Bölümü yayınladığım tarih: 01.08.2024Okuduğunuz tarih:
MEHMET BERA ÖZKAYAHAN
"Bitti!" diye bağırdım öfkeyle. "Sade meselesi başlamadan bitti! Duydun mu beni Kerem!?"
Bağıra bağıra dolanmakta olduğum evimin havuz kenarında, şezlongda oturmuş vaziyette beni dinlemekte olan Kerem konuştu.
"Ben duydum duymaya kardeşim de... Senin ağzından çıkanları kulağın duymuyormuş gibi bir hâlin var. Ne bağırıyorsun oğlum deminden beri? Sayende kulak zarım inceldi ya!"
Öfkeli bir soluk vererek yeniden yürümeye başladığımda, "Hayır ne yani bu sinirin sebebi?" diye bağırdı arkamdan. "Gidip şükretsene şu saçma evlilik meselesinin bitmiş olmasına. Gören de kıza Mecnun oldun falan sanacak..."
"Mecnun falan olmadım ben o kıza abiciğim! Dilara'ya bile Mecnun olurum ama o kıza asla olmam! Anladın mı!?"
"Sen yine de büyük konuşma kardeşim. Sonra seni çöllerden toplamayalım."
"Şaka kaldıracak havamda değilim Kerem!"
"Lan madem şaka kaldıracak havanda değilsin ne diye beni çağırdın? Oradan bakınca kötü gün dostuna mı benziyorum? Ben iyi gün dostuyum lan. Kötü gününde arama beni."
Çalmaya başlayan telefonumla birlikte kimin aradığını merak edip heyecanla elimi cebime attım. Kerem'in hâlime alayla güldüğünü görsem de umursamadım. Ancak ekranda beliren isimle birlikte, umutlarımın önümdeki havuza gürültüyle düştüğünü hissedip aramayı hızlıca onayladım.
"Efendim?"
Ses tonumun analizini yapan babaannem, birkaç saniyenin ardından kısa ve öz bir soru sordu. "Olay tatlıya bağlandı mı?"
"Bağlanmadı babaanne!" derken sesimin yüksek çıkmasına engel olamadım, olmaya da çalışmadım. "Bağlanması da mümkün değil artık! Artık ne benim, ne de evlilik sözleşmesi imzalatmaya çalıştığın o kızın markandan herhangi bir hak talebi olmayacak. Her şey sana kaldı. Git mutlu ol şimdi."
Bir şey demesini beklemeden aramayı suratına kapatırken, "Bir dakika bir dakika!" diyerek oturduğu yerden fırlayan Kerem'e baktım. "Babaannen Sade'ye evlilik sözleşmesi imzalatmaya mı kalktı?"
Kerem'e yalnızca Sade'yle kavga ettiğimizi söyleyip detaylara değinmemiş olduğumdan, konunun aslıyla ilgili aldığı ipucuna karşın verdiği tepkiyi normal karşılarken, "Siz bu yüzden mi kavga ettiniz?" diyen Kerem'e, "Hayır," deyip derince yutkundum. Ve aramızda geçenleri anlatma isteğiyle dolup taşarak yanına gidip diğer şezlonga oturdum. Sonra da az önce öfkeden kuduran ben değilmişim gibi sakince konuştum.
"Ben Sade'ye markanın ortağı olmasını teklif ettiğim için kavga ettik..."
"Ne teklif ettin ne?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKSAL REAKSİYON
Romance"Bana bak, sen beni hırsızlıkla suçlayamazsın!" "Suçlarsam ne olur?" "Hiçbir şey olmaz! Ben koskoca Firuze Parfümeri'nin ceo'su Mehmet Bera Özkayahan'ım, ya sen? Sen kimsin de senin suçlaman bir şeylere sebep olsun ha? Kimsin sen?" Karadeniz damarım...