🌹11

317 23 34
                                    

Lisan-ı Aşk

11. bölüm

Konuşan Duygular

İyi okumalar!

18 yıl önce

Küçük kız söz dinlemeyip birkaç tane dondurma yemiş, üstüne tüm gün çamurda oynayarak ıslattığı elbisesini inatla değiştirmemişti. Yeni doğum yapmış olan Fatmanur Şirin'i her yani çamur içinde ıslak elbisesiyle avluda durmuş elindeki dondurmayı yaladığını görünce, "Şirin!" diye ona seslenmişti. "Bu ne hal kızım?"

"Ne varmış halimde?" diye ağzı dolu bilmiş bilmiş cevap vermişti.

"Kız bu kaçıncı dondurma?" diye bağırarak gelen evin yardımcısına döndü, Fatmanur şaşkınlıkla.

"Kaç tane yedi ki?"

"Bu dördüncüdür gelin ağam." Dedi utana sıkıla.

"Aşk olsun Kevser abla. Kim verdi bu kadar dondurmayı ona?"

"Sandalyeye çıkıp buzluktan kendi alıyor sanırım, üçüncüde yakalayıp azarlamıştım ama söz dinlemiyor, gelin ağam."

Fatmanur hızlı adımlarla küçük kızın yanına gelip elinden dondurmasını çekip almıştı.

"Kızım, hasta olacaksın, bu kadar dondurma yemek yok bir daha tamam mı?"

Gözleri dolan küçük kız inci tanelerini akıtarak, "Ama canım çekiyor, yemek istiyorum." Diyerek kadını cevapladı.

Elindeki yarım dondurmayı evin yardımcısına uzatan Fatmanur eğilip küçük kızla boyunu eşitledi.

"Anlıyorum annecim ama böyle olmaz. O kadar soğuk şey yersen boğazın ağrır, canın yanar. Ayrıca üstün de ıslanmış, nasıl bu hale geldin sen?"

Küçük kız artan ağlama isteği ile kendini tutamayıp sesli bir şekilde ağlamaya başladı. İçini çekerek hıçkırıkları arasında, "Ma-hal-le-de oynadık. Ça-mur-dan pa-pasta yaptık." Diye açıkladı.

"Tamam, ağlama. Hadi gidip üstünü değişelim. Üşüteceksin."

Ayaklanıp küçük kızın elinden tutan Fatmanur onu yukarı götürecekken dışarıdan yeni gelen Korkut ve Doğan'la karşılaştı.

"Hoş geldiniz, çocuklar."

Korkut elleri cebinde soğuk, donuk ve lakayt bir tavırla kadına bakarken Doğan onun tam tersi bir şekilde öfkeliydi. Onlara gülümseyen Fatmanur'un gözlerine öfke ve hırsla baktı ve koşarak kız kardeşinin yanına geldi. Hala ağlayan Şirin'in elini kadının elinden çekip kendi eline hapsetti.

"Şirin, bak ben geldim. Neden ağlıyorsun? Ne oldu? Anlat ağabeyine."

"Fa- Fatma-nur ab-la ba-bana kız-dı."

Bir yandan ağlayıp bir yandan içini çektiği için kelimeler ağzından kesik kesik çıktı ancak Doğan dediklerini net bir şekilde anladı. Kardeşinin sözleri biter bitmez yüzünü kadına çevirip, "Kardeşimi neden ağlattın?" diye öfkeyle bağırdı.

Derin bir nefes alan Fatmanur, "Bugün çok fazla dondurma yemiş ve üstü ıslak. Ben de sadece onu uyardım. Birazdan sakinleşir." Diye açıkladı.

"Ne olursa olsun ona böyle davranamazsın." Diye diklenmeye devam etti, ufacık boyuyla.

"Doğan..." dedi Fatmanur temkinli bir şekilde. "Anneler çocuklarına yeri geldi mi kızar yeri geldi mi sever. Anne olarak Şirin'e doğruyu ve yanlışı öğretmem gerek."

Lisan-ı Aşk |❣Yaralı Kalpler Serisi 1 |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin