☾︎☯︎|𝙷𝚘𝚛𝚝𝚔𝚞𝚕𝚞𝚔

206 25 15
                                    

Ortak Salon'da oturan Artemis hiç olmadığı kadar öfkeli hissediyordu.

Genelde fazla öfkelenen bir yapıya sahip değildi, öfkelense bile bunu hızla atardı. Ancak bu sefer farklıydı.

Evan'ın sürekli üstünde hak sahibiymiş gibi davranmasından sıkılmış ve ona istediğini yapabileceğini söylemesi karşılığında aldığı tek şey geri ittirilme olmuştu.

Sırtının ağrısı onu incitse de umrunda değildi. Evan da ona istediğini yapabileceğini söylemişti ve Artemis sabırsızlıkla Evan'ın içindeki kırılmış egonun ona neler yaptıracağını bekliyordu.

Sınavlarına 1 ay kalmış olduğu dönemde 'nişanlı'sının aptallıklarıyla uğraşmak çok sıkıcı geliyordu. Zamanın ne kadar hızlı geçtiğini düşününceyse aklına 1 buçuk ay sonra eve gideceği geldi.

Düğün işini konuşacaklardı, sonraysa damgalanma meselesini...

Artemis için bu sabit bir hedef haline gelmişti, ne pahasına olursa olsun parmağında lanet gibi taşıdığı yüzüğü yok edecekti. Evan'la arasında sadece yüzük yoluyla oluşan bağı koparacaktı.

Bunu yapması gerekirken ailesiyle karşı-karşıya geleceğini bilse de, daha ötesi olmayacağını düşünüyordu. En fazla bir süre öfkelenirlerdi. İkinci bir nişan olayı ise olmayacaktı, Artemis ortalığı bir şekilde karıştırabileceğini düşünüyordu.

Ne de olsa o bir Dolohov'du. Dolohov'lar ortalığı karıştırmakta yeteneklilerdi.

Zihnindeki düşünceler seline öylece kapılıp giderken şömineyi izliyordu. Hava sıcak olmasına rağmen zindan katta olan Slytherin ortak salonu şöminelerle ısınıyordu hâlâ.

Merdivenlerden gelen sesi duyduğunda hafifçe yerinde dönüp yukarı baktı. Regulus'u görünce rahatlasa da, yüzündeki gergin ifadeyi görünce tedirgin olmuştu. "N'oldu?"

Regulus, çıkarmaya bile özen göstermediği üniformasını düzeltmeye çalıştı. Kravatını hafifçe gevşetip kendini Artemis'in yanındaki koltuğa attı. "Büyük bir şey oldu... Çok büyük."

"Anlat." Merakla Regulus'a bakarken Regulus sadece yüzünü ovalıyordu sol eliyle, sağ elinde buruşmuş bir kağıt parçası tutuyordu.

"Burada olmaz... Biri duyabilir."

"Slytherin'in ceza sınıfına gidelim o zaman," Artemis, verdiği öneriyle elbisesini düzeltip ayağa kalktı, "meraktan çatlayacağım."

"Orası kapalı değil mi?" Genç cadıyla birlikte ayağa kalkan Regulus merakla ona baktı.

"Açmasının bir yolunu öğrendim, sonra söylerim," diye kestirdi Artemis. Açma yolunu Sirius'tan öğrendiğini söylerse Regulus'un ne tepki vereceğini bilmiyordu.

Reg, Artemis'in peşinden ilerlerken taş geçidi geçip sola döndüler. Geçit iyice karanlıklaşırken ve soğurken Artemis asasını kaldırıp "Lumos..." diye mırıldandı. Hafif ışık yolu görmelerine yeterken demirden yapılmış kapının önünde durdular. Jane, elini yılan çiziyormuş gibi kapıda gezdirip üç kere vurduktan sonra Regulus'a yaklaşmasını işaret etti.

"Ne yapmam gerekiyor?"

"Yaptığımı yaptıktan sonra kapıya tekme at." Regulus'un şaşkın suratını görünce "Ciddiyim," dedi, "ayakkabıma bir şey olur, sen yap."

Regulus, Artemis'in ayakkabılarına bakıp başını buladı ve dediğini yaparak kapıya tekme attı. Düşündüğünün aksine kapı ses vermeden yerinde döndüğünde önlerine tahta bir kapı çıktı. Artemis, kapıyı açıp içeri geçerken Regulus da peşinden geldi ve kapıyı kapattılar.

Can I Take Your Book? ☾︎R.J.L☽︎Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin