Öğle arasındayken yaşanan olaylar sonucunda Remus aklını yitirecek gibi hissediyordu.
Hala 1 saat molaları olduğu için yatakhanedelerdi. Remus, Artemis'ten aldığı kitabı elinde sıkıca tutarken James odada tur atıyor, Sirius ise başının döndüğünü söyleyerek homurdanıyordu. Peter ise suskun bir şekilde onları izliyordu.
"Yeter, James! Başım döndü! Benim başıma ancak dünya dönebilir."
"Dünya ben olduğum için başın dönüyordur, Sirius." James, gözlüklerini silip tekrar taktı ve model yürüyüşü yapmaya çalıştı. Gelip Remus'un önünde durduğunda "Kızı nasıl da bulduk ama!" dedi sevinçle.
"Kızı bulduk derken?" Sirius gülerek arkadaşına baktı, "Resmen kendisi geldi!"
"Doğum günü dileğinin o olduğunu söylemiştin, değil mi?" Peter, içinde tutamadığı soruyu aniden sorduğunda Remus gerginlikle ona baktı.
Aklına Artemis'in dönüp ona tuhafça baktığı gelirken içine bir kuşku dolduğunu hissediyordu.
Yapma, Remus, diye düşündü iç sesi, muhtemelen o da sessiz durduğu için öyle bakmıştır.
Ama iç sesinin haksız olduğunu biliyordu Remus, hissediyordu. Ortada başka bir şey olmalıydı ama Remus bir kız yüzünden arkadaşına şüpheci yaklaşmak istemediğinden bu konuyu açmadı, yerine Peter'in sorusunu cevaplamayı seçti. "Evet, onu bulmayı dilemiştim."
"Dileklerinin bu kadar çabuk kabul olduğunu bilsem, Lily ile sevgili olmamı dilemeni isterdim!"
"Konuyu nasıl dönüp dolaştırıp kendine getirdin?"
"Sana benzediğimdendir, Sirius," James kendini Sirius'un yanına attı, "malum, sen de kendine getiriyorsun hep konuyu."
"Lily bu yüzden sana evet demiyordur kesin." dedi Sirius, ardından bakışları Remus'u buldu. "Sahi, cidden bunu mu dilemiştin?"
"Ciddiyim," diye cevapladı Remus, "ama bu şekilde bulacağımızı ben de beklemiyordum."
Artemis Jane Dolohov...
Demek buydu ismi. Demek 5 aydır sadece baş harflerine tutunduğu kızın ismi buydu.
Kitabı açıp A.J.D yazılı kısma baktı, ardından bir tüy kalem alarak harflerin altına isimlerin devamını yazdı.
Bir kez daha okudu. Artemis Jane Dolohov.
Birden yüzüne şaşkın bir ifade oturdu, bu hali Sirius'un "N'oldu?" diye sorarak kalkıp yanına gelmesine neden olmuştu.
Dolohov.
Bir dakika- NE?!
DOLOHOV?!
Hızlıca kalkıp James'in çekmecesindeki gazeteleri karıştırmaya başladı. James hızlıca Remus'un yanına gidip "Hey, iyi misin dostum?" diye sorduğunda bile umursamadı.
23 şubat 1976 tarihli gazeteyi arıyordu ve buldu.
Ön sayfadaki makaleyi okudu.
"Sihir Bakanlığı'nın aylardır üzerinde araştırma yaptığı mesele gün yüzüne çıktı," seslice okurken diğerleri de onu dinliyordu, devam etti, "Dolohov malikânesinde yapılan arama işlemlerine karşılık Sihir Departmanı bürosu başkanı I Antonin Dolohov'un Ölüm Yiyen olduğu resmi şekilde kanıtlanmış bulunmakta. Konsey bu durumu tartışıyor, Dolohov her an görevinden atılabilir."
James gözlüklerini düzeltip gazeteye baktı. "Yani... Artemis, Dolohov'un kızıysa ve Dolohov bir ölümyiyense..."
"Bu da onun da reşit olduğunda belki de daha erken ölümyiyen olacağı anlamına gelir." diye tamamladı onu Sirius.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Can I Take Your Book? ☾︎R.J.L☽︎
Fanfiction☾︎Remus'un alıştığı klasik hayatı, Flourish Blotts kitab etkinliğinde bir kızla karşılaşması ile değişmişti.☽︎ Kitaptakı altı çizili cümleleri döne-döne okudu Remus. Büyük anlamlarla dolu olan bu cümleler Remus'a kızın ne yaşadığını defalarca düşünd...