☾︎☯︎|Hain Fare

220 27 7
                                    

"Onu bırak, sana emir verildi!"

"Emirlere ne zamandan uymaya başladın, küçük Dolohov?" Pettigrew'in sesi yükseldiğinde Remus titrek bir nefes verdi.

Etrafta hiç görmek istemediği bir manzara vardı: Lily, McKinnon'un asasının hedefiydi, en ufak bir hareketinde ölebilirdi. James yaralanmıştı, omzundaki kan beyaz tenini renklendirmekteyken dik durmakta zorlanıyordu.

Sirius, Bellatrix'in ayaklarının yanındaydı. Ayağa kalkmak için direnirken kalkamıyordu, olduğu duruma küfrediyor, bildiği büyüleri mırıldanıyor, asla ulaşamayacağını bilse de asasına uzanmaya çalışıyordu.

Lysandre, Barty Crouch tarafından yakalanmıştı. Kolunda bıçakla kazınmış 'Kan Haini' yazısı parlıyorken onu gölgeliyordu. Başını yukarı kaldıracak hali bile kalmamıştı. Yere baktığında gördüğü sevgilisiyse canını yakıyor, ciğerleri sıkışıyormuş gibi hissediyordu.

Etrafta bir sürü ses duyuyordu Remus. Acı dolu feryatlar, sevdiklerini kaybeden insanların çığlıkları, küçük çocukların korku dolu ve çaresiz bakışları, sevdikleri bir kenara dursun, kendini bile kurtaramayacak derece güçsüz düşmüş yaşlı insanlar...

Yerde cansız bir şekilde yatan Dumbledore...

Baş ucunda neşeli bir ifade sergileyen ve iğrenç bakışlarını asla Remus'un üstünden çekmeyen Lord Voldemort. Sağında Antonin Dolohov, solundaysa Artemis Dolohov.

"Taşın yerini söyleyecek misin? Yoksa daha fazla sadistlik mi istersin?" Lord'un sesi etrafta birden yankı yaptığında kulaklarını tuttu. Cevap vermek istemiyordu.

Taşı ona verirse tüm mücadeleleri, uğruna hiçe saydıkları en güzel gençlik yaşlarını ezerlerdi.

Remus, daha iyi bir dünya için kendini feda etmiş insanların gururunu ezemezdi.

"Jane..." diye fısıldadı oldukça zayıf çıkan sesiyle, "vermem..."

Sırtına çarpan lanetle tüm vücudu kasılırken çığlık atmaya bile hali yoktu. Bir kaç kez zorla nefes almaya çalıştıktan sonra ani bir öksürük kriziyle midesindeki her şeyi boşaltıyormuş gibi hissetti. Ama dökülen tek şey kandı.

Tıpkı etrafta olduğu gibi.

"Vermez misin? O halde ben de diğer yolu denerim." Elini şıklattığında oluşan büyük kazana baktı, yüzünde memnun bir ifade hakimdi. Tek bir el hareketiyle Dumbledore'un kafasında büyük bir yarık açtığında Remus gözlerini kapattı. Görmek istemiyordu.

Kazanın içine bir şey atıldığını, ardından alev sesini ve kaynayan su çatırtısını duyup yavaşça gözlerini araladı. Dumbledore'dan geriye kalan tek şey bedeniyken asası Lord Voldemort'un elindeydi.

Can I Take Your Book? ☾︎R.J.L☽︎Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin