İyi okumalar dilerim, oy ve yorum atmayı unutmayın.
Öpüldünüz.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Masa 3'e bakar mısın Devrim?" diyen Firuzeyi kafamla onayladım ve elimde ki not defteri ve menüyle oraya gittim.
Amına koduğumun masrafları bitmediği için bir kafede ekstra garson olarak iş yapıyordum.
Tamirhaneden artık fazla para kazanamıyordum bu yüzden haftanın üç günü tamirhanede dört günü burada geçiyordu.
Dinlenecek tek bir günüm bile yoktu.
"Buyrun siparişinizi alabilir miyim?" dedim menüyü önlerine bırakarak defteri hazırda tuttum.
"Biz iki tane frambuazlı cheescake alalım bir de çay." dediğinde başımı salladım ve hızla kağıda yazdım.
Menüyü önlerinden aldıktan sonra mutfak tezgahının oraya gidip hesabı oraya koydum "İki cheescake iki çay." dedim içeriye doğru.
Hızla elime tutuşturdukları tepsiyle bıkkın bir iç çektim, mesai bitmiyordu sanki.
Kafenin gürültüsü başımın ağrısını katlıyor geçiyordu, mola için titreyen ellerimle derin bir nefes aldım.
Sabahtan beri ne yemek yiyebilmiştim ne de dinlenebilmiştim.
Bugün en kalabalık olan gün Pazar'dı çünkü o yüzden sabahtan beri tüm kafe koşturuyorduk.
"Afiyet olsun." dedim cheescake ve çayları önlerine koydum sonrasında hızla ayrıldım.
Kasada duran Pelin'e "Ben molaya çıkıyorum." dediğimde başını salladı ve kendimi hızla mutfağa attım.
Çalışanlar için olan yemeklerden alıp kenara oturdum, telefonumu çıkartıp açtığımda hiç bildirim yoktu.
Umursamadan yemeğimi yemeye devam ettim, aklım yine şu aile mevzusuna kaydı.
"Sadece bir kereliğine." dedim kendi kendime fısıltıyla ve telefonumu açıp instagrama girdim.
Tam hesabını aratacakken kendimi durdum, onlara baksam ve mutluluklarını görsem ne olacaktı?
Önümde ki yemeği hafifçe ittirdim ve ayağa kalktım, yorgun vücudum ağrısını belli etmek için sızlıyordu.
Mutfaktan çıkarak lavaboya girdim ve elimi yüzümü yıkayarak iş formasının yakasını çekiştirdim.
Boğuluyordum sanki dünyada.
Yüzümü yıkadıktan sonra yanda ki peçeteliğe dönerek iki-üç yaprak koparıp sildim.
Aynaya baktığımda gözlerimin yorgunluktan kızardığını fark ettim, derin bir nefes alarak lavabodan ayrıldım.
"Pardon, bakar mısınız? Sipariş vermek istiyoruzda." diyen müşteriye doğru ilerledim.
Bitmiyordu sikik gün.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tamirci Çırağı| Gerçek Aile (Tamamlandı)
Fiksi Remaja(Tamamlandı.) Tamirci çırağı olarak çalışan Devrim hayatı hakkındaki gerçekleri öğrenir.
