Can I Take Your Book? ☾︎R.J.L☽︎

☾︎☯︎|Koridordaki Ceset

"Asla mümkün olamaz!" diyordu Remus öfkeyle. "Onu kitap etkinliğinde tanıdım, ondan sonra da Mart ayında gördüm, biliyorsunuz!"

"O zaman o iksir de neyin nesi?" Peter ısrar etmekte devam ediyordu.

Remus'a bu iksir olayı o kadar mantıksız geliyordu ki, kitapta görse bile inkar edecekti.

Artemis'e olan hisleri bir iksir yüzünden olamazdı, asla mümkün değildi. "Benimle alakalı olduğunu nereden çıkardın? Kendisi için başka bir iksir istiyor olamaz mı?"

"Remus haklı, Peter," Sirius araya girdi, "Artemis onunla Mart ayında tanıştı, Kasım'da kalkıp da neden ilk defa gördüğü bir çocuğa iksir versin?"

"Ama, Remus'u tanımaması da çok garip değil mi?" James düşüncesini dile getirmekten çekinmedi, "Sen Gryffindor Bina Başkanısın dostum, diğer binaların çoğu seni tanır, üstelik biz Çapulcuyuz!"

"Ne olmuş yani? O beşinci sınıf, James, tanımıyor olabilir." Remus, yine de Artemis'i savunmasına şaşırdı.

"Yine de söyleyeyim dedim," James omuz silkti, "Daha büyük bir sorunumuz var, artık ondan hoşlandığını biliyor. Ne yapacaksın?"

Remus saçlarını karıştırdı. "Bilmiyorum."

Biliyordu.

Onunla konuşup Peter'in gereksiz yere şüphelendiğine ikna edebileceğini düşünüyordu.

Ama kız birinin yalan söylediğini anlayabildiğini söylemişti, bunu ne yapacaktı?

Diğerlerini yatakhanede bırakarak duşa girdi.

Ilık su altında vücudu gerilirken gözlerini kapattı.

Peter'dan şüpheleniyordu, ikisi arasında garip bir şeyler olduğunu da sezmişti fakat şimdi kime inanmalı olduğundan emin değildi.

Artemis'i seviyordu, bu gözardı edilemez bir gerçekti ama Peter da onun en yakın arkadaşlarından biriydi.

Yeni tanıdığı bir kız yüzünden senelerdir yanında olan dostunu kaybetmek de istemiyordu.

Peki ya Artemis'in Peter'i Ölüm Yiyen olmakla suçlaması?

Bu Remus'a çok saçma geliyordu.

Ölüm Yiyenler genellikle Slytherin binasından olurlardı, Gryffindor bir çocuğun, üstelik Peter'in Ölüm Yiyenlikle ne işi olabilirdi ki?

Peter ile ikinci sınıftayken tanışmışlardı. Diğerleri tarafından dışlanan biriydi ve çok çekingen, fikrini belirtmekte utanan özgüvensiz bir çocuktu. Çapulcular ise ona daima yakın olarak içini onlara açabilmesini sağlamış ve ona rahat bir hayat hediye etmişlerdi.

'Hayır,' diye düşündü Remus, 'Peter bize ihanet etmez, edemez.'

Sirius'un "Artık çıkacak mısın?" diye seslenip kapıyı sertçe vurmasıyla homurdanıp suyu kapattı ve giyindi. Saçlarını kurulayarak duştan çıktığında James'in "Klozete düştün sandık," diye ona laf atmasını görmezden gelerek yatağına uzandı.

Şu anda Artemis'in ne yaptığını düşündü ama bu düşüncesini görmezden gelmeye çalıştı.

Ona sinirliydi.

Arkadaşını suçladığı şey çok büyük bir şeydi ve birileri duyarsa bu Peter'in okul hayatının bile mahvolmasına sebep olabilirdi.

Başka şeyler düşünmeye çalıştı gece boyunca, nihayet saat 3'e geldiğinde uyuyabilmişti.

Artemis ise uyuyamıyordu.

Ağabeyinden aldığı iksiri elinde döndürürken sıkıntıyla iç çekti.