1.6

4.7K 239 88
                                    

İdman sabah erken saatteydi. Ben de erken saatte hazırlanmıştım ve tesise gitmiştim.

Bu akşam maç vardı Fenerbahçe - Trabzonspor.

Akşam yendiğimizde babamı arayıp onunla uğraşacaktım.

Kapım tık tıklandığında bakışlarımı dosyadan çekmiştim.

"Kahve?" Altay elindeki kahveleri gülümseyerek gösterdiğinde kafamı salladım.

Mesafemi korumak istiyordum, bunu ne kadar başarabilirdim tabii şüpheli.

"Küs müyüz?" Çocuk değildik, küslük olmazdı herhalde.

"Hayır." Verdiğim kısa cevaplara üzgünlükle bakıyordu.

"Neden geldin Altay?" Sorduğum soruyla mahçup bakışları beni bulmuştu.

"Seninle aramın kötü olmasını istemiyorum çünkü."

"Neden?"

"Çünkü bilmiyorum. Hayatımda eksikliğini hissediyormuşum bunu fark ettim."

Ne diyordu bu adam?

"Eksikliğimi fark edecek kadar değer verseydin aramız açılmazdı." dediğim şeyin haklılığını o da biliyordu.

"Sena'yla sevgili olduğumda fark ettim. Seninleyken hissettiklerimi onunlayken hissetmiyormuşum." Bu konuşma iyi bir yere gitmiyordu.

Sessizliğimi korumuştum.

"Çünkü sen farklısın." Değilim.

"Seninleyken kendimi kendimmiş gibi hissediyorum." Hayır, hissetmiyorsundur başka bir şeydir o.

"Seni seviyorum ve bunu bu kadar geç fark ettiğim için çok pişmanım."

Yapma işte, atma şu oku.

Kalbim hızlanmamıştı. Eğer bu işe ilk başladığım zamanlarda duymuş olsaydım kesinlikle dibim düşmüş bir şekilde Altay'a aşk dolu gözlerle bakıyor olurdum.

Ne değişmişti? Ben aynı Bilge'ydim o da aynı Altay'dı.

"Bir şey demeyecek misin?"

"Ben seninle arkadaşlık dışında bir şey yaşamak istemiyorum." söylediğim şeye yüzü düşmüştü, belliydi.

"Bunun seninle bir alakası yok. Daha önce kimseye aşık olmadım ve aşkın nasıl bir his olduğunu bilmiyorum ama sanki seninleyken aşıkmış gibi hissetmiyorum." duraksayıp devam ettim.

"Seninle en fazla arkadaş olabiliriz ki zaten bana güvenmeyen bir insandan nasıl arkadaş olur o da tartışılır." Söylediğim şeyle gözlerimin içine baktı.

"Kendimi affettireceğim ve o zaman sen de benimle olmanın ne kadar güzel bir şey olduğunu ve benimleyken ne kadar mutlu olduğunu fark edeceksin." Sanmıyorum.

Arkasında bırakmıştı beni ve şaşkınlıkla bakıyordum odadan çıkıp giden adama.

Yunus: N'aber?

Bilge: Hayırdır ne işin düştü.

Yunus: Kardeşim altı üstü naber dedik.

Yunus: Yazıklar olsun sana.

Bilge: Efendim Yunuscuğum?

Yunus: Akşam sana gelelim mi? Takılırız.

Bilge: Gelelim mi?

Yunus: Keremle işte :))

Bilge: Hayır ne gülüyorsun onu anlamadım.

Bilge: Komik misin sen?

Ufaklık || Kerem Aktürkoğlu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin