Alef | Texting

27. Bölüm

Selamlarr ♡♡

Neler yapıyorsunuz tatil başladığından beri bebekler ?

Ben sürekli geziyorum eve giresim yok hiç vdjfbfjgb.

Kitap hakkında yorum yaparken bana saygısızlık yapanlar var o bi tık tatsız bu arada. Kimseyi kırmak istemem ama her okurumla tatlılıkla konuşmam benimle istediğiniz üslupla konuşabileceğiniz anlamına gelmez.

Sözüm meclisten dışarı. Çoğunuz aşırı aşırı tatlısınız.

27. Bölüm | Hayvan Gibi Güzelsin

Ringde gördüğüm bir avcıydı. Karşısındakine acımasızca saldırıyor nefes bile aldırmıyordu. Tüm o kargaşanın içinde her hamlesinde derince inip kalkan göğsüne ve gerilen kaslarına dikkat kesiliyordum.

Gücünü hiç böyle görmemiştim. Daha önce her seferinde gördüğüm ile şimdiki çok başkaydı. Sanki bildiğimin bir o kadarı daha bilmediğim hiç görmediğim tarafta kalıyordu. Sınırını zorladığını bile hissetmemiştim. Rakiplerine karşı fazla rahat dövüşüyordu.

Akıllıca hamleleri vardı. Fazla hızlıydı.

Dikkati dağılmıyordu. O ringe çıktığından beri bir kez olsun bana dönüp bakmamıştı. Sadece yediği bir yumrukta ağzımdan kaçan sesi duyduğunu fark etmiştim. Çünkü başı hafifçe omzunun gerisine dönmüştü.

Nadiren yumruk yiyordu. Hatta bir raundun sonuna kadar hepsinden kaçmayı başarmıştı. Duyduğum endişe bu kadar iyi dövüşmesinden kaynaklı yerini bir güvene bırakıyordu. Canı yanmasın istiyordum ama bunu yapabileceklermiş gibi de görünmüyordu zaten.

Hakem Alef'in kolunu kaldırdığında hepimiz ayağa kalktık. Bir alkış tufanı ve beni şaşırtacak kadar kişinin tezahüratı ortalığı iyice hareketlendirdi.

Alef ağzıyla eldivenin cırtcırtlı kısmını dişlerinin arasına aldı ve hoyratça çekip çıkardı. Eldivenden kurtulduğu elini rakibine uzattı.

Herkes rakibinin elini uzatmasını beklerken Alef'in eli havada kaldı. Karşısındaki her kimse oldukça öfkeli görünüyordu ve asla bir hamlede bulunmayacaktı. Salonda yuhlamalar hakemin uyarısı ve en sonunda Alef'in elini yumruk yaparak aşağı indirmesini öylece izledik.

Başını yana çevirip dudağının kenarındaki alay dolu kıvrılmayla bir şey söylememeyi seçti sevgilim.

Bu umursamaz hareketine yükseldiğim için bir adım ringe yaklaştım. Zaten birkaç saniye sonra Alef inmek için merdivenleri kullandı. Yanıma gelişini heyecanla beklerken göz göze geldik ve bana az öncekinin aksine sahici bir şekilde gülümsedi.

Elimi öne doğru uzattığımda tutmak üzereyken arkasından üzerine atlayan seyircinin "Sen çok oldun artık" diye bağırdığını duydum. Elindeki bıçağı beline sapladı ben dehşet içine kalakalmışken.

"Alef" Çığlığım tüm salonu inletti ve ortalık bir anda karıştı. Birkaç izbandut adamı çekip aldıkları gibi hareket etmeyi akıl ederek yapıştım Alef'in eline. Titreyerek "Alef" dedim tekrar. Başımı öne eğip akan kanı gördüğüm için ağlamaya başlamıştım. Alef'in eli belindeki bıcağı çekmeye niyetlendiğinde sıkıca elini tuttum. "Sakın, sakın çıkarma." Burnumu çektim. "Sen iyi misin?"

Yüzündeki acı ifadesiyle geriye doğru sendeledi. Kollarımı sarıp kendime çektim. Herkes şok içerisinde olduğu için mi hala yanımızda değillerdi.

Hayır. Biri omzumdan tutarak beni uzaklaştırmak için canımı yakacak bir kuvvet uyguladığında meselenin aslını fark ettim. Çoktan etrafımız güvenlikle doluşmuş ve yanımıza gelmek isteyen arkadaşlarımı engelliyorlardı. Beni de çekmeye niyetlenen izbandut "Uzaklaş" dedi kesin bir sesle. "Sampiyondan uzaklaş hemen."