadaşlar burayı atlamayın lütfen.

Ben yazıyorum, iyi kötü birkaç kişi okuyor, oy da veriyor. Bu yüzden minnettarım ama nasıl bir şey yaptığım hakkında zerre kadar fikrim yok. Sadece yazıyorum. Neredeyse hiç yorum almıyorum. Yani en azından fikrinizi belirtseniz. Güzel ya da yazım tarzın sıkıcı falan.

Keyifli okumalar

Düşüncelerimin arasında kaybolup, ailem hakkında bir şeyler öğrenmeye çalışmamın ilk gününde yatılı okula gitmemiz benim aleyhimeydi. Orada ailem hakkında soru sorabileceğim birilerini tanımak şöyle dursun okulun adını bile bilmiyordum henüz.

Taehyung'un dediğine göre okulumuz tenha bir yerde değil de çevresinde öğrencilerin kolayca ihtiyaçlarını giderebileceği bir bölgededeydi. Açıkçası okulun bu yönüyle ilgilendiğim pek söylenemezdi. Aklımda dolanıp duran tek şey Bay Kang'ın bana verdiği sorumluluğu yerine getirmek ve ona nasıl biri olduğumu göstermekti.

"Jimin telefonuna gerekli herkesi kaydettim ve kurulumunu yaptım. Al bakalım.
Güle güle kullan." Elime verdiği telefonu cebime koyacak oldum ama bundan vazgeçip incelemeye karar verdim.

"Teşekkür ederim." Her zamanki gibi arabanın arka koltuğunda oturuyorduk. Sadece bu sefer yanımızda Taehyung'un babası yoktu.

Daha önce telefon kullanmıştım ve nasıl kullanılacağını da biliyordum. Yurda gizlice telefon soktuğum zamanlardan tabii.

Telefonu açıp yaptığım ilk şey şifre koymak olmuştu. Sonra da zaten yapacak bir şey bulamayınca cebime koymuştum.

"İşte geldik." Önde teyzem, arkasında Taehyung ve ben büyük okul bahçesine girdik. Dört bloktan oluşan bu koca binanın dışı kiremit rengine boyanmıştı.

"Önce eşyalarınızı odanıza bırakalım çocuklar. Sonra müdürle konuşmaya gideriz." Güvenlik görevlisi bizi bloklardan birine sokup odamıza kadar eşlik etti.

Geniş bir odaydı ve çift kişilikti. Taehyung'la kalacağım için mutluydum. İki koca yatak ve iki çalışma masası vardı. Minik bir tezgah , geniş bir banyo ve büyük dolaplar. Okul yılımı güzel geçirecektim anlaşılan.

"Sonra kıyafetlerinizi yerleştirirsiniz. Hadi gelin benimle." Güvenlik görevlisi yanımızdan ayrılmıştı ama teyzem yolu biliyor gibiydi.

Odaya gidene kadar etrafmı inceledim. Okula az kaldığı için bir çok öğrenci yerleşmiş ve kapılara isimlerini asmıştı. Duvarlarda yurt kuralları yazılı olsa da bu kuralların üzerine çizilen çizimler kuralların dikkate alınmadığını gösteriyordu.

"Merhaba Bayan Kim, hoşgeldiniz." Teyzem kadın olan yurt müdürüyle el sıkışıp deri koltuklardan birine oturdu. "Ne içersiniz?" Teyzem göz ucuyla bize baktı.

"Üçümüz de su alsak yeterli." Müdür hemen başını sallayıp telefondan birine mesaj attı ve tekrar teyzeme döndü.

"Yeni okul yılımız umarım iyi geçer efendim. Tekrar tekrar dediğim gibi aklınız asla burada," bize baktı "çocuklarda kalmasın." Konuşmasını bitirmesiyle kapı çaldı ve üç şişe suyla bir kadın girdi içeriye.

Salvatore | yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin