Hellooooo
Aşırı uzatmayı düşünmediğim bi fic ama ilk beş bölümde topu topu bir haftalarını anlattım😭😭Hadi yine oyu size bırakayım ama yorumu 200'ün altına düşmeyelim olur mu🥺
"Jungkook... Öncelikle seni iyi kerizlemişler ve aşırı abartılı hallerine de kızmak istiyorum ama of... Kızamıyorum da şimdi."
Omeganın kararsız ve bunalmış tavrına karşılık Jungkook'un içi umut doldu. Asıl beklediği kızma bebek eşyalarınaydı fakat Jimin hiç üzerlerinde bile durmamıştı. Belki de bu kısa sürede bile alışmıştı, kim bilir?
"Bu yüzden kızmayacağım. Hadi neyse. Gel, iyiliğinin karşılığı için yemek yaptım ben de gün boyu...." İkili ayağa kalkıp mutfağa yürürlerken devam etti Jimin. "...Azıcık dağıldı mutfak ama bir şey olmaz, iki dakikaya toparlarım zaten."
Omeganın umursamaz tavrına karşın alfanın adımları hızlandı, mutfağa ulaştığında ise olduğu yerde kaldı.
Bembeyaz, her gün tertemiz yaptığı mermeri çeşitli soslarla kaplıydı. Dolapların kapakları gelişi güzel açık, içerileri de bir şeyler aranmış gibi dağınık gözüküyordu. Adanın üstü de keza karman çormandı. Ankastre ocağının üstünde bir sürü yemek kalıntısı vardı.
Sol gözünün seğirdiğini hissediyordu. Aklında planlama yapmaya çalıştı. Tezgahın temizliğiyle başlasa dolap kapaklarına çarpardı, onların içini temizlemeden de asla kapatamazdı. İlk dolapları yapsa kalıntılar kururdu. Adanın da toparlanması gerekiyordu.
Alfanın gerginleşen feromonlarıyla olduğu yerde yaylandı omega, suçlu hissediyordu fakat altta da kalamazdı. "...O kadar uğraştım. Bence teşekkür etmelisin." Homurdanarak söylediği cümlenin yanıtı oldukça gecikmeli olsa da gelmişti.
"Teşekkürler... Jimin-ah. Ben... Teşekkür ederim... Zaten... Zaten dolapların içini silmek istiyordum. Yani... Ertelemek çok kötü bir huy. O yüzden evet... Teşekkür ederim." Kendi kendine omegaya kızmamak için nedenler uyduruyordu Jungkook.
Aceleyle gömleğinin kollarını sıvadı, alt dolaptan özenle istiflediği bezlerini ve temizlik malzemelerini çıkarttı.
"Eğer açsan şimdi de başlayabilirsin. Şu adanın üstünü toparlayayım hemen..." Jungkook aceleyle adanın üstünü boşaltmaya çalışırken Jimin de bugün yerini araya araya bulduğu tabak ve çubuklardan ikişer ikişer alıp adaya yerleştirdi.
"Gel beraber yiyelim. Sonra toparlarız."
"Yok ben şimdi toparlayayım çünkü kurur bak."
"Jungkook. Otur şuraya, yoksa kıyafetlerin kızmasını şimdi yaparım! Şimdiden bunaldım bak." Omeganın gerçekten bunalmış ve gergin halini görünce el mahkum oturdu bar taburesine.
Jimin oldukça sulu ve soslu yemekleri iki tabağa da boşalttığında ,ki bunda bile etrafa sıçramıştı, Jungkook seğiren gözünü durdurmak için oldukça çaba sarfetmesi gerekti.
Omega kendi tabağından aldığı her çubukta yemeği lezzetini överken hala ellerini hareket ettirmemiş alfaya değdi gözleri. Jungkook'un tüm odağının dağınık mutfakta olduğunu görünce pes etmişlikle çubuğu bıraktı.
"Kalk hadi tamam. Önce temizleyelim sonra yeriz."
.......................
Yemek işi de dahil mutfaktan çıktıktan sonra oturma odasına geldi ikili. Jimin'in yeni telefonunu gösteriyordu Jungkook ona.
"Jungkook salak değilim. Akıllı telefonumun olmaması varlığından haberdar değilim demek değil." dedi artık bunalan Jimin.
Jimin daha önce akıllı telefon kullanmadığını belirttiğinden beri Jungkook açma kapama tuşunu, ana sayfa ekranı, kilit ekleme, fotoğraf çekme, mesajlaşma uygulamasına girme, rehberden arama yapma ,ki yalnızca kendisinin numarası kayıtlıydı, ve olabilecek her türlü temel özelliği gösteriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
It's Ours Now -JiKook ✓
FanfictionOmegaverse|mpreg Hiçliğin ortasındaki omega, istenmeyen bir bebekle, istenmediği bir yaşamı sürdürmek istemiyordu. Neyse ki hiç tanımadığı alfa, tüm düşüncelerini tersine çevirdi. Jikook #1 20/05/2023