Ara bölüm koyarım diyodum ama dayanamadım direkt ilk planımdaki bölümü atıyorum bundan sonra 1-2 bölüm ara koyar sonra ikinci plandakini atarım sonrasını ne ben söyleyeyim ne siz sorun😌😌
Aşkolarrr yine 150 oy 200 yorumu geçelim plizz
"Alfaların gerçekten bu kadar salak olduğunu bilmiyordum."
Jimin her ne kadar sinirli olsa da iki dakikada bir eli alfanın alnında ateşini kontrol ediyor, biraz bile sıcak geldiyse hazırladığı soğuk suya bez batırıp çeşitli bölgelere yerleştiriyordu.
Alfa akşam soğuğuna tişört ve kot ceketle çıktıktan sonra yalnızca iki gün dayanabilmişti. İki günün sonunda iş dönüşü oldukça bitkin haliyle önce biraz gizlemeye çalışmış başaramayınca ise tamamen yataklık olmuştu.
"Deme -öhm- öyle." Alfanın cılızlaşmış, kısık sesiyle Jimin daha da endişelenmiş, endişesini ise sinir olarak yansıtmıştı.
"Ben alfayım Jimin, kolay kolay hasta olmam Jimin; sen kazak ve mont giy, ben kot ceket tişört giyeceğim Jimin!" Alfanın sesini abarta abarta taklit ettikten sonra tekrar elini alnına koymuş, hala sıcak olduğunu fark ettiğinde ise ayağa kalkmıştı.
"Yok bu böyle olmayacak. Hastaneye gidelim. Hadi."
Jimin hiçbir cevap vermeden ortak kullandıkları dolabı açıp üstüne bir ceket geçirmiş, alfa için de bir tane alıp tekrar yatağa dönmüştü. "Doğrul da giydireyim."
Alfa kupkuru boğazı yüzünden öksüre öksüre başını iki yana salladı. "Olmaz... Gerek yok. Yaptığın çorbadan -öhm- içersem -öhm- iyi olurum."
Jungkook omegaya, yalnız hastalıklarının kurtarıcısı çorbasından tarif ede ede yaptırsa da pek de işe yaradığı söylenemezdi.
"Of Jungkook! Tencereyi bitirmene son kase kaldı zaten. Olmuyorsun iyi falan. Kalk işte..."
Jimin, hala uzanan alfayı omuzlarından tutup kaldırmaya çalışsa da hiçbir işe yaramamıştı. Zaten gitmek istemeyen alfa, olmayan hali yüzünden gerçekten de ölü gibi yatıyordu. Omeganın onu kaldırmasına imkan yoktu.
"Aptal. Salak alfa. İyi öl sen burada. Ttalgi'ye de derim, çok kötü bi amcan vardı derim. İnadından öldü derim." Alfanın yüzünde yorgun bir tebessüm oluşsa da mırıldandığı cümleyi omega duymuştu. "Amcan falan -öhm- ayıp oluyor."
Kaşları içinde yaşadığı karmaşayla çatılsa da üzerine durmadı. Sorsa nasıl bir cevap alırdı, emin değildi.
"Anlaşılan senin kafa uçuk hala... Kesin tezgahtar omegadan bulaştı sana hastalık. Ağzına giriyordun çünkü. Sana diyorum bak, kimseye yaklaşma. Hepsi hastalıktı."
Alfa yüksek ateş yüzünden zaten düşünme yetisini kaybetmiş gibiydi. Yine de, beyninin en uç köşesinde omegayla ilgili şeyleri biriktiren kısmı çalışıyor olmalı ki, cümledeki kıskançlığı fark edebilmişti.
"Beni kıskanıyorsun, değil mi?" Beyninin çalışmayan kısmı ise, kesinlikle ne konuşacağına karar veren kısımdı.
Az önceki 'amca' muhabbetinin üzerinde durmayan Jimin, bu kez ne yapacağını şaşırmıştı. Kendini savunmaya çalışırken açılan gözleri, birkaç kere açılıp kapanan ağzıyla, herkes bir şeyler uydurmaya çalıştığını anlardı.
"A-a, iftiracı seni! Ayıp sana! Ben de oturmuş sana bakıyorum! Ne halin varsa gör! Gir milletin dibine, bana ne?!"
Hiddetle ayağa kalkan omega odadan çıkacaktı ki bileğine dolanan el durdurmuştu onu. "Çok -öhm- kötüyüm ama... Üşüyorum... Sıtma -öhm- tutmuş olabilir."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
It's Ours Now -JiKook ✓
FanfictionOmegaverse|mpreg Hiçliğin ortasındaki omega, istenmeyen bir bebekle, istenmediği bir yaşamı sürdürmek istemiyordu. Neyse ki hiç tanımadığı alfa, tüm düşüncelerini tersine çevirdi. Jikook #1 20/05/2023