Merhaba wolfianlar
Oy ve yorum atmayı unutmayın,
Kesinlikle.
İyi okumalar dilerim
-
"Liam hiçbir şey yemedin." Söyledim, ama ne umursadı ne de yatakta oturduğu yerden kıpırdadı.
"Aç değilim." diye mırıldanıp elindeki telefonunun kabını çıkarıp takarak kendine yeni bir uğraş buldu.
Masanın üzerine koyduğum tepsiye bir bakış attım, ardından geldiğimizden beri hiç duyguları değişmeyen Liam'a.
"Senin için tabak hazırladım." Pazarlık yaptım ama sadece omuz silkmeyle karşılık verdi. "Liam."
Bakışlarını sonunda oynadığı telefon kabından bana çıkardı ve göz teması kurmamıza izin verdi. Yaslandığı yatak başlığından bağını kopartmazsam orası ile bütünleşecekti gerçekten.
"Kalkıp bir şeyler yer misin?"
Liam'ın cevabı elbette ki belliydi. "Hayır."
Derin bir nefes çektim ve verdim, sabrımı kullanabilmek için. Nefes alış verişleri ne zamana kadar beni tutacaktı bilmiyordum doğrusu. Böyle bir zamanda Liam'ın çocukluğuna katlanmak zordu ama onu kırmak istemiyordum.
Ayakta dikili durmayı kestim ve yatağa ilerleyip Liam'ın önüne oturdum. Bunu yapmamla bacaklarını kendine doğru çekti ve böylece ben onun bedenine daha yakın oturabildim.
Şu an üzerimizdeki yükü hiçbir tatmin edici konuşma alamazdı, yine de denedim.
"Sana söz verdim, ve sözümü tutacağım tamam mı? Orada durmayacaksın. İzin vereceğimi mi sanıyorsun? Öylece gidişine katlanabileceğimi mi düşünüyorsun?"
Liam hafifçe başını iki yana sallayarak oynattı. Sorularıma cevap olarak yapmadı bu hareketi, o umudunu yitirmişti.
"Liam." Adı dudaklarımın arasından döküldüğü gibi beni susturdu.
"Yarın orada olacağım Theo, başka şansım yok. Oradan içeri gireceğim ve bağlantımız kesilecek. Ben içerdeyken bir şey yapamam. Çıldırmak dışında. Ama sen dışardayken çabalayabilirsin, tabii ne kadar beni kurtarmaya yaklaşırsın emin değilim."
Bağlantımızın kesileceğini söylerken aklından ne geçiyordu? Beni de mi umutsuzluğa çekmek istiyordu? Amacı bu muydu?
Sinirlendim ve, "Seni görmeye geleceğim. Bir yolunu bulup oradan çıkaracağım ve kimsenin engel olmasına izin vermeyeceğim anlıyor musun?" dedim Liam'ın karanlığından çıkıp bana destek vermesini isteyerek. Sadece bir istek olarak havada kaldı çünkü Liam pas vermedi.
Gözlerini telefonuna indirdi. Ve sessizce sordu. "Ne yapmamı istiyorsun benden?"
"Lanet olası telefonunu bırakmanı ve insani ihtiyaçlarını yerine getirmeni istiyorum." Gözleri tekrar beni buldu. "O yemek bitecek." Son derece ciddiydim, böyle olması canımı sıkıyordu ve odayı boğucu kemosinyalleriyle doldurmuştu.
"Theo iştahım yok. Yersem kusacak gibi hissediyorum. Tüm organlarım birbirine düğümlenmiş gibiyim, lütfen zorlama beni."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Should Know I'll Be There For You | Thiam
FanfictionLiam, her şey son bulduktan ve sürü dağıldıktan sonra asla eskisi gibi olamadı. Ta ki, o gece Theo'yla karşılaşana kadar. [06.03.2023 - ?]