Günlüklerim (Gençlik ve Bekarlık)

21 Eylül 1996

Bugün annemle günlük işlerimizi bitirdikten sonra balkonda oturduk. Uzaktan Murat ı gördüm. Bizim sitenin içindeydi ve bizim apartmana doğru geliyordu. Merak ettim. Bizim apartmana girdiğinde merakım daha da arttı ama tabii ki anneme hiç belli etmedim. 1-2 dakika sonra zil çaldı. Murat gelmiş olamaz diye düşündüm.

Annem kalkıp kapıyı açtı bende hemen yanındaydım. Karşımızda Murat:

- Merhaba efendim ben Murat. Pelinin arkadaşıyım
- Merhaba Murat evladım
- Bu akşam izniniz olursa Pelin le beraber önce hamburgerciye sonrada dondurmaya yemeye gitmek isterim.
- Hımmm evladım bence sakıncası yok ama bunu Pelin e sorman gerekli değil mi?
- Onunda haberi yoktu. Önce sizden izin almak istedim. Ne dersin Pelin?

Bu çocuğa inanamıyordum. Resmen evimize gelmiş benimle çıkmak için annemden izin almıştı. Kekeleyerek ve şaşkınlıkla "Eee olur. Olur tabii gelirim" diyebildim.

O zaman saat 19.00 gelip seni alırım dedi ve gitti.

Akşama doğru üzerimi değiştirdim. Bu sefer normal ölçülerde bir etek giydim. Annemi şüphelendirmek istemedim.

Murat tam dediği saatte geldi. Annemde Muratın yanında bana en geç saat 22.00 da evde olmamı söyledi. Tamam anne dedim.

Önce hamburger yemeye gittik. Murat çok eğlenceli. Esprilerine kahkahalarla güldüm. Hamburgerlerimizi yedikten sonra çıktık.

- Dpndurmamı yiyeceğiz şimdi Murat?
- Hayır sadece sen yiyeceksin :-)
- Nasıl yani?
Kulağıma eğilerek: - Sana başka bir dondurma yedireceğim :-)
- Manyak deli :-) Bende ne diyor bu diyordum :-)
- İstemezsen başka ama
- İstemediğimi söylemedim
- İstediğini de söylemedin ama
- Söyleyemem
- Neden?
- Utanırım
- Söylemeni istiyorum
- Nasıl söyleyeyim yaa :-)
- Söyleyebilirsin.
- Peki istiyorum
- Neyi?
- Seninle sevişmeyi...
- B,iliyorum :) Gel gidelim :-)
- Hainsin sen :-)

Bir süre yürüdük. Ben sahile gideceğimizi düşünmüştüm. Oysa ki Murat kendi evlerinin olduğu siteye girdi. Nereye gidiyoruz diye sorduğumda, bu gece evin boş olduğunu, anne ve babasının dışarıya yemeğe çıktıklarını ve gece 1-2 den önce dönmeyeceklerini söyledi

Beni odasına götürdü. Güzel bir odası var. Odaya girince ayakta bana sarıldı. Bende ona. Boynumu ve kulak memelerimi öptü. Yine nefesimi kesiyordu. Dudaklarımdan öpmeye başladığı anda gömleğimin düğmelerini çözmeye başladı. Hiç engel olmadım. Gömleğimi tamamen çıkardı. Omuzlarımı, kollarımı öptü. Sütyenimin üzerinden göğüslerimi okşadıktan sonra kollarını arkaya uzatıp sütyenimin kopçasını açtı. Özgürlüğüne kavuşan göğüslerimi avuçlayarak öptü, ısırdı ve uçlarını emdi. Başımı geriye atmış havalarda uçuyordum. Uçlarını bazen öyle bir emiyordu ki canım yanıyordu. Öperek daha aşağılara indi ve eteğimi çıkardı. Sadece külotum ve ayağımda ayakkabılarım kalmıştı. Bacaklarımı etrafımda dönerek öptü. Hele diz kapaklarımın arkasında dilimi gezdirmesi çok hoşuma gitti.

Ardından beni yatağa yatırdı. Eli külotuma gittiğinde engel olmak istedim ama fısıldayarak "Merak etme kızlığına dokunmayacağım" deyince izin verdim. Onu da çıkardı ve bacaklarımın arasına diliyle masaj yapmaya başladı.

Yatakta kıvranıyor ellerimi belli belirsiz saçlarında gezdiriyordum. Ne kadar devam ettiğini şimdi kestiremiyorum ama inlemeler ve çığlıklarla bir kez orgazm olmuştum. Hızlı nefes almaktan kalbim duracak diye korktum. Murat nefeslenmemi beklerken ayağa kalktı ve soyundu. O da çırılçıplaktı artık.

Yatağa yanıma gelerek beni ters çevirdi. Diliyle ensemden başlayıp kuyruk sokumuma kadar yukarı aşağı yavaşça gezdirmeye başladı. Her seferinde ürperdim. Sonra yukarı tekrar çıkmadı, daha aşağı indi ve tam arkamı yalamaya başladı. Dilinin verdiği serinlik ve ıslaklık beni mest etmişti. Her noktasını ve kenarlarını yaladı. Hatta dilini biraz içine itip, içinde daireler çizdi. İstem dışı reflekslerle kalçamı havaya kaldırıyordum. Sürekli inledim.

Sonra doğruldu. Doğrulurken avucunu bolca tükürükleyip kendine sürdüğünü gördüm. Sanırım içime Tolga dan başka biri daha geliyor diye düşündüm. Murat erkekliğini bir eliyle tutup arkama bastırmaya başladı. Acısını azaltmak için popomun kaslarını tamamen gevşettim ve havaya diktim. Müthiş bir basınç hissettim. Çok canım yanıyordu.

Uç kısmı biraz girdiğinde ağzımdan acı dolu bir çığlık yükseldi.

- Murat yapma canım. Çok acıyor. Lütfen
- Zevkten kuduracaksın birazdan prenses sabret biraz.

Biraz daha itince daha da beter canım yandı. Sonuçta Tolganınkinden büyük ve kalındı.

Yarıya kadar girdiğinde sağ elini yandan dolayıp kızlığıma getirdi ve parmaklarıyla oynamaya başladı.

Önümden çok zevk, arkamdan çok acı çekiyordum. Bir ara boynumu öperek tamamını soktu. Dünya başıma yıkıldı sandım. Durması için yalvardım. Biraz bekledi. İçimde koca bir kütük vardı sanki. Ama bekledikçe acısı azaldı. Tamamen alışınca popomun kaslarını sıkıp gevşetmeye başladım. Bunu hisseden Murat da yavaşça git gel yapmaya başladı ve önümdeki parmağını daha hızlı hareket ettirmeye başladı. Zevk sarhoşuydum. İçimde gelip giderken diğer eliyle saçlarımdan güç alarak daha da bastırdı kendini ve haykırarak içime boşalmaya başladı. Parmakları ise durmuyor adım adım beni gecenin 2. orgazmına taşıyordu. Onun boşalması yeni bitmişti ki bende sallana sallana, titreyerek boşaldım.

İçimden çıktıktan sonra bir süre daha vücudumu öptü, dilini gezdirdi.

Kalktıktan sonra saçlarımı ıslatmadan duş aldım ve giyindim.

Annemin dediği gibi saat 22.00 a doğru Murat beni eve bıraktı.

Annem neler yaptığımızı sordu. "Hiç işte. Hamburgerciden sonra oturduk dondurma yedik" dedim.

Çok yaramazım ben :-)