02 Ocak 1997

2.9K 11 2
                                    

İnanılmaz bir yılbaşı idi. Sen bile inanmakta zorlanacaksın sevgili günlüğüm.

Yılbaşı günü saat 18.00 gibi babamla evden çıktık. Bana üzerimde olması için ekstradan para verdi.

Nesrinlerin evine varana kadar da sıradan öğütlerini sıraladı. Kapıyı Nesrin açtı. Babam içeri girmedi. Gitti.

Eve girince Nesrin ile kucaklaştık ve mutluluktan kahkahalar attık.

Evleri, eşyaları çok güzel. Koskocaman bir ev. Buket saat 20.00 gibi gelecekmiş. Biz birer tane bira açıp içmeye başladık. Bir yandan da masayı hazırlamaya başladık. 4-5 çeşit meze ve kuruyemiş koyduk. ana yemek olarak fırında hindi vardı. Buket gelene kadar birer bira daha içtik.

20.30 gibi Buket geldi. Onunla da kucaklaştık.

Gece boyu müzik dinledik, göbek attık, yemek yedik ve içki içtik. Buket, babası kızar diye fazla içmedi.

Yeni yıla kırmızı külotlarımızla girdik :-)

Saat 1.30 gibi Buketin babası geldi. Hepimizin yüzü asıldı. Buna rağmen Buketi alıp gitti.

Nesrinle yalnız kaldık. Ben her şeyi iki tane görüyordum. Buna rağmen Nesrin şarap içelim dedi. Olur dedim. Bir şişe kırmızı şarapla geldi. O da çok sarhoştu.

- Nesrin felaket başım dönüyor ve yorgunluktan ölüyorum. O kadar dans ettik ki her yerim ağrıyor.
- Yok yaaa ben iyiyim. Otur şu sandalyeye masaj yapayım sana
- Yok canım yorma kendini
- Hayır ya ne yorması. Yorulmam. Haydi otur sandalyeye

Kalkıp sandalyeye oturdum. Nesrin de arkama geçip başımı ovmaya başladı. Çok iyi gelmişti. Sonra boynuma ve omuzlarıma indi. Çok rahatlıyordum.

Bir ara Nesrinin önünü başımın arkasına bastırdığını fark ettim. Sanırım farkında değildi. Ama bastırıp sürtmeye başladı ve önünde bir kabarıklık hissediyordum. Kendimi çok tuhaf hissettim.

Kalktım ve "Yeter bu kadar. Çok iyi geldi. Çok teşekkür ederim" dedim.

Oturup şarap içmeye devam ettik.

Saat 03 gibi yatmaya karar verdik.

- Pelin, evde iki tane yatak var. Biri benim yatağım, biride annemlerin. Ayrı ayrımı yatalım yoksa annemlerin yatağında ikimiz mi yatalım?
- Vallahi hiç fark etmez Nesrin. Yatalım da neresi olursa olsun ayakta duramıyorum.
- O zaman gel annemlerin odasına gidelim.

Ben çantamı alıp yatak odasına gittim. Geceliğimi alıp duşa girdim. Duş biraz daha kendime getirdi beni.

Geceliğimi giyip banyodan çıktım. O sırada koridora Nesrin çıktı ve bende bir duş alaym dedi. Ama çok şaşkındım çünkü Nesrin çırılçıplaktı. Banyoya girdi.

Ben yatağa girdim. Nesrin çıkmadan uyumuşum.

Rüyamda bacaklarımın arası ıslaktı, sulanmıştım ve birisi bana oral yapıyordu. Birden gözlerimi açtım. İnanamadım. Yorgan tamamen açılmış, Nesrinin başı bacaklarımın arasındaydı. Şok oldum. Bir an hiç bir şey düşünemedim. Nesrine uyandığımı belli etmedim.

Bunu bana Tolga veya Murat yaptığı zaman çok hoşuma gidiyordu ama en iyi kız arkadaşımın yapacağını hiç düşünmedim bu güne kadar. Ama Nesrin açıkçası bu işi Tolga ve Murattan daha iyi yapıyordu. Belki de hemcinsim olduğu için hangi bölgelerin daha hassas olduğunu bildiği içindir.

2-3 dakika gözlerim kapalı bekledim. Vücudumu kontrol etmek için büyük bir savaş veriyordum. Ama Nesrin başını yan çevirip dudak dudağa öpüşür gibi yapmaya başlayınca önce kızlığım bir tepki verdi sonra da dudaklarımdan dökülen bir inleme sesiyle Nesrin uyumadığımı anladı.

Gülümseyerek doğruldu ve üzerime gelip dudaklarıma minik bir öpücük kondurdu ve hemen ardından üzerimde ters dönerek yine başını bacak arama gömdü. Artık onunda her şeyi gözlerimin önündeydi. Kendini yüzüme bastırmasıyla aynı şeyleri bende ona yapmaya başladım. Bu da hayatımda yaşadığım bir ilk idi. Bir kaç dakika sonra alıştım ve o bana ne yaparsa bende ona aynısını yapmaya başladım. İkimizde birbirimizin en mahrem bölgesiyle sevişiyorduk. Bunun hep devam etmesini isterdim ama adım adım sona yaklaştığımı hissettim. Aynı anda ve aynı şekilde Nesrinin orasını seyretmek için dudaklarımı ve dilimi daha hızlı ve sert kullanmaya başladım. O da üzerimde kıvranmaya başladı. Kalçalarıyla daireler çizerek kendini ağzıma daha çok bastırıyordu. Birden titremeye başladım. Büyük bir orgazm geliyordu. İstem dışı Nesrinin başını bacaklarımla sıkıştırdım. İkimiz de çığlık çığlığa boşaldık. Bir kaç saniye sonra doğrulup yanıma yattı. Hiç konuşmadan birbirimizin gözlerine baktık. Bir kaç dakika sonra sessizliği bozan Nesrin oldu:

- Pelin bunu kimse bilmesin lütfen...
- Elbette. Merak etme
- Buket bilebilir ama
- Nasıl yani? Sakın. O da bilmesin
- Biz Buket le bunu çok yaşadık ama
- Gerçekten mi? Hiç anlamadım. Hiç belli etmediniz
- Tabiiki. Belli edilmemesi gerekli zaten
- Anlıyorum...

Bu konuşmadan sonra sarılıp, dudak dudağa uyuduk.

Sabah uyandığımda her şey rüya mıydı diye düşündüm bir an. Ama Kollarımda Nesrini görünce gerçek olduğunu anladım.

Kalkıp duş aldım. O sırada Nesrin kalkmış kahvaltı hazırlıyordu. Geceden hiç bahsetmedik. Yine iki eski arkadaş olmuştuk. Öğleden sonra babam beni gelip aldı. Evimize geldik.

Günlüklerim (Gençlik ve Bekarlık)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin