Herkes özeldir. Herkes kahramandır, âşıktır, aptaldır ve zalimdir. Herkesin anlatacak bir hikayesi vardır...
Hayallerini gerçekleştirmek için Amerika'ya taşınan Zeynep'in, hayatını düzene koymaya çalışırken, hayranı olduğu iki adam ile değişen hikay...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Tam bu sırada çalan telefon Deniz'in aklını karışmış bir şekilde bıraktı. Johnny telefonunun melodisini tanıdığında hemen cevap verdi.
Bir süre dinledikten sonra şaşkınlıkla bir nida patlattı Johnny. Deniz'in de merakla neler olduğunu anlamaya çalışırken "Hangi hastanedeyiz demiştin?" diye sordu Johnny konuştuğu kişiye.
"Tamam ben de Deniz'le birlikteyim zaten, biz de hemen geliyoruz."
"Ne hastanesi, kime ne olmuş?" diye sordu Deniz, korkuyla rengi solmuş bir şekilde.
▪▪▪
"Deniz?" diye kardeşine şaşkınlıkla seslendi Zeynep. Kafasını yeni doğan ve uyuklayan oğluyla yatakta oturmuş olan Natasha'dan kaldırdığında onu gözyaşları içinde gördü.
"B-ben özür dilerim." dedi Deniz herkesin ilgisini çektiği için biraz utanmıştı. Elinin tersiyle yüzünü sildikten sonra beceriksizce elleri ile kendini yelpazeledi.
"Biraz hava almak ister misin?" diye sordu Johnny, Zeynep'ten önce davranarak. "İyi olur aslında." diye kabul etti Deniz hemen.
Zeynep onların izin alarak odadan çıkmasını izledikten sonra şaşkınlıkla kendisine çevrilen yeni ebeveynlerin bakışlarına çevirdi kafasını.
"Ne?" dedi hemen kendisini sorgularcasına bakan arkadaşlarına "Hiçbir şeyden haberim yok. Arkadaşlıklarını ilerletmişler belli ki." diye açıkladı ama kendi aklında da farklı düşünceler yarışmıyor değildi.
-
"İç biraz, iyi gelir." dedi Johnny. Elindeki suyu masada oturan kadının önüne koyduktan sonra karşısındaki sandyeye yerleşti. Deniz burnunu çektikten sonra gözündeki son yaşları da elindeki mendile kuruladı ve adama küçük bir teşekkür mırıldandı.
Ağladığı için duyduğu utancı gizlemek için gözlerini önündeki adamın gözlerinden kaçırıyordu. Suyundan birkaç yudum içtikten sonra sakinleşmiş bir şekilde "Kusura bakm-" diye söze başlamıştı ki.
"Saçmalama." diye araya girdi Johnny. Deniz şaşkınlıkla gözlerini kısmış ona bakarken "Bunun için özür dilemeyeceksin heralde." diye sordu.
Deniz adamın sözlerini hayretle karşıladı. "Yani duygularının hamileliğin bu zamanlarında yoğun olabileceğini tahmin ediyorum. Nat da Steve'e az çektirmemişti hani." Johnny aklından geçen anılarına kıkırdadı.
Deniz anlayışlı karşılamaya hayranlıkla gülümsemeden edemedi. Kendisini sevdiğini söyleyen Levent bile böyle bir tepki göstermemişti.
Deniz tekrar teşekkür edeceği sırada yanlarına gelmiş ikili sözledini kesti. "Zeynep, Bay Depp?! Neden buradasınız, bir sorun mu var?" diye sordu yanlarına gelmiş olanlardan kadın olan.
