♧ 22 ♣

32 5 0
                                    

Mahperi'den...

''Atladığına emin misin?''

''Lina'yı itti. Sonra Cole de peşinden atladı.'' Dedi Aramis boşluğa bakarak. Bedeniyle kendini sarmış gördüklerinin etkisinde titriyordu.

Hemdev'in acı dolu inlemesiyle Leo'nun onu öldürmek üzere olduğunu anladım. Koşarak koluna yapıştım.

''Dur,'' dedim beni fark etmesini umarak. ''Öldüreceksin,'' dedim kolundan çekiştirerek.

''Gebersin,'' dedi tükürürcesine. Abisinin durumu belli değildi, Lina'nın durumu belli değildi. Her şey boka sarmıştı ve kimi nasıl toplayacağımı bilmiyordum. Bende kendimi salmak üzereydim.

''Öldürsün, öldürsün,'' dedi Hemdev kanlı dişlerini göstererek gülümsedi. ''Adamların gelince kaçacak yer arayan siz olacaksınız.''

''Adamların geldiğinde seni öldürenlerin kaçakçıların olduğunu söyleyeceğim. Ve seni onların yanına götüreceğim. Adamların otopsi istediğinde ise hiç iz kalmayacak şekilde seni asitlerle yıkayacağım. Duydun mu?''

''Kanuna karşı geleceksin?''

''Ben prensesim, kanun benim ağzımdan çıkandır,'' dedim gözlerimin önüne düşen karanlığın bir parçama katıldığını hissederek. İnsanların nasıl beyazdan griye döndüklerini şimdi anlayabiliyordum.

''Aynı baban gibisin,'' dedi küçümseyerek.

''Hayır, ben ay tanrıçasıyım. Gece hoyrat pençesini güneşin üzerine vurduğu bu süper ayda en güçlü anımı yaşıyorum. Senden sonsuza kadar kurtuluyorum.''

''Saçmalık. Sen tanrıça filan değilsin,'' dedi kendi kanında boğulurken. Leo ise ne yapmaya çalıştığımı anlayamaya çalışıyordu.

''Evet, öyleyim. Kanımdan daha soylusu yok.''

''Seni öldüreceğim,'' diyerek bana bir hamle yapmaya çalıştı ama Leo onu yere yapıştırdı.

''Babamı öldürdüğün gibi mi?''

Güldü.

''Bunu sana söyleme şerefinden beni nasıl yoksun bırakırsın?''

''İtiraf etmen için sana fırsat sunuyorum,'' dedim gözlerimi kısarak.

''Madem bu sefil yerde öleceğim o zaman iyi dinle beni. Babanı zehirleyen bendim, senin saraydan ayrı büyümende benim işimdi. Asıl amacım seni yok etmekti ama yaşamaya çok hevesliymişsin ki kaçırılıp ıssız bir çölde yetiştirildin. Bu kaçakçıların inine yaklaştım. Beni istediklerini biliyordum, seninde peşime düşeceğini de. Seni öldüremedim belki ama arkadaşını da sevgilisini de babanı da ben öldürdüm!''

Duymak istediğim tüm gerçekler buradaydı ama ben yoktum.

Tiksiniyordum ondan, daha fazla nefes almasını istemiyordum. Ama canı da yanmalıydı. Böyle kolay ölsün istemiyordum. Lakin askerleri geliyordu. Jinny de geliyordu. Bir an önce dünya bu pislikten kurtulmalıydı. Yerden destek alarak ayağa kalktım. Başımı dik tuttum.

''Leo,'' dedim. Gözleri hemen bana döndü. ''Bitir işini.''

Hemdev'in son çığlığı ile birlikte gözlerimde biriken yaşlar döküldü. Mağaranın uçuruma bakan kısmına yaklaştım. Bu sefer bir mucize olmasını istedim. Onların ölmemiş olmasını diledim. Annemi, babamı zaten ikişer kez kaybetmiştim. Şimdi bu benim için fazlaydı.

''Jinny gelmesine ne kadar var?''

Aramis'ten ses gelmedi. Dönüp ona baktığımda zangır zangır titrediğini fark ettim. Leo ise kanlar içindeydi ama üzerindeki hiçbir kan ona ait değildi. Aramis'in yanına gittim ve omuzlarından tutup onu silkeledim.

MAHPERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin