16 - "T-teyung"

378 38 7
                                    

*Jungkook'dan

Sabah uyandığımda hiç esnemeden sadece Taehyung'a daha sıkı sarıldım. Yüzümü gömdüğüm göğsünden kaldırıp çenemi yasladım. Bir süre Taehyung'un güzel yüzünü inceledim. Daha sonra çenesine minik bir öpücük kondurup kollarının arasından sıyrılıp yataktan kalktım.

Kendi odama gittiğimde dolaplarıma dokundum. Kurumuşlardı. Ve neredeyse odadaki kokunun çoğu çıkmıştı.

Hızla tuvalette işimi hallettim. Daha sonra aşağıya inip kahvaltı hazırlamaya koyuldum.

*Taehyung'dan

Sabah uyandığımda kollarım arasındaki minik tavşan kaçmıştı. Tuvaletteki işimi hallettikten sonra Jungkook'un odasını kontrol ettim. Koku çıkmış gibiydi. Kapısını kapatıp aşağıya paytak paytak indim.

Mutfak kapısından baktığımda, bebeğim minik parmakları arasında tuttuğu çubuklarla yumurtaları çırpıyordu.

Yavaşça arkasından sarıldığımda çok korktu ama sonra boynunu öpmemle sakinleştiğini anlamıştım.

Ben hâlâ Jungkook'un boynunu minik minik ama ıslakça öperken Jungkook kollarımı belinden ayırmaya çalışıyordu.

"Teyung lütfen!"

"I-ıh"

"Bebeğim lütfen ama-"

Arkasından uzanıp da büzülen dudaklarına yapıştığımda çubukları tabağın üzerine koydu.

Başını bana doğru çevirdiğinde daha rahat öpüştüğünü anlamıştım.

Karnındaki ellerim yavaşça tişörtünün içinden girmiş, karnını okşuyordu. Bebeğimse ellerini ellerimin üzerine koyup hareketlerini durdurmak istiyordu ama pek de bir başarılı olduğu söylenemezdi.

Islak bir sesle dudaklarından ayrıldığımda başını omzuma yasladı.

"Neden ayrıldın ama?"

"Bebeğim boynun ağrırdı."

"Hayır ben mutluydum..."

"Yemeğimizi yiyelim, bol bol öperim seni tamam mı?"

"Tamam o zaman"

Hâlâ arkasından beline sarılıyordum. Çenemi omzuna yaslamış hareketlerini büyük bir tatlılıkla izliyordum.

Tavadaki omleti ustaca döndürdüğünde çıplak karnındaki ellerim durdu. Bu sefer tenini yalnızca baş parmaklarımla okşamaya başladım.

Omzundaki yüzüme kısa bir süre bakmış, sonraysa yanağımdan seslice öpmüştü beni.

Kim Jungkook beni deli ediyordu...

*Yazardan

Yemekleri biten ikili mutfağı çabucak toplayıp salona geçmişlerdi.

"Bebeğim..."

"Hm?"

"Kucağıma oturur musun?"

"E-eh?"

"Lütfen...!"

Jungkook yavaşça yerinden kalkmış ve koltukta oturan bedene ilerlemişti. Sağ bacağını diğer tarafına atıp da kucağında iyice yerleştiğinde kollarını boynuna sardı.

Sevgilisinin bu tatlı haline dayanamayan Taehyung hızlıca öpmüştü çilek tadındaki minik dudaklardan.

"Ah bebeğim."

"Noldu Teyung?"

"Bir annemleri arasak iyi olur"

Taehyung telefonunu çıkartıp numarayı tuşladıktan sonra kulağına götürmüştü.

"Bebeğim sessiz ol tamam mı?"

"Tamam Teyung."

"Alo anne? Nerdesiniz?...Hm evet ettik.... ne? Ciddi misiniz? Ya sonra...?"

Taehyung böyle telefonda konuşurken Jungkook yüzünü yavaşça esmer boyuna yaklaştırmıştı.

Dudaklarını soğuk tene değdirdiğinde öpücükler kondurmaya başladı.

Ve Taehyung telefondaki annesinin dediklerini idrak edemiyodu...

"T-tamam...? Ee? - Yapma - hah? Yok anne sana demedim. Jungkook boyalarla oynuyor da ondan şey ettim - Jungkook yapma lütfen - bak gördün mü? N-neyse devam et lütfen"

Ama Jungkook duymamış gibi daha da ileri gitmiş ve dudaklarıyla ısıttığı teni dudakları arasına almıştı...

Taehyung şu anda iyi değildi... Taehyung boynu emilirken hiç iyi değildi...

"Anne? N-ne zaman g-gelirsiniz?... hm? T-tamam k-kapatmam gerek j-jungkook her y-yeri boya yaptı. B-bay!"

Taehyung telefonu koltuğa fırlattığı gibi kucağındaki bedeni kalçalarından tutarak yukarıya çıkartmaya başlamıştı.

"Sana yapma dedim. Şimdi bu iş nasıl yapılırmış sana öğretmem gerek."

Kucağındaki bedeni yatağa bıraktığında üzerine çıkıp direkt boynuna yöneldi.

Kendisinee yaptıklarının aynısını yapıyordu. Aradaysa öpmeyi unutmuyordu.

"T-teyung- t-teyung..."

"Hm?"

"A-acıyor"

"Acır güzelim. Sen bana yaparken ben acıyor diye sızlanmadım.

"T-teyung a-acıyor"

"Bebeğim abartmasan m-"

"T-teyung o-orası değil..."

이복 형제 |+18|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin