🐥🎄Yılbaşı Özel🎄🐥

1.8K 208 309
                                    

Selam canlarımmmm

Ay en sevdiğim ficim varya dönüp dönüp bunu okuyorum her yeni oy yorumda hangi bölüme atıldıysa ordan sonrasını okuyorum öyle müthiş bi ficti ya

Dolayısıyla yılbaşı özeli de bu fic haketti

Öyleyseee Ttalgi 28 yaşında diyelim mi?

Jeon ailesinin büyükleri, ne yazık ki bu büyükler artık ellilerinin sonuna gelmiş çift oluyordu, bir süre önce taşındıkları müstakil evi tam anlamıyla noel ruhuyla donatmışlardı. Her yerden renkli ışıklar asılıyordu. Kar tanesi motifleri, kırmızı-yeşil-beyaz üçlemesi, çam ağacı, altına doldurdukları hediyelerle her yer tamamen noel diye bağırıyordu.

Bu sabah son detayları da bitirmişti yaşlı çift. Şimdi tek yapmaları gereken huzurla oturup evlatlarının eve gelmesini beklemekti. Tabi, takıntılı babalığından asla kurtulamamış Jungkook pencere kenarlarından ayrılamıyordu.

"Jungkook iki dakika otur, gelecekler birazdan."

"Minju'nun geleceklerini söylediği saat çoktan geçti. Jeongsan desen belki de daha yurttan bile çıkmadı. Sorumsuz çocuk."

Eh, minik -ama üniversiteli- oğullarının biraz geç kalma huyu vardı. Ebeveynlere bakılınca benzediği kişinin Jungkook olmadığı belli oluyordu.

"Ama kızım öyle mi? Benim kızım aynı babası gibi, dakiktir. Söylenilen saatte hemen gelir..."

Jimin oturduğu koltukta eşinin bir sağa bir sola dolanmasını izliyordu. Her sene aynı muhabbet.

"... Tabi o Kangdae bozdu benim kızımı. Sorumsuz çocuk. Bu sorumsuza biz bir de kız verdik. Of of!"

"Aşkım benim, gel otur yanıma." Jungkook stresli olduğundan dolanmak istese de eşinin isteğini kıramadı, hemen yanı başına oturdu.

Omega, sinirli eşinin ellerini kendi elleri arasına alarak devam etti.   "Bu çocuk yedi senedir hayatımızda, beş yıldır da damadımız. Lütfen alış artık."

"Bana sormadınız. Bana sorsaydınız ben vermezdim kızımı." Jungkook ne olursa olsun hala inkar ediyordu. Minju onun incisiydi, minicik çileğiydi. Nasıl oldu da elin alfasıyla evlenebildi, aklı almıyordu!

"Evet, Kangdae ailesiyle ile birlikte gelip iznini aldığında, evlendiklerinde falan, hiç yoktun sen. Değil mi?"

Jungkook yaşına başına bakmadan çocuk gibi omuz silkti. Buna aldığı karşılık ise kocaman bir kucaklama oldu. Zaten, onları güzel kılan buydu. Kaç yaşında olursa olsun, o eşinin bebeğiydi.

"Min, hatırlıyor musun? Ttalgi daha yeni doğmuşken, o kadar tatlıydı ki benim kızım. Bacaklarını ısırmamak için hep zor tutuyordum kendimi."

Alfasını iyice göğsüne yatıran Jimin yavaş yavaş saçlarını okşadı. "Hatırlamaz olur muyum aşkım? Hatta böyle arada transa giriyordun. 'Minik kızımın minik ayağının minik parmağının minik tırnağı' diye diye gidiyordun."

"Ama çok minikti ki. Avucumun içine sığıyordu adeta. Minik burnunu çok öpersem hapşururdu. Mis gibi çilek kokuyordu... Jeongsan doğduktan sonra dolanıyordu bir de evde 'abla oldum ben' diye. Tanrı şahit, yutasım geliyordu onu!"

Jimin bunu çok net hatırlıyordu. On yaşındaki kızları kardeşine adeta aşıktı. Tüm bakımına yardım etmeye çalışmakla beraber büyümüş de küçülmüş gibi hep 'ben ablayım artık' konuşmaları yapmaya başlamıştı.

"Of Kook, hatırlıyor musun, daha minicik bebeğe çikolata yedirmeye çalışmıştı."

"Bir de savunma olarak 'annemin karnında hep istiyordu, şimdi de ister diye yedirdim' demişti." Anılara dalan ikili, yaşla dolmuş gözlerine rağmen kahkaha attılar.

It's Ours Now -JiKook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin