Bölüm 10 (DOSTANE TARTIŞMA)

14 2 0
                                    

  Elflerin en nihayetinde Arakhim'i düşürmelerinin ardından yaklaşık 1 ay geçmişti. Alba ile Haris'in gösterdikleri büyük direnç, elflere epey zarar verdiği için toparlanmaları biraz vakit almıştı. Ancak yine de eninde sonunda galip gelen elfler olduğu için diğer insan krallıklarında yavaştan bir korku cereyan etmeye başlamıştı. Özellikle de Giant Empire bunların başında geliyordu.

  1 ve 2 sıradaki hedeflerini belirlemek için toplanmış ve dünya haritasını beraber analiz etmek üzere konuşmaya başlamışlardı.

  1 ve 2 sıradaki hedeflerini belirlemek için toplanmış ve dünya haritasını beraber analiz etmek üzere konuşmaya başlamışlardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

  Yüce Büyücüler arasında nereye saldıracakları konusunda bir tartışma çıkmıştı.

  1. büyücü: Bence direkt olarak Giant Empire'ı hedef alalım. 1 aydır kendimizi iyi toparladık ve insanların da bazılarını ordumuza kattık. Bu onları psikolojik yönden de epey dezavantajlı hale getirecektir.

  2. büyücü: Dediklerin tam olarak tutarlı değil. Üstelik ordumuza aldığımız insanlar bize henüz tam olarak güvenmiyor. Onları doğrudan kendi türleriyle savaştırırsak aniden taraf değiştirme ihtimalleri var. 

  1. büyücü: Öyleyse ne yapmamızı öneriyorsun?

  2. büyücü: Bence Canavarlara saldıralım. Bildiğimiz kadarıyla insan krallıklarının hiçbiri gezegenlerini paylaştıkları bu yaratıklardan pek haz etmiyorlar. Hem bu sayede elimizdeki insanların da güvenini bir nebze kazanmış oluruz.

  1. büyücü: Söylediklerine katılmıyorum. Canavarlar bizim şu anda öncelikli hedefimiz değil. Üstelik canavarlara saldırdığımız sırada insanlar bir araya gelip Arakhim'i geri alabilirler. 

  2. büyücü: Galiba son olaylardan sonra yeni düşman edinmeyi hiç istemiyorsun.

  1. büyücü: Hayır, yanlış bir açıdan bakıyorsun sevgili dostum. Alba ile Haris yıllardır düşman olmalarına rağmen bize karşı birlik oldular ve çok sorun yarattılar. Farkında olmadan yavaş yavaş insanları birlik ve beraberliğe teşvik ediyoruz. Bu son olaylardan ders çıkarmalıyız.

  2. büyücü: Vay be! Senden böyle mantıklı bir cümle duymayalı uzun zaman oluyor. Anlaşılan Haris ile Alba'ya karşı olan dövüşün seni epey değiştirmiş. Belki de ilk defa ölümle burun buruna gelmenden dolayıdır.

  1. büyücü: Maalesef bu dediğin doğru. İnsanları fazla hafife aldık. Eğer sen son anda yetişmeseydin beni öldürdükten sonra düşmanlarımız iyice cesaretlenecek ve Haris denen o herif sonrasında sizin başınıza bela olacaktı. Bu yüzden Giant Empire öncelikli hedefimiz olmalı. Zaten en başından insanlara savaş açmamızın sebebi de onlar. Tabii İlah Fameriul'un emirlerini de unutmamak lazım.

  2. büyücü: Bir şey söyleyeceğim, biz neden sürekli Fameriul'un piyonları gibi her dediğini yapıyoruz? Bence ikimiz birlik olursak onun hakkından gelebiliriz.

  1. büyücü: Bunu duymamış olayım. Eğer 1 ay önce hayatımı kurtarmasaydın seni şuracıkta öldürmüş olurdum.

  2. büyücü: Heh! Ben olmasaydım zaten Haris seni gebertirdi sevgili küçüğüm. Ayrıca savaşı yönetme işini de tamamıyla ben devralırdım.

  1. büyücü: Ama öbür türlü de Fameriul'a karşı güçlü bir müttefik edinme şansını da kaybetmiş olurdun. Yine de ne olursa olsun ben İlahıma asla ihanet etmem. Sen de bu fikirleri kafandan çıkarırsan iyi edersin...

  2. büyücü: Unutma diye söylüyorum, zorda olduğun zaman yardımına gelen Fameriul değil bendim...ama dediğin gibi şimdilik bunları es geçelim ve savaş stratejimiz hakkında konuşmaya devam edelim.

  1. büyücü: Bence de.

  2. büyücü: Bana kalırsa Canavarların Krallığı insanlardan çok daha tehlikeli. En azından insanların savaş tekniklerine alışığız ve onları az çok sindirebilecek kadar da tecrübeliyiz. Bize beklenmedik bir saldırı yapsalar bile derslerini sonrasında öyle ya da böyle veririz. Ama Dünya Canavarları bu tarz bir şeye kalkıştıklarında onları bastırmamız çok daha zor olur. Bu yüzden onlara karşı ilk saldıran biz olmalıyız. Üstelik Liderleri olan Kralların Kralı ismindeki yaratıkta oldukça kurnaz biri. Açığımızı bulur bulmaz saldırmaktan çekinmeyecektir.

  1. büyücü: Kralların Kralı kurnaz ama bir o kadar da korkak. Bildiğimiz kadarıyla yıllardır kötü ilişkileri olsa da insanlara karşı çokta saldırgan bir tavır sergilemiyor.

  2. büyücü: Demek ki insanları bizden daha iyi tanıyor. Bize nazaran onların aslında neler yapabileceklerinin daha da farkında.

  1. büyücü: Nasıl yani?

  2. büyücü: Alba ile Haris'i hatırla. İkisi de en nihayetinde insanlardı ama senin gibi bir büyücüyü alt edebilecek kadar iyi savaştılar. Üstelik zeka konusunda da bizden daha iyi bir performans sergilediklerini kabul etmek gerek. Muhtemelen diğer insan krallıklarında onlar gibi daha bir çok kişi var. Kralların Kralı ise bu yüzden dikkatli davranıyor ve teknik olarak insanlar bu gezegenin asıl yerlileri olduğu için de tam bir düşmanlık güdemiyor. Fakat biz elfler farklıyız. Aniden canavarlar ile insanların paylaştıkları bu gezegeni fethetmeye gelen bir ırkız. Muhtemelen onun gözünde gezegenlerini sömürmeye gelen yağmacılardan başka bir şey değilizdir.

  1. büyücü: İlk fırsatta bize saldıracağını düşünmekte haklı gibisin. Şimdi söylediklerini detaylıca dinleyince bana da mantıklı geldi. 

  2. büyücü: O zaman çok geçmeden ordumuzu canavarlarla savaşacağımız konusunda bilgilendirelim.

  1. büyücü: Yalnız senden bir isteğim olacak, canavarlarla savaşacak orduyu tek yönetmek istiyorum. Çünkü insanların amansız bir saldırısına karşı sağlam bir elf burada olmazsa gözüm sürekli arkada kalacak.

  2. büyücü: Merak etme o işi 3. büyücü halleder.

  1. büyücü: Zreliv mi? O adiyi aramızdan atalı çok oldu. Bizden biri olmaya layık değil!

  2. büyücü: Sen Arakhim'de iken Prens Edward ve Zreliv ile uzun bir görüşme yaptım. Açıkçası görüşmeden sonra Zreliv'in yeteneklerinin işimize yarayacağını kabul etmek zorundayız. Aksi halde fetihlerimizin hızı çok yavaşlayacak.

  1. büyücü: O insan sevici pisliğe güvenmediğimi biliyorsun.

  2. büyücü: İşte bu yüzden onu Arakhim'i korumak için bırakmalıyız. Çünkü bizim aksimize Zreliv, insanlara yukarıdan bakmıyor. Bu yüzden de onların güvenini kazanmak için bir numaralı adamımız. Savaş bitene kadar onu insanları kullanmak için elimizde bulunduralım. İşimiz bitince de bir sebep bulup aramızdan atması kolay.

  1. büyücü: Gayet mantıklı bir açıklama...tamamdır, dediğin gibi olsun bakalım. Benim gücüm ve senin keskin zekan bir arada olduğu sürece amaçlarımızı gerçekleştirmek resmen çocuk oyuncağı gibi.

  2. büyücü: Ahahhaha, kesinlikle! Acaba Kralların Kralı ona bir anda saldırınca ne kadar direnebilecek? Çok merak ediyorum. Bu sefer beraber olduğumuz için şansı neredeyse sıfır desem abartmış olmam sanırım.

  Yüce büyücüler Canavar diyarlarına saldırma konusunda ortaklaşa karar almışlardır. Üstelik 25 yıldır tanışmalarından bu yana ilk defa birbirleriyle biraz olsun samimiyet kurmuşlardır. Eğer bu ikisi tek beyin ve tek yürek olurlarsa dünyada, hatta kainatta yapamayacakları hiçbir şey yoktur. Çünkü birlikteyken en güçlü İlah ve Varlık sayılan Fameriul'a bile kafa tutabilecek kadar güçlülerdir.




ESKİ KUDRETLER: BÜYÜK SAVAŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin