Bölüm 22

1.5K 179 24
                                    

1 gün önce

"Efendim yaptığımız anlaşmaya göre deneyi izlememesi gerekiyordu."
"Bu onun duyguları daha derin hissetmesini sağlayacak.Böylece beyninin tüm nöronlarını harekete geçirebileceğiz.Bırakın izlesin."

Annem ürkekçe kapıdan giriyor.Çimenlerin yeşili çok güzel.Biraz önce tanıştığım çocuğun bana hediye ettiği safir mavisi taşı daha çok sıkıyorum.Annemin bakışlarında yanlış olan bir şeyler var.Anlamıyorum.
Diğer kapıdan çıkan leopara benzer hayvan mor pençeleriyle yanına doğru yürümeye başlıyor. Korkuyorum.Ona bir şey yapacak.
"Annemi çıkarın oradan!"

Beyaz önlüklü adama dönüp gözyaşlarıyla bağırıyorum.Bana bir pislikmişim gibi bakıyor.Elimdeki taşı daha da sıkarak cama vurmaya başlıyorum.Anne! Beni neden görmüyorsun? Çık oradan!

"Anne! Anne!!"

İşe yaramadığını anladığımda çok geç oluyor.Hayvan ona doğru atılırken kollarını başına siper ediyor.Olamaz.Hayır.
Hayır!
Hayır!

"Anne! Yalvarırım çık oradan!"

Kollarımdan tutan adama tekme atmaya çalışırken bağırıyorum.Beni duymuyorlar mı?

"Hayır! Hayır! Kaybedemem! Annemi kaybedemem!"

Hıçkırıklarım boğazımda düğümlenirken yüzünde memnun bir gülümsemeyle bana bakan adama yalvarırcasına bakıyorum.

"Lütfen! Annemi çıkarın.Yalvarırım kurtarın onu.Lütfen! Ne istersiniz yaparım.Lütfe-"

Annemin çığlıklarını duymamla sözlerim kesiliyor.En son gördüğüm şeyin o hayvanın dişleri olmasıyla gözlerimi kapatıyorum.Çaresizce kendimi beni tutan adamın kollarına bırakıyorum.Bedenim hıçkırıklarımla sarsılırken o adamın sesini duyuyorum yine.

"Odayı hazırlayın."

Bu ses tonu.Bu yüz.Bana ne olursa olsun unutmayacağım tek şey.Unutmayacağım.Seni.Asla.Unutmayacağım.

Tekrar nefes nefese gözlerimi açtım.Yıllar geçmesine rağmen asla unutmamıştım.Her gece rüyalarıma giren adamın yüzünü, Baekhyun'un babasının yüzünü.O adamı hatırlarken betimlenmesine Baekhyun'un katılmasını sevmemiştim.Öyle bir kötülükle birlikte anılmamalıydı.

İlk defa, onca yılın ardından ilk defa onunla uyuduğum gece kabus görmemiştim.İronikti.Ahh... Daha onu tanımlamak için bile cümle bulamıyorken bana ne olduğunu nasıl anlayabilirim?
İçimde büyüyen bu duyguya anlam veremiyorum.Sadece bir gün ondan uzaktaydım.Aklımdan çıkmayan gülüşüyle bana meydan okuyor.Yenileceğim değil mi?

Onu özledim.

"Hah! Kendinde misin Chanyeol?"
"Hayır... Sanırım değilim."
Ellerimle gözlerimi kapatarak aklımı toplamaya çalıştım.Öğlen oluyordu.Benden haber alamaması onu sinirlendirmiş olmalıydı.Bilim adamı değil mi, her şeyin sebebini bilmek isterler...

Ne kadar saklayabilirim bilmiyordum ama burada olmaktansa onun yanında olmayı seçmek istiyordum.Yanlış anlaşılmasın.Ben sadece...

"Ahh... Bilmiyorum."

Uzun bir yolculuktan sonra evim bakıyordum işte.Akşam olacaktı.Işıklar kapalı olduğuna göre evde olmamalıydı.Ne bekliyordum ki? Buraya gelmesi için bir sebep yoktu tabii ki.Kola bana kızmış olmalıydı.
Kapıyı açınca bana bakıp tekrar geri gitmesi beni şaşırtmıştı.Normalde geç kaldığımda aç olmaktan hiç hoşlanmadığı için üzerime atlar ya da beni sinirlendirmek için koltukları tırmalardı.Onun intikam şekli.Şimdiyse sadece bir bakış atmak mı?

"Aç değil misin?"

Hiç oralı olmadığını görünce bir duş almak için banyoya gittim.Soğuk su nefes aldığımı hissettiriyordu.Çıktıktan sonra duyduğum sesle kapıya baktım.

"Baekhyun?"

"Aptal!"
Gözleri kızarmış, nefes nefeseydi.Koşmuş olmalıydı.Birden beni kolumdan tutup yatak odasına sürüklemeye başladı.Sorun neydi?

"Hey, neyin var?"
"Neredeydin?!"
"Ben..."
"Ne kadar merak ettim haberin var mı?"
"Ah...Üzgünüm."
"Hah! Üzgünmüş! Üzgünsün öyle mi?! Laboratuvarda seni bekledim ama yoktun.Sonra herkese sordum.Telefonunu kapattın.Eve bile gelmedin! Fotoğrafı görmeseydim- "
Gözyaşları yüzünü ıslatırken hıçkırıyordu.Beni bulamadığı için mi böyle kızgındı?
"Görmeseydim bilmeyecektim! Öyle git tabii! Deme ki bu Baekhyun ne yapıyor? Söylemeliyim deme. -Hıc- Hiçbir şey bilmeme izin verme! Ne zamandan beri onun babam olduğunu biliyordun? Geçmişinden hiç bahsetmemenin sebebi bu muydu? Bir katilin oğlu.Böyle mi görüyorsun beni?Hiç mi güvenmiyorsun bana? Sadece Baekhyun'um ben! Neden?! Ya görmeseydim..."
Ayağa kalkarak ona baktım.Öğrenmişti... Onu bırakıp gitmemeliydim.Ne kadarını olduğunu bilmiyordum ama onu yeterince üzdüğü belliydi..
Ama... Buradaydı.Öğrendiğine göre o adamla konuşmuş olmalıydı ama o buradaydı.Benim yanımda.

"Baekhyun."

Yüzünü kapattığı ellerini açıp ona baktım.Ahh...Bunun içimi böyle acıtması mı gerekiyor?
"H-hep kendini düşünüyorsun!"
Kollarımı beline sararken başını boynuma yasladım.
"Haklısın, özür dilerim."
"Bana hiçbir şey anlatmıyorsun."
"Üzgünüm."
"Bundan sonra anlatacaksın."
"Tamam."
Geri çekilip yüzüne baktım.
"Dalga geçme."
Güldüm.
"Geçmeyecektim."
"Chanyeol."
"Hm?"
"Uykum var."
"Yani?"
"Uyumama yardım et."
Kolundan tutup onu biraz önce beni iteklediği yatağa sürükledim.
Yatağa yatarken başını eğmişti.Gülümsedim.Utanıyordu.Sevimli...
"Gel buraya."
Bana çekingen bir şekilde bakıp kaşlarını çattı.Ahh...Yapma.Bunu sen istememiş miydin? Onu çekerek üstüme aldım.Şimdi saçları boynuma sürülürken kolunu hala tutuyordum.
"Evinde hep yarı çıplak mı dolaşıyorsun sen?"
Ellerini tenime değmemeleri için yumruk yapması beni güldürmüştü.
"Yanlış zamanlara denk geliyorsun."
"Öyleyse ne zaman gelebilirim?"
"Hiç gitmeyebilirsin."
Başını kaldırıp bana bakmıştı.Aman Allahım... Böyle bir tepki vereceğini bilseydim daha önce söylerdim.Ürkekçe gözlerini kırpmıştı.Baekhyun...Ne yaptığının farkında değilsin.Elimi kaldırıp gözlerini kapattım.
"Uyu artık."
Gülümsedi.Nefesleri düzenli bir hale gelene kadar elimi çekmemiştim.Öyle zayıftı ki onu üzerimde hissedemiyordum bile.Bu... Öyle güzeldi ki.Uyandığımda istediğim şey şimdi kollarımdaydı.

Neden böyle hissettiriyorsun?

Bana ne yapıyorsun?

Baekhyun.

Galiba...
Ben seni...

*Evet.Evet şuan bunu yapıyorum.Bölüm bitti. :) Bir daha görüşemeyiz diye; Bana dua edin millet.Lys illeti bittiğinde buradayım. ;). *

Su [Baekyeol]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin