4

28.9K 1.6K 186
                                    

Melis'in çiftlikte hayatına devam etmesi konusunda oldukça ısrarcıydı Ulusoy ailesi. Benim ailemse Melis ile vakit geçirmek istiyor, sonrasında da nerede yaşayacağına onun karar vermesini istiyorlardı. Ben de işte telefonumdaki oyuna devam ediyordum... Burada bir reality show çektiğimizi ve benim kameraya son derece umursamaz bir bakış attığımı hayal edin.

Neyse ki Melis bir noktada ipleri eline almayı başardı.

"Tamam tamam şimdilik sadece ara sıra görüşelim, gerisine bakarız. Sizinle sık sık görüşmek ve tanımak istiyorum."

Annem büyük bir gülümseme ile Melis'in masadaki ellerini tuttuğunda kalbimdeki cız sesi orada mangal yapan hücreler olduğunu hayal etmeme sebep oldu. Bir şey söylemek istiyorum, arka plana atmaya çalıştığım kırgınlık anbean büyüyor ve ben sadece izliyorum.

*

Ertesi gün kalktığımda evde bir heyecan vardı. Bugün Melis bize gelecekti. Aşağıdan gelen gürültü ise kahvaltı hazırlığı olsa gerekti. Bıkkın nefesimi dışarı verip, komodinde duran telefonuma uzandım. Melis'e karşı beslediğim antipati inanılmaz yersiz olsa da buna engel olamıyordum.

Zorla yataktan kalkıp, duşa girdim ve çok geçmeden mavi tişört ve kot şortumu giyinip aşağı inmiştim. Ben merdivenden iner inmez ise kapı çalmıştı. Gerçekten mi? Bir de ben mi açacaktım o kapıyı? Hoş geldin Melis, gel de ailemi ellerimden al...

Kapıya gidip açtığım sırada annem de aceleyle mutfaktan çıkmış, yanıma geliyordu. Melis ve Murat bana bakarken, Murat'a ters bir bakış atıp kapıyı anneme bıraktım.

"Hoş geldin Melis."

"Hoş buldum Hande Hanım."

Bla bla bla... Ben salondaki üçlü koltuğa kendimi bırakıp, karşımdaki kapalı televizyona bakarken Murat defolmuş, Melis ise annemle yanıma gelmişti. Sonra babam, sonra Sedef... Kahvaltı bol soru cevaplı geçmişti. Melis sık sık bana kaçamak bakışlar atarken ben sadece yediğim yemeğe odaklanmıştım. Bir an durmadan yedim ki ağzım ful dolu olsun, cevap veremeyeyim.

Nihayet kahvaltı bitince izin isteyip, evden çıktım. Önceden verilmiş bir sözüm var diyerek de yalan söyledim. Böylece çat kapı gidebileceğim o eve yani Birce ve Arda ikizlerin yanına gittim. Yakın arkadaşlarımdı.

"Oha oha oha oha!"

"Bunları anlatmak yeni mi aklına geldi!?"

Önce Birce, sonra Arda tepkisini gösterdiğinde önüme konan tatlıdan bir çatal aldım. Sonra da "Neyini anlatacaktım ki? Melis'in yanında çürük yumurta rolü oynuyorum resmen..." demiştim bıkkınca. Ben ne zaman böyle kıskanç biri olmuştum?

"Ya saçmalama Yeşim! Asıl o Ulusoy'lar çürük yumurta! Gül gibi evladı kabul etmiyorlar... Beyinsizler."

Birce söylenirken Arda da onu destekleyip duruyordu. Çok geçmeden konu, sonra da kafam dağılmıştı. Akşama doğru Melis'in gitmiş olabileceğini düşünüp eve gittim ama buradaydı.

"Melis bu gece bizde kalıyor." dedi Sedef büyük bir gülümseme ile. Şimdi nereye kaçacaktım?

"Öyle mi? Ne güzel... Ben odama çıkayım, bugün hiç ders çalışamadım."

Tam merdivenlere yönelmişken Sedef Melis'i salonda bırakıp yanıma geldi.

"Yeşim sen iyisin değil mi? Melis yüzünden-"

"İyiyim, sorun yok. Sadece pek havamda değilim." diye onu teskin edip, gülümsedim ve odama çıktım. Birkaç dakika boş boş kitaba baktıktan sonra ise kapım tıklatıldı.

"Gel."

Kapı açıldığında Melis'i görmek bir an şaşırmama sebep oldu.

"Melis?"

"Gelebilir miyim?"

"Hı hı." dedim şaşkınca. Neden gelmişti ki?

Kapıyı arkasından kapatıp, kısa bir an odamı taradı gözleri. Sonra da beni buldu yeniden.

"Güzel bir odan var."

"Teşekkür ederim."

Ve biraz sessizlik oldu. İstemesem de tekli koltuğumu işaret ettim. "Otursana."

Melis tebessüm ederek gidip koltuğuma oturduğunda ben de sandalyemi tamamen ona çevirdim.

"Ailem adına özür dilerim Yeşim-"

"Neden? Senin suçun yok ki... Hatta onların da yok." Yoo var. Maksat kibarlık olsun.

"Hayır suçlular. Neden böyle davrandıklarını anlayamıyorum. Duygusuz kaba insanlar değiller ama sana karşı aşırı sert bir tavır içindelerdi-"

"Benden ne kadar nefret ettiklerini anlatmaya mı geldin Melis?"

"Hayır... Sadece tuhaf bir şey söylemek için geldim. Annem, sana karşı en sert davranan oydu ama sen gittikten sonra odasına kapandı, tüm gün orada kaldı. Dün hastaneden sonra ise onu gizlice ağlarken yakaladım. İnkar etti ama bayağı ağlıyordu, kıpkırmızıydı gözleri."

Ben şaşkınca Melis'e bakarken duraksadı.

"İşler göründüğü gibi olmayabilir Yeşim. Kendini boş yere üzmeni istemiyorum."

Yüzüm hızla gergin bir hal aldı.

"Üzüldüğüm falan yok Melis."

"Özür dilerim, belki de ben yanlış anladım... Neyse ben daha fazla çalışmanı bölmeyeyim." deyip ayaklandığında ona haksızlık ettiğimin daha çok farkına vardım.

"Ben özür dilerim Melis..." deyip ben de ayağa kalktım. "Yaşadığım şey için birini suçlamak istedim ve seni buldum. İki ailenin de sevgiyle kucaklamak istediği tek kişiyi ama bu yanlış. Senin suçun yok üstelik..." derin bir nefes alıp verdim. "...Zor bir sürece girdik ve seni en iyi ben anlayabilirim, beni de en iyi sen. Hayatları alt üst olan iki kişiyiz."

Melis gelip bana sarıldığında hemen karşılık verdim.

"Ben kardeş olarak yalnızca Sedef'i bulmadım Yeşim. Beni anlıyorsun değil mi?" dediğinde güldüm. "Ben yalnızca seni buldum ama." dediğimde o da bana katılmıştı gülerek.

Abilerini ve Ege'yi kardeş olarak kabul edecek değildim... O da beni anlıyor, sessiz kalmasına bakarsak kabul de ediyordu.

*

Melis, Sedef, ben bahçede oldukça keyifli bir muhabbet etmiş, gece ise uyumadan Melis için hazırlanan misafir odasında devam etmiştik. Çok tatlı bir kızdı, şaka gibi ama öz ailemdeki tek üvey olanla anlaşabilmiştim. Aile muhabbetine bilerek fazla girmiyor ama daha çok genel konular üzerine sohbetler ediyorduk. Bazen filmler, bazen ünlüler, bazen de okuldan falan...

Sonunda hepimiz bir yerde uyuyakalmıştık. Sabah annemlerin uyandırmaya gelmesiyle kahvaltıya indik, çok geçmeden de Murat gelip Melis'i götürdü. Bu sefer kapıya yaklaşmamış, böylece itici yüzünü de görmemiştim.

*

Size bir haberim var. Melis, Sedef ve beni evlerine davet etti. Hem de yatılı... Bu kız iyi de biraz saf olabilir. Reddettim, bu sefer de aşırı ısrar etti. Sonra Sedef dahil oldu bu ısrara "Ben tek gidemem oraya." diye. En sonunda kabul ettirdiler. Beni istemeyen ailemin evinde bir hafta sonu geçirecektim, beni anlıyor musunuz? Koca bir hafta sonu... Harika!


Biraz kısa ama günün ikinci bölümü :D Yorumlarınıza aşşşşşırı değer veriyor, bol bol bekliyorum. sevgiler :)


Gerçek AilemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin