İYİ OKUMALAR ❤️🩹
Olaylar hiç bir şekilde gerçeği yansıtmamaktadır bu sadece askeri bir kurgudur.
Spotify'da bir okuyucumun Acısı Dinmeyen İzler play listini dinleyerek yazdım bu bölümü o size de dinleyerek okumanızı tavsiye ederim.🫶🏻💜
*******************
Baba diyardır. Ocaktır baba. Gönlü gök gibidir. Kâh gürler, kâh ışıldar. Kimi zaman kaşları çatık olsa da yüreği sen için çarpan bir sırttır baba. Kapıdır baba. Darda kaldığında yüz sürebileceğin bir eşiktir. Sevincine ortak dilediğinde koşacağın ilklerdendir baba. Gözyaşlarını omuzunda dindirebileceğin, dizine başını huzurla bırakabileceğin güvenilir bir limandır baba. Baba yârdır. Ve ilk sevdadır.
Der Erdoğan Yıldırım.Benim babam bana hüzün oldu, suç oldu, çocukluğumun katili oldu. Kızının saçının teline zarar gelecek diye aklı çıkan adamdan kötülük saçan bir adama dönüşmüştü. Belkide hep öyleydi ama ben yeni görmüştüm.
"Kızım bir şey söylemeyecek misin?" Diye sordu umutla. Karşımdaki beden baktım sadece, mavi gözlerine baktım, hala genç kalan vücuduna baktım. Ama tek kelime edemedim.
"Yenge kim gelmiş? İçeriden sesleniyoruz ses vermiyorsun." Diyerek yanıma gelen Aziz ile bende kendime geldim.
"Kimse gelmemiş Aziz, beyfendi yolunu karıştırmış hadi geçelim içeri." Dedim ve kapıyı tam kapatacakken babam durdurdu.
"Alin kızım bir konuşalım seninle." Dedi babam. Azize baktığımda şaşkın bir şekilde bana baktığını gördüm. Daha sonrasında içeridekilerin teker teker dışarı çıktığını gördüm. Bu ev bana uğursuzluk filan mı getiriyor anlamıyorum?
"Kızım neden konuşmuyorsun benimle?" Diye sordu bu kezde
"Alin kim bu adam?" Diye bir soru duydum. Şuana kadar kendimi korumasız hissediyordum ama onu karşımda görmemle içime güven dolmuştu.
"Ben onun babasıyım, asıl sen, siz kimsiniz?" Diye sordu babam.
"Öyle mi? Benim niye haberim yok?" Diyerek araya girdim. Bu mesele ikimizin arasındaydı ve hiçkimseyi karıştırmak gibi bir niyetim yoktu.
"Yenge bu adam seni rahatsız ediyorsa söyle bizde bakalım çaresine." Dedi Bilal. Onu bile ilk deda bu kadar ciddi gördüm.
"Nesiniz siz? Eşkiya mı?" Diye sordu babam kaşlarını çatarak. "Kızım senin böyle adamların evinde ne işin var?" Diye de sormayı ihmal etmedi.
"Askeriz biz beyfendi. Asıl siz kimsiniz de bir yüzbaşının evine bu saate gelip patavatsızlık yapıyorsunuz." Dedi Kadem sinirle. Katlıyorum Kademciğim.
"Asker öyle mi?" Dedi ve bana döndü. "Senin askerlerle ne işin var Alin. Cevap ver bana!" Diyerek sesini yükseltti.
"Sana hesap mı vericem ben? Kimle nerde istersem orada olurum. Sen kimsin de bana hesap soruyorsun." Dedim sinirle.
"Serhat Kustesi, yani senin baban olarak hesap soruyorum." Dedi hiddetle. Eskiden olsa korkudan bıçak açmazdı ağzımı, şimdi ise arkamda bir dolu insan ve yanımda sevdiğim adam vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acısı Dinmeyen İzler
Ficção AdolescenteAltemur: "Askerim ben, ölüm şah damarımda daha yakın. Ölebilirim doktor." Alin: "O zaman peşinden bende ölürüm. Ölüm yokluğun kadar canımı acıtmaz Yüzbaşı." Daha küçük yaşlarda ruhu bedenini terk eden o kızdı Alin Kutseli. Hayatına giren insanların...