Alef | Texting

37. Bölüm

Birkaç gün bölüm atmayınca arka arkaya üç bölüm atmasam olmazdı bence djdbkfg

37. Bölüm | Yerim de Yurdum da Sensin

Stüdyonun kapısı açıldığı gibi içeri çekildim. Sırtımı kapıya yaslayıp gözlerindeki eğlenen bakışlarla beni izledi birkaç saniye boyunca. "Hoş geldin" dedi fısıltıyla.

Eli karnıma yerleşti ve croptan açıkta kalan tenim avuç içinin sıcaklığıyla ısındı. "Seni bekliyordum.."

Burnu boynuma yaslandı. Kokumu sevdiğini biliyordum çünkü içine çekerken yeterince hissettiriyor asla çekinmiyordu. Kokumu içine çektiği yere sıcak soluklarını bıraktı.

"Nereden bildin geleceğimi?"

"Kıskanmam diyen sevgilime bakar mısınız?" Nefes nefese olduğum için inip kalkan göğsüme boşta kalan elini koydu. Parmaklarının ucu köprücük kemiğimi okşadı. "Koşa koşa gelmiş yine."

"Dövme yapamazsın," daha fazla kendimi tutamamıştım.

"Yapamaz mıyım ?"

"Yapamazsın"

Kaşları havalandı. "Niye ?"

"Hani tanıdık kabul etmiyordun ?"

"Geçen senin yüzünden Ayşe'ye yaptım. Nesrin bunu duymuş. Kaç senedir istiyor kız."

"Yapacak mısın?" dedim bu kez. Sırıtmaya devam etti. "Eğer yaparsan bende senin yapmadığın şu dövme için Hakan'a giderim."

Yüzündeki sırıtış kayboldu. Biraz olsun keyifli bir hali kalmadı. Göğsümdeki elini çekti ve karnımdaki eliyle beni kapıya yasladı canımı yakmayan bir kuvvetle. Diğer eli başımın yanından kapıya dayandı. "Ela" dedi sinirlendiği belli olan sesiyle. "Beni ikna etmek için araya böyle şeyler karıştırma bir daha sakın."

"Sen o kıza yapacaksın ama ?" diye üstüne gittim.

"Sence yapar mıyım ?" dedi bu kez.

"Ne ?"

"O kızın seni rahatsız ettiğini fark ettiğim halde yanıma yaklaştırır mıyım sanıyorsun ?"

"Niye öyle söyledin o zaman ?" Sesim çocuk gibi çıkmıştı şimdi de.

"Yanıma gelmeni istedim. Biraz daha görmek için." Asabı bozulmuştu. Hala keyfi kaçık olduğu için "Onu öylesine dedim" diye ikna etmeye uğraştım. Üzerimden çekilip uzaklaştı. Bileğini tuttum. Yine tutuşumdan kurtulmak ister gibi baktı ama elini çekmedi.

Dejavu Ela, bunu daha önce de yaşadınız.

Ona dokunuşumdan öfkesine rağmen kurtulmaya uğraşmadı. "Bırak" dedi sadece. "Yorgunum. Duş falan alacağım."

"Ya küstün mü?"

"Çocuk muyum ben kızım?" dedi bu kez. "Rahatsız oldum sadece."

"Özür dilerim ben"

Fayda etmedi. Ne ifadesi yumuşadı ne yüzüme baktı. Elimi çekmemi beklediğini fark ederek bıraktım usulca. "Tamam sen duş al" dedim en sonunda. "Bende şey gideyim mi ?"

Bakışları mümkünmüş gibi daha ters bir hal aldı. "Yok" dedim kendimce çıkarım yaparak. "Gitmeyeyim"

"Gitme" dedi ama başka bir şey demedi.

"Bize yiyecek bir şeyler hazırlasam..? "

"Uğraşma sipariş ver ama benim kartımdan" diyerek cüzdanını elime bıraktı ve şifreyi söyledi. Sonra odasına ilerleyip beni orada yalnız bıraktı. Sıkıntıyla koltuğa oturdum.