33. Bölüm Zor Karar

24.9K 1.7K 770
                                    

Hilal, elinde tuttuğu kalemi bırakıp bıkkınlıkla ofladı. Sınava bir haftadan az kalmıştı ve harıl harıl son denemelerini çözmesi gerekiyordu. Fakat son yaşananlardan sonra kafasını toplamak oldukça zor oluyordu. Bütün sabrını, isteğini ders çalışmak için zorluyordu. Ders çalışmak bir yandan ona iyi geliyordu. Ders çalıştığı süre boyunca Boran'ı düşünmüyordu. Ders dışındaki her vaktinde genç adam sanki beyninde yaşıyor gibi her an aklındaydı.

Annesinin getirdiği meyve tabağından bir elma aldı ve ısırdı. Son zamanlarda bebeği için meyve yemeğe daha çok dikkat ediyordu. Dün gece hamile olduğunu ailesine söylemişti. Söylediği an sofrada büyük bir sessizlik olmuştu. Banu şaşkınca suratına bakakalmış, annesi ise seviçten havalara uçmuştu adeta. Anneanne olma fikri kadının çok hoşuna gitmişti çünkü. Babası ise yine her zamanki tepkisizliği ile yüzüne bakmış, tek bir kelime etmemişti. Zaten ondan bir tepki beklediği söylenemezdi. Alışmıştı babasının bu haline, tepkisizliğine

Tüm isteksizliğine rağmen tüm gücüyle ders çalışmakla geçirdi dakikalarını. Saatler ilerlediğinde Hilal bunun farkında olamadı. Uzunca süre problemlerle, türlü bilgilerle uğraştı.

Tek amacı güzel bir bölüm tutturup kendi ayaklarının üzerinde durmaktı. Babasının evinde kendi evinde gibi hissetmiyordu. Kendini sığıntı gibi hissetmekten, fazlalık gibi hissetmekten alıkoyamıyordu. Hissettiği bu mahcupluk daha çok derslerine asılmasını sağlıyordu.

****

Tüm hayal kırıklığı yüreğine oturmuştu genç kadının. Sevdiği adamın evine giderken asla böyle bir son hayal etmemişti. Daha farklı sonlar düşünmüştü ama asla böyle bir sonu düşünmemişti. Kesik kesik nefeslerle, akan gözyaşları ile dermansız adımlarlarıyla evine doğru ilerliyordu. Boran'ın konuşmayı bitirmesiyle kendini evden nasıl dışarı atacağını bilememişti. O an adamın karşısında durmak zor gelmişti. İşin aslı yüzünü de görmek istememişti. Aşık olduğu yüz ona acı vermeye başlamıştı o an.

Beyninde Boran'ın ağlayarak kurduğu cümleler yankılanırken acı yüreğinde  körükleniyordu. Korktuğu başına gelmişti. Sevdiği adam o kadına aşık olmuştu ve bunu ona itiraf etmişti. Boran, Hilal'e aşık olmuştu. Yıllardır kardeşinin tutsaklığından ötürü hasret kaldığı adam, çocuğunun babası, bir başkasına aşık olduğunu söylemişti ona ve yüreğini ateşe atmıştı adeta.

Evinin önüne vardığında kafasını yerden kaldırmadı. O kadar güçsüz ve bitik hissediyordu ki ne yapacağını bilemiyordu. İçindeki acı öyle yoğundu ki nasıl geçeceğini bilmiyordu. Gözyaşları görüş açısını görmesini zorlaştırıyordu ama bunu umursayacak takati bile kalmamıştı.

Görüş açısına giren ayaklarla başını kaldırdı zorlukla. Ruhunun acısı yüzüne yansımıştı. Karanlığı kıran sokak lambasının aydınlığı ile ona çatık kaşlarla bakan Yıldırım ile göz göze geldi. Yıldırım, dikkatle yüzünü inceliyor, sorunun ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Selin, akan gözyaşları ile adama uzun uzun baktı. O kadar çok canı yanıyordu ki zor zamanlarında yanında olan bu adamın sıcaklığına sığınmak istedi. İki adımda adama yaklaşıp kollarını beline doladı. Gözyaşları mümkünmüş gibi daha da hızlanmıştı. Yıldırım'ın elleri bir iki saniyeliğine, şaşkınlıktan olsa gerek,  havada kaldı. Selin buna takılmadı ve kesik nefesleri eşliğinde ağlamaya devam etti. Yıldırım, sorunun ne
olduğunu anlamasa da kadına sıkıca sarıldı. Selin'in Boran'ın yanına gittiğini biliyordu ama bu denli yıkık şekilde döneceğini tahmin etmemişti.

Boran ile bir şeyler ters gitmiş olmalıydı. Selin'in evden çıkarken yüzü gülüyordu ve hevesle gitmişti adamın evine doğru. Her ne olduysa Selin büyük darbe almıştı. Yıldırım, onu meraktan meraka iten durumu öğrenmek istiyordu ama kızın kötü olduğunu bildiği için sormaya çekiniyordu. Onu daha da kötü hale getirmek istemiyordu. Bilmeden, istemeden kalbini kırmaktan korkuyordu. Hassas kalpli arkadaşını, tek ailesini yaralamak istemiyordu.

Sevmiyorum Seni (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin