Negan gitmişti. O belirli günlerde geliyordu. Her çarşamba gelip bizden erzaklarımızı alıyordu...
Günlerden çarşamba... Yoğun bir gün değildi. Negan buraya geleli sanırım... 1 hafta oluyordu. Bizimkiler erzak bulmaya gittiler. Abraham da yoktu ve Andrea da... Negan buraya bugün tekrar gelecekti. Ama erzaklar daha hazır değildi. Ne yapacağımızı bilmiyorduk.
Biraz gezerken Judith'in ağlama seslerini duydum. Hemen gidip onu kucağıma aldım. Sanırım karnı açtı. Olivia'nın yanına gittim.
"Selam Olivia! Bu küçük hanım için mama var mı?"
Olivia: Var canım. Tanrıya şükür Kurtarıcılar bu bebek mamasına göz dikmedi.
"Pislik insanlar. O kadar uğraştık o erzakları bulmak için. Sinirimden kafayı yedim sanırım!"
Olivia: Sakin ol çiçeğim. Elbet bir gün gidecekler...
"Evet... Neyse ben şu küçük yaramazı doyurayım. Görüşürüz!"
Dedim ve dışarı çıktım. Yolda giderken Carl'ı gördüm.
"Selam Tatlım!"
Carl: Selam Tish Abla!
"Nasılsın? Dün seni pek iyi görmemiştim."
Carl: İyi olmaya çalışıyorum. Amber'a kitap vermiştim. Bitirdi mi?
"Daha bitirmedi ama harıl harıl okuyor."
Carl: Bu iyi. Artık yemek yiyemez olduk...
"Evet maalesef. Kötü durumlardan geçiyoruz. Ama elimizden bir şey gelmiyor."
Kapılar açıldı. Sanırım Kurtarıcılar gene gelmişti... Onların yanına gittim. Negan sinirli bir şekilde aşağı indi ve bana baktı.
Negan: Erzaklar için geldik! Neredeler?
Carl: Babam size erzak bulmak için gitti. Gelecek.
Negan: Pekala.
Negan, Kucağımda duran Judith'e baktı ve bana yaklaştı.
Negan: Bu senin kızın mı?
"Hayır. Rick'in kızı!"
Negan: Vay be! Kucağıma almak isterim!
Carl'a baktım. Carl başını sallayınca Judith'i Negan'ın kucağına verdim.
Negan: Tatlı bebek! Burda durmaya gerek yok! içeri girelim hadi.
Rick'in evine girdik. Negan kendini koltuğa attı.
Negan: Tatil yerim belli oldu... Karnınız aç mı?
Carl ile birbirimize baktık.
Negan: Anlaşıldı... Abiniz size makarna yapacak. Bol salçalı üff üff mükemmel!
Olivia içeri girdi.
Olivia: Bayan Russell bizim kutu limonatalar nerd- Ah...
Negan: Vay canına... Sen kapıdan içeri girince bir patates çuvalı girdi sandım!
Olivia gözlüğünü çıkartıp başını eğip ağlamaya başladı.
"NE YAPTIĞINI SANIYORSUN! ONU ÜZDÜN!"
Negan: Üzgünüm... Üzüleceğini tahmin etmedim.
Olivia'ya yaklaştı.
Negan: Sanırım gördüğüm en tatlı şişman kadın sen olabilirsin tatlım... Neyse, biraz önce limonata duydum sanki.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Walking Walkers ||TÜRKÇE
Aksiyon||Ara verildi|| "Sadece seni sevdim. Ama artık bir önemi yok. Sen Leah'yı tercih ettin..."
