özel bölüm(3) SON

679 33 3
                                    

Bu yazacağım son özel bölüm🥺 bir kaç
bölüm daha yazmak isterdim ama artık yazacak bir şey bulamıyormusum gibi hissediyorum o yüzden bu son olacak. Okuduktan sonra oy verip yorum yaparsanız çok sevinirimm. İyi okumalar dilerim.

5 ay sonra Hüseyin'in doğumgününde;

Hüseyin Nil ile sevgiliyken takılmayı en çok sevdiği yere gelmişti. Ayrılalı yıllar olsa da kendini bir anda burada bulmuştu. Kafeye girmeden önce uzaktan izlemişti. Rüzgarlı havadan dolayı elleri cebindeyken gözlerinin önünden Nil  ile yaşadıkları bütün anılar geçmişti sanki. Artık eskisi gibi olmasa da aşmıştı onu ama yine de gözleri dolmuştu bir anda. İçeri girmeyi düşünse de fazla kalabalığı görünce vazgeçmiş, hemen önünde olan taşın üstüne oturdu. Cebinden sigarasını ve çakmağını çıkarıp sigarasını yakarken bir yandan da derin düşüncelere dalarak manzarayı izliyordu. O kadar dalmış olacak ki, yanına gelen kişiyi bile fark etmemişti.

" Bir dal da ben alabilir miyim? Bitti de benimkisi."
Cebinden çıkarıp önünde ki kişiye uzattığında kaşlarını çattı. Bir yerden tanıdık geliyordu sanki.
" Seni bir yerlerden çıkarıyor gibiyim ama karıştırıyor da olabilirim. Aynı ortamlarda bulunmuş olabilir miyiz daha önce?"

Hüseyin öyle söyleyince ayakta ki kişi yüzüne iyice baktı. Animsamisti sanki. Biraz daha düşününce aklına gittiği düğün gelmişti.

" Selin'i tanıyor musun? Seni düğünde gördüğüme eminim."

Selin'in adını duyunca şaşırmıştı. Sigarasını içerken Histerik bir şekilde güldü " Demek azra'nın düğününde oradaydın. Seni selin ile dans ederken hatırlıyorum, sonrasında nil'in kıskanışını. Demek ki bu yüzden tanıdık geldin."

Yabancı yanına oturup güldü " biz asıl birlikte olması gereken çiftin arasına giren 3.kisi mi olmuşuz yani?  Ne trajikomik ama."

İkili gülerken Hüseyin yabancının gözlerine baktı " Onunla hiç olmadığı kadar mutluyken nasıl nefret edebilirim ki ondan? Sanırım sadece doğru kişi değildik. Bu arada adın neydi?"

" Samet. Ve ayrıca ergen gibi nefret kusmadın ve sevgisine saygı duyuyorsun belli ki. Bence sen iyi bir adamsın. Doğru kişi senin için kim olacaksa eğer bence şanslı."

Hüseyin güldü. Uzun zamandan beri ilk defa içtenlikle gülmüştü. Birilerinin ona iyi şeyler söylemesinin üzerinden çok zaman geçmişti.

Saatin nasıl geçtiğini fark etmeden uzun süre sohbet etmişlerdi. Samet saatine bakınca ayağa kalktı.
" Arkadaşlarım içerde ve gideli 1 saat olmuş bile. Onlar Bana kizmadan kaçayım ben. Ve tanıştığıma memnun oldum."
Samet elini uzattığında Hüseyin elini uzatip sıktı.
" Adım Hüseyin bu arada. Ve seni fazla tuttum kusura bakma muhabbet ederken zaman nasıl geçti anlamadım bile."

Hüseyin'in mahcup gülümsemesi samet'in hoşuna gitmişti. Önemli değil anlaminda kafa salladı. " Sonuçta durmak isteyen bendim sorun yok. Ayrıca  tekrar konuşmak isterim. Seninle sohbet etmek güzeldi."

Hüseyin şaşırmıştı. O an utandigindan ne diyeceğini bilememisti. İçten içe 'karşında ki erkek ne utanıyorsun' diye geçirsede tepkilerini gizleyememisti.
Birbirlerine numaralarını verdikten sonra el sallayıp uzaklaştılar.
Hüseyin yolda yürürken Samet ile olan konuşmalarını düşünüp farketmeden gülümsüyordu. İlerlerken arabanın camına bakıp gulumsedigini fark edince kaşlarını çattı. Yanağına yavaşça yapıştırdı " Mal mısın oğlum ne siritiyorsun? Koca koca adam oldun hareketlere bak ya."
Kendine söylenirken yürümeye devam etti.

2 Ay sonra

Bu süreçte Hüseyin ve samet'in arkadaşlıkları ilerlemişti. Ve tabi ki de ilk mesajı atan Samet olmuştu. Hüseyin aptalca davranırım korkusuyla mesaj atamasa da Samet bir kaç gün sonra ilk adımı atmıştı. O kadar alismislardi ki Samet İstanbul'a geldiği zamanlar Birlikte oyun oynayıp, maça gidip dizi izliyorlardi.
Ve bugün Hüseyin'in oyun oynamaya çağırdığı gündü. PlayStation'i açarken samet' in gelmesini bekliyordu.
Çok geçmeden gelmiş ve vakit kaybetmeden oyuna başlamışlardı. Ve saatler sonra  ilk sıkılan Samet olmuştu. "

Oğlum yeter ya valla sıkıldım az boş boş oturalım şöyle."
Hüseyin oflayip puflasa da kapatıp Samet'in yanına oturdu.
Samet yanına oturan kişiye bakıp güldü " Seninle eski sevdiklerimiz  sayesinde tanisitigimiza inanamıyorum he. Şuan bir farkındalık geldi."
Hüseyin kafasını arkayı yaslamış tavanı izlerken güldü " Değil mi? Çok saçma geliyor. Kırk yıl düşünsem aklıma gelmez hani."
Samet de kafasını arkaya yaslayıp yüzünü Hüseyin'e döndü " Belki de bizim de tanışmamız gerekiyordu. Hiçbir şey boşuna değildir."
Hüseyin bakışlarını yanındakini çevirdi. Şaşkınlıktan ne diyeceğini bilememisti. 'bu ne demekti şimdi?' Diye düşündü."
Samet yanindakinin şaşkın ve hafif kızarmış yanaklarını görünce güldü
"Oğlum kızardın mı sen? Ahahah hiç beklemiyordum şuan. Ama kızarınca sevimli görünüyormuşsun."
Hüseyin yanında ki yastığı alıp suratına fırlattı " Ne kızarıcam oğlum saçma saçma konuşma koca adamız yani."
Hüseyin'in debelendigini görünce gülüşü artmıştı " sen onu kızaran yanaklarına söyle bence. Onlar öyle düşünmüyor sanki."

Hüseyin tekme atmak için kalkınca kaçınmak için ayağa kalkıp koşmaya başladı. Gülerken bir yandan da odada kosturuyordu " Ama bak kızarınca gerçekten tatlı oluyorsun. Vurma lan Ahh!! Yazık benim gibi gül çocuğa ya."

SON

SON

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ne Zamandır Sendeyim✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin