7 - 3. Gün

438 45 9
                                    

*Yazardan

Taehyung uyandığında Jungkook hâlâ omzunda uyuyordu. Bir süre onu seyretti. Cidden çok güzeldi... böyle güzel bir çocuğu kim yetimhane gibi bir yere layık görebilirdi ki? O... cidden çok kusursuz ve tatlıydı. Uyurken inip kalkan minik göğsü... ona biraz da olsa büyük gelen sweatinin içinden gözüken minik parmakları... dudağının altındaki ben... cidden şu ana kadar nasıl o beni fark edememişti? Kirpikleri çok güzeldi... uzun ve kıvrık kirpikleri kendisine oranla parlıyordu. Saçlarının yumuşacık olduğuna yemin edebilirdi. İki yanına ayırdığı kabarık uzun saçlar.... Jungkook çok güzeldi ve güzelliği Taehyung'un içinde onu öpme ve yanaklarını sıkarak sevme isteği oluşturuyordu. Ve Taehyung emindi ki, Jungkook'un yanakları uyurken daha da şişiyordu.

Taehyung Jungkook'un uyanmamasına dikkat ederek üzerinde yattığı omzunu fazla oynatmadan kolunu arkasından geçirip koluna yatmasını sağladı.

Bu hareketi ile Jungkook yerinde iyice yerleşmiş ve bir kolunu Taehyung'un üzerine, karnına atmıştı. Yüzünü ise göğsüne yaslamış ve mırıldanarak uyumaya devam etmişti.

Taehyung kalbinin tam üzerindeki minik yüzle kalbi tekledi. Göğsüne yattığı için de şu anda yanağına baskı olmuş ve dudakları büzülmüştü.

Taehyung iyi değildi.

Elini yavaşça yumuşak olduğunu düşündügü yumuşaklıklara daldırdı. Cidden... cidden de yumuşaklardı. Yumuşacıklardı!

Biraz okşadıktan sonra eli yanağına indi. Biraz da orada dinlendiğinde başını yatağa yaslayarak biraz gözlerini kapattı.

Kısa bir süre sonra Jungkook uyandı ve pozisyonuna baktı. Bu durumda sarıldığı bedenin rahatsız olabileceğini düşünerek geri çekilmek istedi ama yanağındaki el sırtına inip onu durdurunca kafasını kaldırıp gözleri kapalı bir şekilde başını yatağın başlığına yaslayan kusursuz yüze baktı.

"Rahatsız değilim. Hatta şu anda da çok rahatım. Lütfen bozmayalım."

Jungkook bir şey demeden eski pozisyonuna döndü. Hatta daha da Taehyung'a sokuldu diyebiliriz.

Fakat Jungkook'un kalbi çok hızlı atıyordu. Bilmiyordu belki de ilk defa bir abi sevgisi gördüğündendi. Ya da cidden sevildiğini hissettiğinden... ya da belki de yavaş yavaş Taehyung'a-

"Jungkook... sence de ev fazla sessiz değil mi?"

"Hm.. evet? Niye ki?"

"Annemler acaba bir yere mi gitti?"

"İnip baksak mı? Şey hem ben biraz acıktım da..."

"Ciddi misin? Tamam o zaman hadi inelim."

Jungkook kalktığında ardından da Taehyung kalkmış ve bozulan yatağı ikisi de umursamadan aşağıya inmişlerdi.

Taehyung evde annesine sesleniyordu.

"Anne.... annneeee.....! AANNNEEE!"

"Bağırma lütfen...galiba yoklar"

"İyi de neredeler ki- bekle telefonum!"

"Tamam ben yemeklik bişiler bakıyorum o zaman."

Taehyung telefonunu almaya gittiğinde Jungkook ise dolapları karıştırıyordu. Bir çekmece dolusu hazır erişte paketlerini gördüğünde gülümsedi ve tavuklulardan 2 paket alıp suyunu kaynamaya koydu.

Sular ısındığında Jungkook erişteleri kırıp suya dağılmaları için bıraktı. Bu sırada ise Taehyung gelmişti.

"Kimse aramamış... mesaj da yok... bu kadar mı önemsenmiyoruz...?"

이복 형제 |+18|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin