Gözlerimi açtığımda üstümde bi el hissettim. Tabiki Hyunjin rahat durmamış ve ben uyuduğumda gelip yanıma yatmıştı. Sırtımdan bana sarılmış yatıyordu. Elini tutup üstümden attım ardından da kalkıp lavaboya gittim. Geldiğimde Hyunjin uyanmış Mars'ı(kediyi) seviyordu.
"Günaydın bitanem"
"Günaydın"
Bana bitanem,balım,tatlım,bebeğim gibi kelimeler kullanmasından nefret ediyordum. Oda inatla söylemeye devam ediyordu. Yine boş bi gün geçirdim. Yemek yedim mars ile oynadım boş boş hayaller kurdum ve akşam Hyunjin ile yine beraber yemek yedik.
Normlade akşam yemek yemiyecektim ama uyanık olmaktansa bilincimin kapali olmasıni tercih ederdim. Hyunjin'in yine yemeğime ilaç koyduğunu düşünmüştüm ama bu sefer koymamıştı. Gece hiç uyuyamadım zaten uykum çok hafifti kendi evimde bile zar zor uykuya dalıyordum o yüzden burda uyumak çok zor geldi. O günden sonra uyku sorunlarım da başladı.
Artık günler geçmiyordu her gün birbirinin aynısı kalkıyorum Hyunjin geliyo ve beraber yemek yiyoruz. Sonra gidiyo ve aksam geri geliyo yemek yiyoruz ve sonra geri gidiyo. Nerdeyse 2 ay bu şekilde geçmişti.
Aklımı kaybediyordum sanki günler kendini tekrarlıyordu. Zaten bulunduğum odada nerdeyse hiç bişey yoktu. Bi insan böyle ne kadar süre yaşayabilirdi?
Hem artık yaşasam ne farkedicektiki. Herkes beni öldü sanıyordu. Burdan Kurtulma ihtimalim yoktu böyle bir hayat yasamakdansa ölmeyi tercih ederdim ama bunu asla başaramıyordum.
Abim... ona verdiğim söz asla aklımdan çıkmıyor. Abimin öldüğü gün onun için yaşayabildiğim kadar uzun yaşıyıcağıma söz vermiştim. Benim için çok çabalamıştı.
Başından beri böyle düşünüyordum ama artık düşüncem değişti. Abim annem ve babam şuan beni görüyorsa böyle bi yaşam sürmemi istemezdi öyle değil mi?
Benim mutsuz olmamı istemezlerdi. Artık bende çok bıkmıştım ve kararım kesindi.Mars'ı son kez sevdim. Zaten beni seven tek canlı oydu. Ardından Marsı tuvalete götürdüm ve önüne bolca mama ve su koydum sonrada kapıyı kapattım zaten benden sonra Hyunjin ona barkardı. Yani sanırım.
Yazar anlatımı
Felix örtüsünü aldı ve bi ucunu boynu geçebilicek şekilde düğüm attı diğer ucunu ise sandalyeye çıkıp avizeye bağladı. Avizenin onu tutmasını umuyordu çünkü bağlıyıcak başka bir yer yoktu. Sandalyenin üzerine çıktı ve kafasını ipin içine geçirdi. Biraz cesaretini topladı ve sandalyeden atladı. Atlarken yanlışıkla sandalyeyi sallamıştı ve sandalye yere düşerek ses çıkardı.
Hyunjin sesi duyup ne olduğunu merak ederek yukarı çıktı ve odaya girdiğinde yüzü mosmor olmuş Felix'i gördü. Hemen Felixi tutup yukarı doğru kaldırdı ve nefes almasını sağladı. Hiç zaman kaybetmeden Felix'i yere indirdi.
Neyseki son anda yetişmişti Felix'e bişey olmamıştı. Hyunjin ağlayarak Felix'e sarıldı.
"B-burdan ve benden bu kadar mı nefret ediyorsun"
Hyunjin'in sesi titriyor kekeliyordu
Felix ise çok sinirliydi yine burdan kurtulamamıştı. Bağırarak"Nasıl sevmemi istiyorsun he? 2 aydır burda aynı günü tekrarlıyorum resmen yemek yiyp uyumak dışında yapabiliceğim hic bir şey yok. Ayrıca sen beni kaçırdın seni nasıl sevebilirim."
Hyunjin hiç bir şey demeden kalktı ve kapıyı açtı.
"Patikayı izle biraz ilerledikten sonra otobana varırsın"
Dedi ardından kapıyı açık bırakarak çıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Today different will happen~Hyunlix
Fanfiction"Beni bırakırsanız istediğiniz kadar para verebilirim" "istediğim şey para değil bay Lee" (...) Felix gözlerini kapatmıştı adamın nefesini yüzünde hissediyordu. Dudaklarına değen dolgunlukları hissetmesi çok sürmemişti... NOT: Fic eskiden kaldığı...