"Yıkılmak binaya mahsus bir şey değil ki, züleyha.
Bir insanın, bir cümle ile yıkıldığını gördüm ben..."*Cahit ZARİFOĞLU
******
Geç olduğu için yorgun bir şekilde esneyerek bakışlarımı salondaki üç kişiye çevirdim. Eniştem çok yorgun olduğunu söyleyip erkenden uyumaya gitmişti. Yağız ise Melisin kıskançlık krizinden nasibini alarak onu evine bırakıp gelmişti. Geldiği gibi de kimsenin yüzüne bakmadan odasına çekilip muhtemelen mesajlaşma yoluyla kendini Melise açıklamaya çalışacaktı. Kaşla göz arasında Melisin numarasını iyiki almıştım. Ne kadar Yağız oğlana gıcık olsam da onu çok seviyordum. İlk göz ağrım, canım yiğenimdi. Sevgilisiyle ayrılmaları hoşuma gitmezdi.
Elimdeki telefondan mesaj kısmına girip Melise uzun bir mesaj yazdım.
'Meliscim ben Devrim ablan. Bu yazdıklarımı lütfen Yağız'a söyleme. Bugün ki Kübra meselesi asılsız bir haberdi. Daha doğrusu yiğenime bir ders vermek içindi. Yağız oğlana kefilim. Benim yiğenim senden önce kimse yok demişse öyledir. İçin rahat olsun güzellik.😎.'
(Yağız'ın teyzesi olan Devrim ablan)
Çok geçmeden mesaj sesi duyuldu.
'Teşekkür ederim Devrim abla. İçim rahat uyuyacağım. Ha bir de Yağız'a söylemeyip trip atmaya devam edeceğim. Bu fırsat bir daha elime geçmeyebilir.😁😁'
(Yağız'ın sevgilisi olan Melis)
Telefonu gülerek kapatıp yamacımda oturan ikizlere bakıp mutlulukla sordum. "Yavru devrimciler bugün benimle uyumak ister misiniz?"
Sorumla İlkgün ve Songün birbirlerine bakıp gülümsediler. Sonra bana bakıp aynı anda boynuma sarılarak coşkuyla bağırmaya başladılar.
"Çok isteyiz teyzoşum!" Bu İlkgündü.
"Devyimcim bizimye uyuyacak!" Bunu diyen de Songündü.
İçten bir şekilde gülüp ikisine de sarıldım. Yanaklarından öperek ayağa kalkıp ellerimi tutmaları için uzattım. Minik ellerini hissettiğimde gülümseyecekken bizi gözleri dolu bir şekilde izleyen ablamı farkedip göz devirdim. Hamilelik hormonlarından dolayı sık sık ağlıyor olmalıydı. Tez zamanda bebesini doğurup şu ağlama seanslarından kurtulması gerekiyordu. Yoksa hepimiz onun sayesinde derbeder olup çıkacaktık bu evden. Allah korusundu.
İkizleri alıp önce onların odasına giderek pijamalarını giydirdim. Onları bir süre odalarında bırakarak ablamın benim için hazırladığı misafir odasına geçtim. Eniştemin dağdan topladığı valizimi odamda görünce gülerek içinden bir kaç kıyafet alıp banyoya yöneldim. İkizleri bekletmemek adına hızlı bir duşun ardından pijamalarımla beraber banyodan çıkmamla ikizleri yatağıma gelmiş ve uzanmış bir şekilde görerek onlara doğru ilerledim. Gülerek kendi aralarında fısıldaşıyorlardı. Beni görmeleriyle yeniden sevinçle bağırıp ortalarında bıraktıkları boşluğa geçmem için birbirlerinden biraz uzaklaştılar. İkisinin arasına yatmamla kafalarını boynuma sokarak bana sarıldılar. İçten bir şekilde gülümseyip ben de kollarımı onlara doladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SUNGURUN PENÇE İZİ
Ficción GeneralBU BİR ASKER KURGUSUDUR. "Sen nasıl özel kuvvetsin ya? Mayına bastım diyorum. Kasaturayla falan imha etsene yüzbaşı!" Bir yandan da hönkürerek ağlıyordum. "Kal böyle de aklın başına gelsin. Belki akıllanırsın ağlayan bela." Ağlarken küfrettim."Seni...