Selam :)
Yeniden bir aradayız, bölüme başlamadan önce sol alt köşedeki yıldıza dokunarak bana destek olabilirsiniz.
Buraya ben de sizin için bir yıldız bırakıyorum.⭐ Sizinkileri de bekliyorum.❥
Bölüm sınırımız 900 oy ve 1000 yorum <3 Lütfen sadece düşüncelerinizi belirten yorumlar yapın <3
Keyifli okumalar.♡
gizzemasllan Instagram: gizzemasllan
.
.
.
28. BÖLÜM "YÜZLEŞMEK"
Dakikalardır yaptığım tek şey elimdeki kağıda uzun uzun bakmak ve gözyaşlarımı sessizce akıtmaktı. Gerçek apaçık ortada olsa da buna inanmak istemiyor, inanmamak için büyük bir çaba sarf ediyordum.
Gözyaşlarım hızlanırken başımı önüme eğdim, başımın döndüğünü hissettiğimde gözlerimi kapatıp biraz olsun iyi hissetmeye çalıştım ama olmuyordu, yapamıyordum.
Öylece oturmaya, ağlamaya devam ederken bahçeye duran arabanın sesini duydum, birinin geldiğini anladım. O an ne yapacağımı bilemedim, neyin doğru olduğuna karar veremedim. Hemen karşılarına çıkıp elimdeki bu kağıdın hesabını sormalı mıydım? Yoksa bir şeyler düşünmeli miydim?
Aklım giderek karışırken sakin ve mantıklı olmaya karar verdim. Bu zamana kadar hep hata yapmıştım ama artık hata yapamazdım, artık böyle bir şansım yoktu. Bu yüzden biraz güçlü olmalıydım, hiç değilse bu konuda en doğru olanı yapmam gerekiyordu.
Aldığım bu kararla gözyaşlarımı sildim, kağıdı katlayıp cebime koydum ve kendime çeki düzen verdim. Kendimi harap edene kadar ağlamaya devam etmek isteyecek kadar canım çok yansa da elimden geldiği kadar iyi göründüm çünkü artık ağlamaya değil, bir şeyler yapmaya ihtiyacım vardı. Bu olanlara bir dur demenin vakti gelmiş, geçiyordu.
Kapı açıldığında düşüncelerimden sıyrılıp ayağa kalktım ve kapıya gittim. Eve giren babamı gördüm, kapıyı kapatırken babamla göz göze geldim. Onu gördüğüm an canım biraz daha yandı, göğsüme acı çöktü.
Bu acıyla baş edemezken ağlama isteğim körüklendi, boğazım düğümlendi ama ağlamadım, kendime engel olmayı başardım.
"İyi misin kızım?" diye sordu babam şüpheyle, elimden geldiği kadar her şey yolundaymış gibi davranıp tebessüm ettim.
"İyiyim," dedim, sesimin düzgün çıkması işime geldi ama konuşmak daha da çok ağlamak istememe neden olmuştu fakat bu kez duygularıma hâkim olmayı başardım.
"Emin misin?" diye sordu ve yaklaştı bana. "Yüzün bembeyaz olmuş," derken büyük bir endişeyle bakıyordu bana.
"Hava soğuk ya, ondan," dedim ve devam ettim. "Bahçedeydim, üşüdüm herhalde." Başını salladı ama hala yüzünde şüpheli bir ifade vardı. O an istemsizce gözlerim doldu, bunu fark etsin istemedim ve aklıma gelen tek şeyi yapıp sımsıkı sarıldım ona.
"Baba," dedim sarılırken de.
"Ayliz," dedi o da, sesi çok şaşkın çıkarken biraz daha sıkı sarıldım ona.
Ya gerçekten babam değilse? Ya onu kaybedersem? Böyle düşünmekten kendimi alamazken canım hiç olmadığı kadar çok yakıyor, onu kaybetmekten delicesine korkuyordum ve gördüğüm şeye rağmen bu gerçeği hâlâ kabul edemiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKA SÜRGÜN
Ficção Adolescente"O Doğu'ysa ben Batı'ym." "O siyahsa ben beyazım." Diye haykırdı genç kız. Fakat bu cümleleri kurarken bu hikâyenin aslında Doğu'yla Batı'nın kavuşmasını, siyahın beyaza karışmasını anlattığını bilmiyordu. Öğrendiğinde ise hiçbir şey eskisi gibi ol...