Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yorgunluktan tüm kanımın çekildiğini, ve bayılacağımı düşünüyordum. Evin kapısını zorla açmıştım. Bugün çok verimli, bir o kadar da zorlu geçmişti.
Kapıyı araladığımda kulağıma gülüşme sesleri doldu. Bu kahkahaların kimlere ait olduğu çok iyi biliyordum.
Hızlıca adımlarımı yemek masasının olduğu yere doğru attım. Karşımda gördüğüm manzara çokta iç açıcı bir manzara değildi.
Elizabeth gülüşünü bir anda kesti ve herkes bana baktı. Elizabeth'in annesi maia'nın saçma sapan bir şey yapacağına emindim ama bu kadarını beklemiyordum.
"Mattheo, demek sonunda geldin. Elizabeth'in yerini doldurabilecek birini mi buldun yoksa? Her neyse bu önemli değil. Elizabeth'i bıraktığına pişman olacaksın." yine sarhoştu. Benim evimde bana böyle cümleler söyleyemezdi.
"Elizabeth'i ben bırakmadım. Antrenman yapacağımız sırada bir anda onu eden'ın kolları arasında gördüm." Elizabeth yutkundu. Her laflarının altında mı kalacağım zannediyordu?
"Ve hâlâ benim evimde, benim ailemle yemek yiyecek kadar yüzsüzsünüz işte. Kızınız da sizin gibi utanmaz bir yüzsüz." annem bana doğru baktı. Ona kaşlarımı kaldırdım.
"Size anlatmadığım için beni sakın suçlamayın. Eğer oğlunuz yerine bu yüzsüzleri seçerseniz karşınızda çok farklı bir mattheo görürsünüz anne." Elizabeth'e döndüm. Ona baş kaldırdım.
"Yeni partnerim ile sizi ezip geçeceğimizden eminim Elizabeth." kalkmış olan kaşlarımı indirdim ve odama doğru gittim. Odama girer girmez. Aşağıdaki arabanın hareketlendiğini ve Elizabethlerin gittiğini gördüm.
Bu resmen saygısızlıktı. Ayak seslerini duydum. Annem kapıyı çat diye açtı.
"Ben seni böyle yetiştirmedim." annem sinirli sinirli bana bakıyordu. Ama garip bir havası vardı.
"Ama, bu tavrın ne kadar hırslı olduğunu gösteriyor mattheo." biraz durdu. Annemin bu aralar meditasyonları gerçekten işe yarıyordu. Her zaman böyle olsaydı keşke.
"Yeni partnerin kim? Yoksa sadece kışkırtmak için mi öyle dedin?" yeni partnerim Olivia desem ne olurdu? Olivia ile şu an sadece bir kez antrenman yapmıştık ve daha çok antrenmanımız olacaktı.
"Olivia." kafasını anlamıyormuş gibi salladı. "Olivia summer." dedim tekrardan. Gözleri tıpkı aaron'dan bahsettiğim zaman ki gibi kocaman açıldı.
"Aaron'un partneri olan Olivia öyle değil mi?" bana inanamıyormuş gibi baktı. "Mattheo her geçen gün beni şaşırtıyorsun oğlum." elinde tuttuğu kahveyi bana uzattığında fark etmiştim. Normalde çok fazla kahve içtiğim için itiraz ederdi ama bu sefer kahvemi o getirmişti.
Elinden kahveyi aldım. Bir yudum içtikten sonra onu daha fazla şaşırtıcak şeyi söyledim.
" Aaron ile ben.. Sanırım birlikteyiz." kafasını hipnotize olmuş gibi çevirdi. O sırada da babam kapının önünde bizi izliyormuş. Ve ben kahveyi fark etmediğim gibi onu da fark etmemiştim.
