1.9

13.5K 881 293
                                    

Selaam


İyi okumalarrr çiçekleriim<3


Demir Koraltan

Ahu,

Ahu'm

Benim miniğim.

Geldiği günden beri evde sanki her gün şenlik vardı. Seslerden, insanlardan hoşlanmayan ben bile onun oluşturduğu o gürültüyü seviyorum. Başta alışamamıştım onun varlığına, onu her gördüğümde yadırgıyor, olanlar çok mantıksız gelmişti ama zamanla iyi ki gelmiş dedim. Her gün, her an.

O gelmese neyi kaçırdığımızın farkında bile olamayacaktık. Kız kardeş kadar güzel bir şey yokmuş şu dünyada. Onun yanına yaklaşacak erkekleri kıskanıp uzaklaştırma hayali bile güzeldi. Duru varken bunların hiçbirini hissetmemiştim. Gerçi bunda onun hatalarının, yaptıklarının etkisi büyüktü.

Ona odaklanmışken bir sorun olduğunu anlamıştım ama anlam veremedim. Belki mekandan ya da yemeklerden rahatsız olmuştur diye düşündüm, ta ki gözleri kayıp sandalyesinden düşene kadar. Yakalamak için ona atılmıştım ama tutamıştım. Kafası sertçe yerle buluşmuştu, o an canımdan can gitmiş gibi hissettim. 

"Ahu"

"Kızım"

"Noldu birden?"

"Nefes alamıyor açılın"

"Ambulansı arayın, çabuk"

"Abi ölmesin lütfen, bir şey yapın"

Herkes telaşlı bir halde Ahu'nun başına toplandı. Kardeşim nefes alamıyordu.Benim. Kardeşim. Nefes. Alamıyor. İyi olacak iyi olacak. Benim kontrolü elden bırakmamam gerekiyor. Ben kendimi sakinleştirmeye çalışırken Buğra konuştu.

"Abi ambulansı bekleyemeyiz, vaktimiz yok. Hastaneye biz götürelim"

Buğra'nın konuşmasının ortasında Ahu'yu kucağıma aldığım gibi çıkışa ilerledim.

"Berk!"

"Anladım abi, hemen getiriyorum."

"Anne sen de ağlamayı kes bir şey yok iyi olacak. Baba sen de mi? Buğra abicim annemle babamı sakinleştir"

Ben, Berk ve Buğra ne kadar telaşlı ve korkmuş olsak da neyse ki aklımızı yitirmemiştik. Tabi Deniz ve Mete apayrı bir haldeydiler şu an. Tamamen kendilerini kaybetmiş gibiydiler. Furkansa ifadesiz bir şekilde duruyordu. Onun bu halini en iyi ben biilirdim. O böyle duruyorsa gerçekten çok korkmuş demektir.

Mete ve Deniz ikilisi gözleri dolu dolu Ahu'yu bakıyorlardı

"Abi iyi olacak dimi?"

"Ona bir şey olmasın"

"Ölmesin abi lütfen"

Onların ne dedikleriyle ilgilenmedim bile. Ahu'yu hastaneye yetiştirmem gerekiyordu. Kontrolü elden bırakamadım. Hızlıca kapıya vardım ve arabaya bindim. Bindiğim gibi Berk son hız hastaneye sürmeye başladı.

Olabilecek en hızlı şekilde hastaneye vardık.

"Sedye! Sedye getirin çabuk"

"Doktor yok mu?"

Ben ve Berk canhıraş bağırdık, ortalığı ayağa kaldırdık adeta.  Etik kuralları kimin umurunda kardeşim ölmek üzere benim.

"Nesi var?"

Doktor önlüğü giymiş biri hızlıca yanımıza gelmiş neler olduğunu öğrenmek için sorular soruyordu.

"Bilmiyoruz, yemekteydik birden yere düştü. Sonra.."

KORALTANLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin