[4] Güzel kokuyor

15.8K 1.8K 2K
                                    

İyi okumalar 🦋
_____
F: "Ailemi nasıl kaybettiğimi söyledim. Yani bana anlatılan bu şekilde. Ailem öldükten sonra amcam baktı bana. Ama ben lanetli doğduğum için asla dışarıya çıkamadım. Her dolunayda..."

Derin bir nefes aldıktan sonra gözlerini, onu dikkatlice dinleyen Hyunjin'e çevirmişti Felix.

F: "Her dolunayda kötü şeyler yaşadım"

Sanki başına gelenleri anlatırsa tekrar canı yanacakmış gibi hissetmişti Felix. O yüzden anlatmamayı seçmişti. Tabi Hyunjin neler olduğunu biliyordu. Boynundaki yaradan da anlaşılıyordu her dolunayda başına ne geldiği. Yüksek dozda bastırıcılar, feromon bezinin işlevinin durdurulması, kalp atışını neredeyse sıfıra indirecek ilaçlar...

F: "Kaçmak istedim ama yeterince güçlü değildim. Hem.."

Bu sefer elini boynundaki sargıya atarak konuşmasına devam etmişti Felix. Ve sanki çok gizli bir şey söylüyormuş gibi sesini kısmıştı.

F: "Hem dışarısı çok tehlikeliymiş. Biliyor musun? Beni arayan bir canavar var ve eğer beni bulursa kendisine köle edecekmiş. O yüzden amcam beni bu canavardan korumak için bunları yapmış. Ama ben canım yansım istemiyorum ki Hyunjin"

Sona doğru titreyen ses, Hyunjin'in kanını kaynatmıştı. Hem de şu canavar hikayesi hiç hoşuna gitmemişti. Küçüğünü resmen ondan alıkoymuş ve canını yakmıştılar. Hyunjin bunu yanlarına bırakır mıydı?

Hyunjin, Felix'in boynumda duran eline bakmış ve eliyle orayı işaret etmişti.

H: "Acıyor mu?"

F: "Birazcık"

H: "Feromon salgılamayı durdurursan acımaz belki."

F: "Nasıl durduracağım?"

H: "Feromonlarını kontrol edemiyor musun?"

Hyunjin şaşkınlıkla sorusunu sormuştu, Felix ise hafifce başını hayır anlamında sallamıştı. Doğru ya hayatı boyunca tutsak edilmiş birinden bunu bilmesini beklememeliydi zaten.

Ayağa kalkıp birkaç dakika dolapları karıştırdıktan sonra küçük bir kutu bulmuş ve içinden ağrıkesici almıştı, Hyunjin

H: "Şimdilik bunu içer-"

F: "L-lütfen, istemiyorum lütfen"

Delta'nın elinde ilacı gören gamma sandalyesinde kendini geri çekerek ağlamaya başlamıştı. Bunu gören Hyunjin ne yapacağını şaşırmıştı. Anlamaz bakışlarla elinde tuttuğu ilaçlara bakmıştı bir de sandalyesinde ağlayan küçük bedene.

Doğduğu günden beri ağır ilaçlara maruz kalan birinin ilaçlardan korkması çok normaldi tabi. Hyunjin elinde tuttuğu ilaçları tezgahın üzerinde bırakarak sandalyesinde ağlayan Felix'in önünde durmuştu ve tek dizi üzerine çökmüştü.

H: "Tamam artık ilaç yok"

Hyunjin, kendini ispat etmek istercesine iki elini havaya kaldırmıştı ve Felix'in sakinleşmesi için feromon salgılamıştı. İlk defa huzur verici okyanus kokusuyla karşılaşan gamma minik elleriyle gözlerini silmiş ve önünde diz çökmüş bedene bakmıştı.

F: "Güzel kokuyor"

H: "Benim yanımdayken kimse sana zarar veremez. Artık korkmana gerek yok"

Felix, anladım anlamında başını sallamıştı. Niye bilmiyordu ama içindeki ses ona, okyanus kokulu adama güvenebileceğini söylüyordu.

Saat çok geçti ve birazdan sabah olacaktı. Yeterince hareketli bir gece olmuştu. Kocaman saray koridorunda Hyunjin yürüyor ve hemen arkasından da küçük adımlarla Felix geliyordu.

Angel (Omegaverse)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin