×
××××××
Kafamın içinde dönüp dolaşan sorular bir tavşan misali hızla zıplayıp kaçıyordu benden, yakalamak istiyordum fakat olmuyordu. İçimdeki korku ve cesaretsizlik gün yüzüne çıkmıştı nihayetinde. Korkusuz Deha Kurt gitmiş yerine gök gürültüsünden korkan bir köpek yavrusu gelmişti.
Yaşayacaklarımdan korkuyordum, yaşatıcaklarından. Her kim güvendesin dese bile inanamayacak haldeydim, inanmıyordum kimseye. Ufukhapisten çıkmıştı. Kardeşimin katili artık serbestti ve beni arıyordu. Elinden kurtulmuştum ve bu onun hiç hoşnut olmayacağı birşeydi.Bayıldığım o saniye ayıldığım şu saniyeye kadar herşey korku filmi gibi gözümün önünden geçmişti. Farklı
türden bıçaklar, bodrumun pis rutubet kokusu, kurumuş kan izleri, bileklerimi acıtan ve asla kurtulamadığım o ipin hissiyatı bayıldığım andan beri kafamın içinde dönüp dolaşıyordu. Vücuduma attığı kesikler canımı yakarken akan her bir damlada yerde yatan öz kardeşim tekrar ölüyor gibi hissediyordum. Ağzında konuşmamasını sağlayan bez kana bulanmıştı, beyaz kazağının her bir yerinde yeşile dönüşmüş ve yeni yeni dökülen kan izleri vardı. Bacaklarının her yeri baktıkça iç acıtıyordu.Artık o kadar kan görmüştüm ki korkmuyordum bile. Benim kardeşim Tuğrul gözümün önünde ikencesine katlanamamıştı, ruhunun gökyüzüne yükselişini görebilmiştim resmen. Ruhu bedeninden ayrıldıktan sonra -yani kısacası öldükten sonra ona dokunmamışlardı bile. Öylece kalakalmıştım, sıkışıp kalmıştım tramvalarımın içinde. Gittikçe boğuluyordum, tekrar kardeşimi sağlıklı görebilecekmişim gibi hissediyordum. Fakat öyle birşey olmadı. Ne o benim öldüğümü gördü nede ben onun sağlığına kavuştuğunu görebilmiştim.
Deha Kurt Şiir...
Gözlerimi araladığımda vücudumdaki yorgunluk iyice üzerime çökmüştü. Kuruyan boğazım ve dudaklarımla yutkunmaya çalıştım fakat bu daha çok canımı yakmıştı.
"Deha." ismimi duyduğumda kafamı çevirip endişeli ve yorgun gözlerle bana bakan Deniz'i gördüm.
"Kardeşim su verebilcen mi?" Diye sorduğumda hiç birşey demeden çabucak masadaki bardağa su doldurup içmeme yardım etmişti.
"İyi misin biryerin ağrıyo' mu?" Merakla sorduğu soruya gülümseyerek cevap verdim,
"İyiyim iyiyim," dedim neredeyse çıkmayan sesimle. Ardından odada gezindi gözlerim.
Alen tekli koltuğun birisinde yan bir şekilde rahat olmadığını düşündüğüm bir pozisyonda uyurken Milasta iki kişilik koltukta sadece gözleri gözükürken biriyle uyuyor gibiydi. Büyük ihtimal Denizle ikisi aynı yerde oturuyorlardı.
"Çok yorulmuşsunuz." Dedim tekrar Denize dönerek.
Gülümsedi burukça. "Senden önemli mi be oğlum, aklımız çıktı aklımız. Korktuk sana birşey olacak diye."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kan Kadehi -Gay / BxBxB
Teen FictionDeha: SERAFETTIN BOSANMAK ISTIYOSAN BOSAN BENIM NAFAKAMI TAZMINATIMI VER SEN YOLUNA BEN YOLUMA Yiğit: Deha ne diyosun? Hamza: İstediğini yapmadık diye yapıyor. Hamza: Tripli kendi aklınca. ________________ Bu kurgu bir öğertmen kurgusudur, içinde sm...