GERÇEK SEN

137 9 459
                                    

YENİ BÖLÜM GELDİİİİ🌹🤩

KEYİFLİ OKUMALAR DİLERİM OKURCANLAR💙💛

Çok güzel geçen bir nişanın ardından ertesi gün toplantı için tekrardan holdingde toplandık. Hazal ve Sarp’ın nişanından dolayı ertelediğimiz otel projesi toplantısını bugün yapacaktık. Mimari çizimini Ege yaptığı için o yüzden şu an çizim ekibi ile birlikte gelmişti. Serada aynı şekilde yatırımcı olduğu için asistanı ve finans müdürü ile gelmişti.  Karşılıklı oturduğumuz masada hepimizin bakışları Egedeydi.  Otel çizimlerini tek tek bize anlatırken pür dikkat onu dinliyorduk. Ama bugün Ege’nin farklı bir yanını görmüş gibiydim. İlk defa bu kadar ciddi ve otoriter görüyordum Egeyi. Sanki deli gibi gülüp eğlenen Ege gitmiş. Bambaşka biri gelmiş gibiydi. Ekibiyle yaptığı çizimde tek bir kusur bile yoktu. Hatta otel için yeni fikirlerini duymamla şaşkınca Boraya baktım.

Ege yansıtılan büyük ekrana bakarak “Gördüğünüz üzere otelin her odasının önündeki teraslara ağaçlar koysak daha iyi olur.” Dedi.

Kaşlarımı çatarak “Nasıl yani?” dedim.

Ege “Şöyle ki biliyorsunuz son zamanlarda artan küresel ısınma olaylarında dolayı insanlar artık rahat nefes alabileceği yerler arıyor. Keza zaten sizde biliyorsunuz ki gündem de ağaçların kesilip otel yapılmasına da karşı çıkan insanlarla dolu. Bu yüzden biz de farkındalık oluşturarak tam tersiyle doğaya hiç bir zarar vermeden doğayla iç içe bir çizim yaptık. Teraslara güzel bir alan bırakıp ağaçlandırma yaparsak üstelik ana lobiye de seralar şeklinde küçük bahçeler yaparsak bence çok güzel olur. Otelin bahçesi de geniş olduğu için aynı şekilde peyzaj mimarımız Engin Beyle de güzel bir bahçe planlaması tasarladık. Sizce nasıl olmuş?”

Şaşkınca ve sevinçle konuşmaya başladım “Ege bu harika bir proje çok güzel düşünmüşsün.” Dedim.

“Teşekkür ederim Defneciğim.” Dedi muzipce gülümseyerek Ege.

Bora “Fikrini bende sevdim Ege. Ama bu peyzaj işleriyle otel maliyeti iki katına çıkacaktır. Bunun için özel bir bütçe hesaplaması yapmamız gerekiyordu önceden.” Dedi. Bora ya  hak veriyordum çünkü bu tarz peyzaj işleride maliyeti yüksek şeylerdi.  Ama aklıma gelen bir şeyle konuşmaya başladım.

“Evet ama bence bu bütçeyi otelin içinde ve dışında yetiştirdiğimiz şeylerle kapatabiliriz. Özellikle mutfak masraflarıyla. Yani bahçeyle ve ağaçlarla ilgilenecek profesyonel çiftçi ve bahçıvanlarla çalışırsak bütçe ayırmaya bile gerek kalmayacak.” Dedim

Serada beni başıyla onayladı “Defneye katılıyorum. Yurt dışında hisse sahibi olduğumuz bir otelin bahçesinden güzel gelirler elde etmiştik. Bizim otelin içinde de böyle bir  bahçe olduğu için daha avantajlıyız. Hem bizim şirketin çalıştığı bir ajans var. Güzel bir tanıtım ve reklam filmiyle de yurtdışında da dikkat çekebilirsek  başlangıçta da güzel bir kar elde edebiliriz.”  Dedi .

Ege sandalyesine yaslanarak “Kızlara katılıyorum. Bence muhteşem bir proje oldu.” Dedi . Hepimiz bakışlarımızı Boraya çevirdik.   Dikkatli bir şekilde hala karşımızdaki dev ekrana bakıyordu. Borayı tanıdığım kadarıyla her ayrıntıyı en ince detayına kadar şuan düşündüğüne emindim. Heyecanla onun da onay vermesini bekliyorduk.

Bakışlarını önünde ki dosyaya çevirerek konuşmaya başladı “Madem öyle ne olur olmaz diye bütçeyi küçük bir miktar fazlalaştırarak inşaat işlerine başlayalım. ” Deyip önündeki dosya kağıtlarını teker teker imzalamasıyla bizde sırayla imzalamaya başladık.  Proje hepimizin onayından geçmesiyle ayağa kalktık el sıkışmak için. Sonuçta bu proje üç şirketin hisseleriyle yapılıyordu.

SON SEÇENEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin