47.Bölüm "Ceza"

1.1K 92 15
                                    

(Elena'dan devam...)

İlk başta bara gelmek istememiştim ama mianın dediğine göre Albert  oliviayla gidicekmiş.

O cümleyi duyduğum an içimdeki kıskanç kadın uyanmıştı.

Artık nasıl oldu bilmiyorum ama kendimi hazırlarken buldum.

Maya ve mia benden önce çıkmışlardı.

üzerime giydiğim siyah dar ve tüm bedenimin hatlarını gösterecek bşr elbise giymiştim.

Göğüs kafesimin yarısı açıktı.

Boynuma ise altın renginde bir kolye taktım

Saçımı düzleştirip makyajımı yaptım.

Ama bu sefer makyajımın renk tonları koyuydu.

Ayaklarıma siyah topuklu ayakkabımı giydim.

Tekrardan yaptığım ve kendime ait parfümü sıktım.

Hazırdım.

İçime bir heyecan girmişti.

Kapıyı açığım an yan bir kaç oda sonra ki odanın da kapısı açıldı.

İçinden Albert çıktı ama tüm yakışıklılığıyla karşımdaydı.

Yutkundum.

Giydiği beyaz gömlekte kasları zar zor sıkışmıştı.

Ta oradan belli oluyordu.

Dar ve siyah pantolonu ile tek kelimeyle mükemmeldi.

Saçı ise 'Saçım şekil önümden çekil' der gibi duruyordu.

Ah ah kalbim niye eridi?

Aklıma ise olivianın onunla gideceği gelmişti.

Tüm mutluluğum alt üst olmuştu.

Yanına doğru ilerleyip tam karşısında durdum.

Hayranlıkla bakan gözlerine baktım.

O kadar güzel bakıyordu ki!

Ama yelkenleri indirmek yok!

"Duyduğuma göre oliviayla gidiyormuşsun." dedim tıslayarak.

İsmi bile bana iğrenç geliyordu.

Artık gerisini siz düşünün.

"Öyle oldu." dedi umursamaz sesiyle.

Üzerine eğildiğim an dudaklarıma iştahla baktı.

Sana bugün öpücük yok demek istesemde sustum.

O kadar yoğun bakıyordu ki bir an dudağımı yiyecek sandım.

"Yakışıklı olmuşsun." dedim ve genişçe tebessüm ettim.

Hemde çok yakışıklı olmuştu.

Genelde itiraf etmem zor olurdu ama bu cesaret nerden geliyorsa artık?

"Öyleyimdir." dedi sırıtarak.

"Albert!" diyen olivianın sesiyle beynim işlevlerini kaybetti gibi.

Derin bir nefes aldım.

Sakin ol böyle olacaktı zaten!

Olivia ise topuklu ayakkabısıyla tam
Albertin dibinde durdu ve koluna girdi.

Saçına yapışır tek tek kopartırım o saç tellerini!

Ama şimdi değil! Öfkemi kontrol edemeyeceğim an dalarım.

"Ah! elena burda mıydın?Bende partnerimle gidicektim.Senin ki yok mu?" dedi küçümseyen sesiyle.

Niye bu kadar sabırlıyım!

İlerden gelen eli cebinde Jamesi görünce genişçe gülümsedim.

"Çok vardı ama sıra sadece Jamese yetti.James!" dedim elimi sallayarak.

James beni gördüğü an şaşırsa da tebessüm etti.

Bana doğru geldi bir yandan beni süzüyor bir yandan ise yürüyordu.

Albertin gözleri sinirle seğirdi Ellerini yumruk yaptı.

Albert bana öyle bir baktı ki cenazem çıkıcak sandım buradan.

Gözü kararmış,yüzü gerilmiş,ellerini yumruk yapmış ve yüzü kıpkırmızı olmuştu.

Suçum yok lan olivia başlattı!

James sırıtarak  yanıma geldi.

Üzerine giydiği siyah gömlek ile siyah dar pantolona baktım.

Siyah saçı ise alnına düşüyordu.

Yanımda duran Jamesin koluna girdim.

Albert ise tam Jamese atlıcağı an olivia elini sımsıkı tutu.

Tut sen ama albert dönüp dolaşıp yanıma gelecek.

Albertin Gözleri sinirle kısıldı.

"James benim partnerim öyle değil mi James?" dedim Jamesin gözünün içine bakarak.

Evet de be!

James bana baktı ve sinsice sırıtı.

"Evet." dedi tok sesiyle.

"O zaman biz gidelim.Size iyi eğlenceler." dedim  ve son kez Alberte bakıp gittim.

Gitmek istemesemde onları şimdilik yalnız bıraklım.

Albert Jamese atılıcağı an bakışlarımla karşı karşıya geldi.

'Görüşürüz sevgilim' dedim ağız ucuyla ve arkama döndüm.

James de elimi sıktığında elimi biraz çektim.

Bu çileye ne kadar dayanacağım?

Hepsi o
yelloz yüzünden!

Ama sen dur! Napacağımı biliyorum ben!

Alberti ayağıma tıpış tıpış getirtecem!

Kalbimi kırmanın bir nevi cezası!

🍓

SON.

HERKESİN BAYRAMI MÜBAREK OLSUN!!!

SİZİ ÇOK SEVİYORUM KENDİNİZE ÇOK İYİ BAKINNN MUAHHH❤️

(OY VE YORUMMMMMM)

ANKA KUŞU'NUN KIVILCIMI(BİTTİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin