O arabaya binip gittiğinde rahatça olduğum yerde esnedim ve sonra cebimden paketi çıkarttım.
Sıkılmıştım anasını satayım, sigarayı dudaklarıma koyup ateşini yakmak için çakmağı birkaç kez salladım.
"Hay amına koyayım senin gibi çakmağın." dedim cebime geri koyup dışarı çıkarken.
Usta zaten sigara içmiyordu anasını satayım, nereden bulacaktım çakmağı?
Yandaki bakkala doğru yürüyüp ellerim cebimde içeri girdim, direkt tezgahtan bir çakmak seçtim "Bu ne kadar?"
"10 lira." dediğinde ağzımın içinden "yuh amına koyayım." diye mırıldanıp parayı tam verdim.
O sırada gördüğüm abur cubur reyonuna doğru yürüdüm, ulan Utku'ya bir şeyler mi alsaydım?
Yanımda duran bir kızın telefonda konuşmasıyla onun sesi geldi "Kızım yüzüğüm çok güzel ya, bayıldım."
Yüzüğüne baktığımda kaşlarımı çattım, neydi lan bu yüzüklerin ismi?
"Pardon" dediğimde kız bana döndü soran gözlerle "Şey.. rahatsız ediyorum ama acaba bu yüzüklerin ismi nedir?" dediğimde gülümsedi "Yalnış bilmiyorsam çift yüzüğü diye geçiyor." dediğinde hevesle başımı salladım.
Çift yüzüğü.. bence Mahir'e baya yakışırdı.
"Tamamdır, teşekkür ederim." dedim ve hızla bakkaldan çıkıp tamirciye dönerken telefonu çıkartıp yüzük bakmaya başladım.
Gördüğüm hoşuma giden yüzüklerle yutkunurken bunu Mahir'de olacağını düşündüğümde heyecandan bağırasım falan geliyordu.
Fiyatına baktığımda yutkundum.. pahalıydı ya.
Ama olsun ulan hallederdim, aklıma Ender Beyin verdiği kart gelse bile başımı iki yana salladım.
Ulan yavuklumuza tabii ki kendi paramızla süpriz yapacaktık, teknik olarak kartta ki para benim olsa da pek onu kullanmak istemiyordum.
Yüzüme vururlarsa nolurdu? Hiç uğraşamazdım.
Hızlı adımlarla içeriye girdiğimde direkt ustanın yanına geldim "Usta bir şey diyeceğim." dediğimde bana döndü gözleri.
"Ben bugün buradaki tüm arabaların ve motorların bakımını yapsam sen de bana maaşı şimdi versen." dediğimde gülümsedi.
