Selam gençler
Wattye erimiş engeli geldi ama durmak yok. Vpn ile girip atacağım size. Umarım yakın bir zamanda açılır ve rahatça gireriz. Ve hepiniz X'te açılmış taglara destek verirseniz çok mutlu olurum.
(Bunu yayınlarken Instagram'ı da kapadılar allah belanızı vermesin ucubeler)Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın, baya oy gelirse istediğiniz hızda bölüm atarım.
İyi okumalar!
-
Liam'dan;
Son bir haftadır okuldan uzaklaştığımı fark etmiştim. Ve bunu yaparken bile yatakta uzanıyordum. Hayata karşı soğumuş gibiydim, hiçbir şey yapmak gelmiyordu içimden. Herkesten uzaklaşmıştım. Durumum kötüye gidiyordu ve yalnızca benimle iletişim kurmaya çalışan arkadaşlarım ve Michael ile onları benden uzakta tutmaya ikna edecek kadar konuşuyordum.
Kendimi toparlamaya karar verdiğim günün gecesi yeniden ayağım çamura saplanıyordu. Bir adım bile ilerleyememiştim ve lanet olsun ki bunun sorumlusu Theo'ydu. Hayden beni terk ettiğinde bile bu kadar iğrenç hissetmemiştim.
Tabii Theo farklıydı. Onu sevdiğimi kabul etmiştim.
Ama aramızda hiçbir şey olmamıştı bile. Hayden ile sevgiliydik, ilişkimizin bir adı vardı. Theo'yla ise hiçbir şey. Ne olduğumuzu ben de bilmiyordum. Yalnızca şaşırıyordum hâlâ onu atlatamadığıma.
Derin bir nefes alıp sıkıntıyla geri burnumdan verdim. Belirsizlik dünyanın en korkunç duygusuydu.
Çalan telefonum ile isteksizce yatağın kenarına sarkıttığım kolumu kaldırdım ve komodinin üzerine elimi götürüp telefonumu aldım. Uyuşmuş hareketlerim yüzünden az daha bir şey düşürüp kıracaktım. Bu da açmaya tenezzül bile etmediğim gözlerimi açmama yardımcı oldu.
Arayan kişi Mason'du. Ona artık anında cevap vermem gerekiyordu. Geçen sefer aramasına geç dönüş yaptığım için bana çok kızmıştı. Muhtemelen artık kendimi öldüreceğimden endişeleniyordu.
Aramayı açıp, "Evet?" diyerek karşıladım.
"Eğer güzellik uykundan kalktıysan-"
"Aslında hayır."
Araya girmemi umursamadan devam eden Mason'u dinledim. "İyi bir duş al derim. Güne temiz başlarsan ilerleyen saatlerde kendini rezil etmemiş olursun."
"Ne?" Kafamı karıştırdığı için kaşlarımı çatmıştım. Anlamam için bir şey söylemesini bekledim ama konuşmadı, bu yüzden sordum. "Neden rezil olacakmışım?"
"Sadece dediğimi yap."
"Hayır." Az önce söyleneni umursamamaya başladım ve ne anlama geldiğini sormaya devam etmedim. Çünkü ilgimi kaybetmiştim.
Mason telefonu yüzüme kapatmadan önce son sözlerini etti. "Yerinde olsam depresyonuma kısa bir ara verirdim çünkü gelecek olan kişiyi bu şekilde karşılamak istemezdim."
"Ne? Lanet olsun ne diyorsun?" Kafamı yastıktan kaldırıp en yakın arkadaşım tarafından imtihan edildiğim için hafifçe öfkelenmeye başlamıştım.
Neyden bahsettiğini asla açıkça söyleyemez miydi gerçekten? Telefonu kulağımdan indirip geri komodinin üzerine bıraktım. Hiçbir şey anlamamıştım ama tahmin yürütebilirdim. Beni uyandırmak için yeni bir taktik geliştirmiş olmalıydı, ki bu işe yaramıştı da. Tüm uyuşukluğumun bedenimden uçup gittiğini fark ettim. Sanırım kalkıp Mason'un dediğini yerine getirecektim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Should Know I'll Be There For You | Thiam
FanfictionLiam, her şey son bulduktan ve sürü dağıldıktan sonra asla eskisi gibi olamadı. Ta ki, o gece Theo'yla karşılaşana kadar. [06.03.2023 - ?]