2. Büyücü iki üst rütbe canavarı ve birliklerini tek başına alt etmeyi başarmıştı, fakat 1. büyücü hala Master Tank ile General Jargoic'e karşı savaşmakla meşguldü. Üstelik 2. büyücünün aksine üst rütbe canavarların karşısına tek başına çıkmamış ve askerleriyle hücuma geçmişti. 1. büyücünün yönettiği askeri kampta toplamda 10.000 kadar adam vardı. Hepsinin canavarlara hücum etmesi elbette etkili olmuş ve 1. büyücünün kendisini daha rahat hissetmesini sağlamıştı. Fakat aniden toprağın altından Yeraxer isimli 20 metrelik dev tek gözlü bir canavar belirmişti. Tarif etmek gerekirse bu yaratığın kafasının çevresi tamamen metal kaplama 7 uçlu yıldız şeklindeydi. Üstelik kas kütlesi ve fiziksel gücü de dışarıdan bakınca tanrılarla kıyaslanabilecek bir seviyedeydi. Yeraxer ortaya çıktığı gibi devasa cüssesiyle her saldırışında 100 ila 200 askeri indiriyordu. 1. büyücü askerlerine tam koruma büyüsü yapıp hemen arkasından da Yeraxer'ı hedef almayı planlarken aniden gölgesinin içinden başka bir canavar çıkmış ve ona saldırmıştı. 1. büyücü ise son anda kılıcını çekerek kendini savunmuştu. Ancak canavar sonrasında tekrar gölgesine saklanıp onu ayağından yakalamış ve metrelerce uzağa Yeraxer'ın yanına fırlatmıştı.
1. büyücü hemen ayağa kalkıp etrafını alev çemberi büyüsüyle donatmış ve kılıcına önceden hazırladığı bir efsunu uygulayarak 7 metrelik çift taraflı bir kılıca çevirmişti. Hemen ardından da telekinezi büyüsüyle Yeraxer'a doğru fırlatmıştı. Kılıç sürekli canavara kesikler atıp uzaklaşarak döngüsel bir şekilde hareket ediyordu. 1. büyücü belki Yeraxer'ı şimdilik öldüremese de uzun bir süre etkisiz bırakmayı başarmıştı. Fakat yine yeraltından bir şey onu yakalamış ve savaş meydanından uzağa götürmüştü. 1. büyücünün gördüğü kadarıyla bu kesinlikle üst rütbelerden güçlü bir canavardı.
1. büyücü: Kimsin sen ve neden beni buraya getirdin?
General Jargoic: Ben General Jargoic, birebir düello yapalım istedim. Az önce sana aniden arkadan saldırmama ve Yeraxer'ın önüne atmama rağmen kendini savunabildin. Sen bahsettikleri şu yüce büyücülerden 3. olanısın sanırım.
1. büyücü: Hayır! Aslında 1. benim.
General Jargoic: Buna inanacağımı düşünme sakın. Güçlü bir büyücüsün ama en iyisi değilsin. Az önce birinin bizim Genç Yıldırım Tanrısı Volthor'u öldürdüğünü hissettim. Master Hilal ise sanırım kalbini yiyerek yine kendisini sıfırladı. Muhtemelen gerçek 1. büyücü onları yenen kişi olmalı. Ayrıca birliklerini de dağıtmış olmalı. Adanın üstünde bazı rütbeli canavarların korku duyduğunu ve öldüğünü hissediyorum. Sen ise ordunla savaşa girmene rağmen henüz hiçbir şey yapamadın.
1. büyücü: İnanmazsan inanma. Birazdan dövüşünce gerçek 1. büyücünün ben olduğumu anlayacaksın.
General Jargoic: Sakin ol, çaylak yüce büyücü. Hemen galeyana gelme. Açıkçası sonrasında büyüklerinin intikamıyla uğraşmak istemem.
1. büyücü: Seni ukala yaratık!!!
1. büyücü etrafında alev çemberi ve üstünde buzlu dikenler fırlatan dev bir yay yaratır. Jargoic'e hem alevlerle hem de buz oklarıyla saldırır. Ancak Jargoic'in refleksleri inanılmaz bir boyuttadır. Neredeyse 10 dakika boyunca 1. büyücünün güçlü saldırılarından hiç zorlanmadan sıyrılıp durmuştur. Bir yerden sonra da sıkılıp onun gölgesine saklanmış ve konuşmaya başlamıştır.
General Jargoic: Onca dakikadır bilerek sana avans olsun diye hiç saldırıya geçmedim. Bana dokunabilmen için daha ne yapmalıyım? Sevgili...sonuncu yüce büyücü.
1. büyücü: Sen çok garip bir canavarsın. Bu tekniklerin eşi benzerini daha önce kimse de görmemiştim. Gölgeleri istediğin gibi kullanmak iyi bir yetenek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESKİ KUDRETLER: BÜYÜK SAVAŞ
Fantasyİnsanlar ile elflerin ilişkileri iyice kötü bir hal almış ve Merkezi Elf İmparatorluğu dünyaya saldırmak için tek vücut haline gelerek tüm ordularını saldırıya geçirme kararı almıştı. Elflerin ilk hedefi ise en zayıf insan krallığı sayılan Alone Kin...