Bölüm 28(YÜCELERİN TALİMİ)

5 0 0
                                    

  Yüce Büyücüler Martha ile olan dövüşte kalıcı zayıflatmaya uğradıkları için artık tek başlarına önderlik edemeyeceklerini anlamış ve tüm soylular ile Jeff'i çağırıp bir toplantı başlatmışlardı. Soylulardan Prens Edward, Leydi Saruna, Soylu Dyvart ön planda gibiydiler. Ayrıca Kral Sivipur konseye katılmamış ve toplantı 1. büyücünün yöneticiliğiyle açılmıştı. 1. büyücü, Martha ile olan dövüşten sonra güçlerindeki azalmayı anlatmış ve artık her şeyi kendilerinin yapamayacağını söyleyerek konuya girmişti. Soylulardan Dyvart, kendisinin Elf İmparatorluğunun daha da büyümesi pahasına elinden geleni yapacağına söz vermiş, Prens Edward büyücülerle olan anlaşmasından dolayı çok irdelemeden yardım etmeyi onaylamış, Leydi Saruna ise daha fazla savaşa gerek olmadığını savunup yardımda bulunmayı reddetmeyi denemişti. Ancak toplamda 15 soylu ve 3 yüce büyücünün bulunduğu bir konseyde zıt fikirleri pekte kaale alınmamış ve karar Ak Orda'ya saldırı yapmak üzere belirlenmişti. Artık yüce büyücüler eskisi gibi güçlü olmadığı için elflerin yönetici kadrosundaki herkesin savaşa hazırlanması ve talim yapması gerekliydi. Bu talimler bizzat 3 Yüce Büyücü tarafından önerilmiş ve bazı soylularca kabul edilmişti. Talimlerin istenme sebebiyse 3 yüce büyücünün kendileri bile dünyaya geldiklerinden beridir defalarca ölümden dönmüşlerdi ve şu anki halleriyle elf soylularından çoğunun öleceğinin farkındalardı. Talimlerin eşleşmesi Dyvart ile 3. büyücü, Edward ile 1. büyücü,  Saruna ile de 2. büyücü eşleşmişlerdi. Dyvart kılıç kullanımında elf diyarının en yeteneklilerinden bir tanesiydi. Edward ise bir Prens olmanın yanında dirençli bir bedene sahip büyücü ve savaşçılıkta ustaydı. Saruna'ya gelecek olursak ise genelde savaştan nefret eden, fakat ikiz kılıç kullanımında iyi olan atletik ve çevik bir leydi idi.

  Bir kaç gün sonra talimler başlamıştı. İlk deneme Dyvart ile 3. büyücü arasında olacaktı. İkisi de kılıçlarını çekmişler ve birbirlerine hücum etmişlerdi. Dyvart sadece tek darbeyle 3. büyücünün kılıcını kırmış ve hızlı bir atağa kalkmıştı. 3. büyücü ise Dyvart'a doğru ateş püskürtüp cildinde bir miktar yanık yaratarak geriye ittirmişti. Ancak Dyvart beklenmedik bir hamle yapıp kılıcını 3'e doğru fırlatmıştı. Kılıç 3'ün göğsüne saplansa da 3, hemen saplanan kılıcı çıkarmış ve tamamını buz büyüsüyle donatarak telekinezi büyüsü ile bağlayıp Dyvart'ı hızlı bir saldırı yağmuruna tutmuştu. Dyvart ustalıkla 3'ün saldırılarından sıyrıla sıyrıla dibine gelmiş ve sert bir yumruk sallayarak 3'ü devirmişti. 3. büyücü kendisine var gücüyle saldıran bu genç soyluya sinirlenmiş olacak ki kendini tutmayı bırakmış ve Neptunya alemini kullanmıştı. Neptunya alemi Martha'nın koyduğu mühür yüzünden tam çalışmasa da farklı bir tepkime yaratmıştı. Alem açıldığı gibi Dyvart ile 3. büyücünün bedenlerindeki yaralar sıfırlanmış ve en baştaki hallerine dönmüşlerdi. Ancak 3. büyücü her ne kadar bedenen iyileşse de ruhu yorulmuş gibiydi. Muhtemelen bu da mührün bir etkisiydi. Fakat Dyvart'ın bunu umursayacak hali yoktu çok beklemeden kılıcını yerden alıp 3. büyücünün koluna saplamış ve bu talim dövüşünün galibi olmuştu. 1. büyücü bu sonuca karşılık Dyvart'ı tebrik etmişti. 3. büyücüyü ise küçümseyip "Alemi düzgün çalışmadığında pekte etkili bir eleman olmadığını" söyleyerek yaralarını iyileştirip onu geri göndermişti.

  Sıradaki karşılaşma Saruna ile 2. büyücü arasında olacaktı. Saruna ikiz kılıçlarını çıkarmış 2. büyücü ise bir sürpriz yapıp Kralların Kralından aldığı asa ile alana gelmişti. talim başladığı gibi 2. büyücü asasını yukarı kaldırıp yeraltından sarmaşıklar çıkarmaya başlamıştı. Saruna bu sarmaşıklardan büyük bir kurnazlıkla sıyrılıp 2'ye yaklaşmayı denemişti. Ancak başaramayacağını anlamıştı. Bu yüzden bir kılıcını falsolu bir şekilde ona fırlatmıştı. 2. büyücü ise zorlanmadan üzerine gelen kılıcı sarmaşıklarıyla tutmuştu. Ancak Saruna o sırada diğer kılıcını da fırlatmış ve 2'nin göğsünde büyük bir kesik açmıştı. 2. büyücü kendisini iyileştirmeye çalışmış ancak mühür yüzünden ani iyileşme uygulayamadığını fark etmişti. Dikkati dağıldığından dolayı da Saruna fırsatını değerlendirip fark edilmeden hızlıca bir kılıcını yerden alıp 2. büyücünün dibine kadar gelerek bedeninde bir sürü kesik açmaya başlamıştı. 2. büyücü ise son çare zamanı durdurmayı denemiş ve başarılı olmuştu. Anlaşılan 2'nin zamanı bükme yeteneği Martha tarafından tam olarak etkilenmemişti. 2. büyücü zamanı durdurması sayesinde gözü önünde donakalmış Saruna'yı buz büyüsüyle dondurmuş ve zamanı akışına bırakmıştı. Herkes Saruna'nın kazanmaya bu kadar yakınken donakalmasına çok şaşırmıştı. 1. büyücü ise gelip buzları eriterek Saruna'yı üstün performansından dolayı tebrik etmiş ve bir süre dinlenmesi üzere alandan çıkarmıştı.

  Şimdiyse sıra elf diyarının veliahtı ile Yüce Büyücülerin önderi 1. büyücüye gelmişti. Prens Edward sadece bir hançer kuşanarak meydana çıkmıştı. 1. büyücü ise büyülerine güvendiğinden hiç bir şey almamayı tercih etmişti. Talim başladığındaysa Edward hançerine kopyalama büyüsü uygulamış ve aniden çevresinde çember şeklinde dönen onlarca hançer oluşmuştu. Ayrıca Edward hepsine ateş büyüsü kazımış ve 1' e fırlatmaya başlamıştı. Ancak 1. büyücü hepsini bir hava hortumu yaratarak dizginlemiş ve ortaya çıkan elementsel tepkimeyle bir alev hortumu oluşmuştu. İkisi de havayı bükerek hortumu kontrol altına almaya çalışıyorlardı. Sonuçta ise başarılı çıkan Edward olmuş ve alevli hortumu muazzam bir hızla 1'e göndermişti. 1. büyücü ise bu hortuma dayanamamış ve bir kaç saniye sonra parçalara ayrılarak ölmüştü. Talimi izlemeye gelen soylular büyük bir şaşkınlığa kapılmış, 2. büyücüde durumu anladığı için pis bir sırıtış atmıştı. Prens Edward ise Yüce Büyücülerin en güçlüsünü öldürebildiği için kendi gücüne şaşırmıştı. Ancak saniyeler sonra bu görüntünün bir hipnoz olduğu ortaya çıkmış ve gerçek 1. büyücü Edward'ın üzerine bir kaya fırlatmıştı. Edward kayayı son anda tutmayı başarmış, fakat kısa süre sonra 1. büyücünün dibinde belirip kendisine telekinezi büyüsüyle birleşik bir tekme atmasıyla metrelerce uzağa, izleyicilerin arasına fırlamıştı. Ama hemen ayağa kalkmış ve hançerlerinden birini kendisine çekerek 1'e doğru hücum etmişti. 1. büyücü bilerek Edward'ın bu darbesini yemiş sonradan da hiç bir şey olmamış gibi avuçlarında sivri bir buz parçası yaratıp Edward'ın koluna saplamıştı. Ardından da onu telekinezi gücüyle kavrayıp bir kaç sefer yerden yere vurduktan sonra tekrar izleyicilerin arasına fırlatmıştı. Edward 1. büyücünün kendisiyle bu denli sert dövüşmesinden dolayı aşağılanmış hissetmiş, fakat elinden bir şey gelmemişti. Bir kaç saniye sonra 1. büyücü dev bir kara küre yaratmaya başlamıştı. Anlaşılan amacı Edward'ı ölene kadar sakat bırakmak veya öldürmek olacaktı. Son anda 2. büyücü olaya müdahale ederek 1. büyücünün kolunu sımsıkı kavramış ve kara büyüsünü koruma büyüsünü kullanarak parçalamıştı. Sonradansa talimin bittiğini haykırmış ve 1. ile tartışmaya başlamıştı.

  2. büyücü: Sen ne yaptığını sanıyorsun?! Amacın prensi öldürmek mi?

  1. büyücü: Prens Edward, talimin daha en başından bana ölümcül şekilde saldırmaya başladı. Ben de onu var gücümle sınamak istedim.

  2. büyücü: Alay ediyor olmalısın...Üstelik büyülerimiz mühürlü olmasına rağmen sen nasıl hala ileri düzey büyüler yapabiliyorsun?

  1. büyücü: Sen ve 3'ün efsun gücü benimkinin yanında fazla zayıf kalıyor. İkinizin toplamı bana anca yaklaşır. 

  2. büyücü: Bugün çok kibirlisin 1. büyücü...Ama konumuz bu değil. Biz soyluları eğitmek için buraya topladık, öldürmek için değil. Bunu anlasan iyi olur. Ayrıca bundan sonra mümkünse sen talime gelme, sevgili dostum. Anlaşılan ben ve 3. büyücünün soylulara eğitim vermesi daha iyi olur.

  1. büyücü: 3. büyücü mü? Aramızda partnerine kaybeden tek kişi o oldu ve sen onla diğerlerini eğiteceğini söylüyorsun. 

  2. büyücü: Onu böyle aşağılama. Unutma o da bizden biri ve öncesinde defalarca hayatımızı kurtardı.

  1. büyücü: Her neyse, ne istiyorsanız onu yapın. Eğer bir haftaya kadar soylular yeterince güçlenmezlerse senden bilirim.

  2. büyücü: Merak etme hepsini senden daha güçlü yapacağım.

  1. büyücü: Tabi canım ne demezsin...

  1. büyücü talim alanından ayrılır. 2. büyücü ise Prens Edward'ın yaralarını iyileştirip 3'ü eğitim için geri çağırır ve beraber soyluları eğitmeye devam ederler.


ESKİ KUDRETLER: BÜYÜK SAVAŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin