27. BÖLÜM

24.6K 1.9K 962
                                    

                 Merhaba arkadaşlar,
         Yeni bölümle karşınızdayım.

         Oy sınırını geçmişsiniz ama
     yorumlar beklediğim gibi değildi.
                            Yeni bölüm       
                gelsin diye yorum yapan
       arkadaşlara teşekkür ediyorum
              ama ben bölüm hakkında
        düşüncelerinizi yazın istiyorum.
                Bin küsür kişi oy veriyor.
   Her biri bir yorum yapsa bin yorum.    
                           Çok değil ki.

             Siz böyle yapınca gerçekten    
                          üzülüyorum.🥹

              Yine de bazı okuyucularım
                   hatrına atmak istedim.

         Neyse uzatmadan bölümle baş     
                  başa bırakıyorum sizi.

OY SINIRI: 1500   YORUM SINIRI: 800

          BU KİTAPTA OLAN OLAYLAR
              TAMAMEN KURGU OLUP
           GERÇEKLİKLE BİR ALAKASI
                              YOKTUR!

                                🌹🌹🌹



"Gidin, daha çok müttefik ve daha büyük ordularla karşıma çıkın ki, kazanacağım şan ve zafer de daha büyük olsun!"

*Yıldırım I. Bayezit

                                ******

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

                                ******

*1 hafta sonra

"O sehpayı beşinci temizleyişin. Otur artık kara bela."

Elimdeki temizlik bezini alınganlıkla sehpaya bırakıp Cihangir'in yanındaki boşluğa geçip oturdum. İki gün önce hastaneden taburcu olmuş bir adama göre fazla gevezeydi sanki. Ters bir bakış atıp cevap verdim nankör adama. "İyilik yap denize at diye boşuna dememiş atalarımız."

Güldü bu halime. "Atalarımız başka şeyler de söylemiş ama."

Tek kaşımı kaldırıp sordum. "Ne gibi şeyler?"

Dizlerimi titretecek kadar derince bakıp imayla konuştu. "Yiğidi gül ağlatır gam öldürür demişler."

Bakışlarımı kaçırmadan gülümsedim. "Yiğit sensin anladım da gül kim peki?"

Sırıttı. "Abin."

Gözlerim büyüdü. Öfkeyle koluna geçireceğim sırada içli bir nefes alıp elimi tuttu. "Gül de sensin. Sevgili de." Baş parmağıyla elimin tersini okşadı. "Yiğidi ne kendisine atılan oklar ne de kılıç darbeleri öldürür. Sevdiğinden ayrı kalıp onu özlemek en ağırıdır onun için."

SUNGURUN PENÇE İZİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin