2.1

13.5K 751 112
                                    


Kitap kapağını değiştirdim nasıl olmuşş? Böylesi daha uygun sanki önceki sıkıcıydı.

Günleriniz  nasıl geçiooo?

İyi okumalarr<3

Her şeyi en baştan anlatmaya karar verdim. Ve bunu sözlerimle değil de  bulunan yabancılardı. Ben kanser olduğumu öğrenirken bile yanımda değillerdi. Sırf onlardan uzak olup onları daha fazla utandırmayayım diye yatılı bir okula yazdırmışlardı. Nasıl söyleyebilirdim ki bunu. Ama eminim anneme söylesem bana açık giyindiğim, günah işlediğim için Allah'ın bana verdiği bir ceza olduğunu söylerdi. Abimse her zamanki gibi dalga geçerdi. Peki ya babam? O önce susar sonra ona masraf çıkardığım için döver sonra sokağa atardı. İşte buydu benim aile bildiklerim. 15 yıl boyunca ben bu insanların arasında yaşadım. Ve birden kendimi yabancı insanların arasında buldum. Bu yabancı insanlar ailem olduklarını söylüyorlardı. Bana her ne kadar iyi davranmış olsanız bile sonuçta yabancıydınız. En önemlisi benim kafamda oluşturduğum aile şeması ortada. Size söylesem beni kapının önüne koyup koymayacağınızı nerden bilebilirdim ki."

Yaşlar gözümden istemsizce akıyordu. Yüzümde oluşturdukları selle sanki tüm duygularım, öfkem hayal kırıklıklarımı da alıp götürüyordu. Demir'e bakamadım bile. Baksam daha çok ağlarım çünkü. Odağımk penceredeki çiçeğe sürükleyerek derin bir nefes aldım.

" Belki boş kuruntularla kafamı doldurduğumu saçmaladığımı düşüneceksin ama bunlar benim için birer travma. Düşünmeyi bırakamıyorum. Duru da sizin için bir travma değil miydi? Beni de onun gibi sanmadınız mı? Ne farkı var ki? İki taraflı bir önyargı. Ölecek miyim onu bile bilmiyorken yeni bir hayat... Ben daha ruhumda oluşan yaraları saramadan vücudum pes etmeye, savaşı bırakmaya başladı. Abi.. Biz birbirimize çok geç kaldık. "

Ona baktım, gözleri dolmuş ağlamamak için kendini zor tutuyordu. O ağlamıyorsa bu ağlama sesleri nerden geliyordu o zaman? Arkamı döndüğümde kapıda dikilen annemi ve babamı arkalarında tüm kardeş ekibini gördüm. Annem sessizce ağlamaya çalışıyor gibiydi ama yine de sesi oldukça çıkıyordu. Onu ağlatmak istemedim, o üzülsün kırılsın istemedim. Burda olduklarını bile bilmiyordum. Sadece, Demir beni anlasın istemiştim.

Annem ona baktığımı fark edince hızlıca yanıma gelip içine koymak ister gibi sarıldı.

"Canım kızım.. Bu kadar zorluklarla tek başına mücadele etmek zorunda kaldığın için, seni bu kadar geç bulduğumuz için özür dilerim yavrum. "

Ağlamasından dolayı konuşamıyordu, hıçkırarak ağlıyordu. O sustuktan sonra babam da ikimize sarıldı. Saçımı koklayıp öptü

"Belki geç bulduk ama önümüzdeki hâlâ büyük bir gelecek var. Ve ben bu geleceği dramla süslemek yerine sizinle hep beraber kahkahalarla süslemek istiyorum."

Demir de arkamızdan sarıldı.

"Hep beraber olduğumuz sürece saramayacağımız bir yara yok. Ayrı ayrı yaralandık belki ama birlikte iyileşeceğiz."

Diğerleri de teker teker sarıldı. Onlar bir şey demeyip sadece sarılmakla yetindiler. Bu bile büyük bir şeydi benim için. Başta yaşadıklarımın acısıyla dökülen gözyaşları şimdi anın güzelliği ve sevilmenin güzelliği için dökülüyordu.

Bu anın içinde ölebilirim

"Ay aman ne çok duygusala bağladınız. Yeter be yapıştınız kaldınız"

Bu sözleri söyleyen kişi tabiki de şaşırtmadı. Bir de şerefsiz Furkan bunları söylerken gözleri dolu dolu olmasa daha inandırıcı olacaktı.

KORALTANLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin