Irmak'ın ağzından:
Sabah uyandığımda saat 08:10 du. Aras dün gece yanımdaydı ama şimdi yokluğunu hissedebiliyorum.
Yavaşça doğrulup banyoya girdim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra ılık bir duş almaya karar verdim. İyi hissediyordum. Daha da iyi olacaktım. Buna inanıyordum. Banyodan çıktıktan sonra uzerimi giyinip salona geldim. Aras ve Emir ortalıklarda görünmüyorlardı. Salonun mutfağa açılan kapısına doğru ilerledim. Başak her zamanki gibi mutfakta kahvaltı hazırlıyordu. "Günaydın"
"Günaydın canım otursana"
"Bizimkiler yok mu"
"Biletleri almaya gittiler bir kac işleri de varmış 9 buçuk gibi çıkarmışız biz kahvaltı edelim bavulları da hazırlarız onlar gelene kadar"
"Kaç gün kalıcaz biliyo musun?"
"Sanırım 2 hafta"
"Ona göre hazırlıyım eşyaları diyecektim neyse çok açım ben çay hazır mı?"
"Ooo çay tiryakisi Irmak iş başında hazır olmaz mı getiriyorum hemen"
"Hatırlıyo musun önceden hayal kurardık büyüyünce aynı evde kalıcaz diye"
"Evet hatta kocalarımızla aynı anda evlenicez ve aynı evde kalıcaz diyoduk"
"Benzeri bi durumdayız. Emir'le aranız nasıl"
"İyi güzel herşey yolunda." dedi sesindeki zorakilikle.
"Başak bana söylemek istediğin bişey var mı"
"Aslında var ama bunu nasıl söylerim bilemiyorum"
"Anlat dinliyorum"
"Irmak biz off söyleyemicem"
"Başak çatlatmasana insanı söyle"
"Kolayca söyleyebileceğim bişey olsa böyle kıvranmam"
"Aklıma bişey geliyo ama Irmak söylesene"
"Ya hani sen hastaneye yatmadan önceki hafta biz Emir'le Ufuk'ta kaldık ya"
"Eee Başak ölücem meraktan artık bak Emirler gelicek şimdi anlatamıcaksın ben de seni boğazlıcam"
"Ya anlatıyorum işte. Ufuk bi gece eve gelmedi. Biz o gece şey. Şey işte anla"
"Tamam sus belli oluyo yüzün kıpkırmızı oldu. Peki pişman mısın da böyle davranıyosun başka bişey mi var"
"Hayıt pişman değilim. Ama Emir nikah tarihi almış. Ben annemin bu günü görmesini isterdim. Birinden beni istemesini. Ona tuzlu kahve içirmek isterdim." yanına gittim ve sarıldım.
"Anlıyorum. Nasıl hissettiğini. Annen olayını pek çözemesem de aklımda çok iyi bi fikir var. Nikah tarihi ne zamana"
"Tatilden geldikten 1hafta sonra cumartesi de ne yapıcaksın."
"Orası sürpriz olsun. Ben bavulları hazırlıyorum yeni gelin."
"Yaa Irmak deme öyle"
"Tamam tamam hadi önce şurayı toparlayalım sonra bavulları hazırlarız bizimkilerde gelirler"
Ne kadar şaşırmış olsam da Başak iyi biriyle birlikte ve evleniyorlar. Bunu bilmek. Onun mutlu olduğunu görmek. En az onun kadar mutlu oluyorum.
********
Bavulları hazırlayıp Arasların gelmesini beklerken bir yandan da magazin programı açmıştık. Ünlülerin dedikodularını yapmak hoşlarına gidiyo mübarek günah günah.
Aras ve Emir'in sesleriyle onlara döndük.
"Hazırsanız çıkalım bayanlar"
"Hemen geliyoruz" dedik Başak'la aynı anda. Bavullara doğru ilerlerken Emir hemen elimizdekileri aldı ve bizi kapıya doğru çekiştirdi.
"Bavulları taşımak bizin işi- oha bu ne ne koydunuz bunun içine taş mı dizdiniz naptınız ahh"
"Amma nazlandın be abi ver bana"
"Yuh ne götürüyonuz buraya koltuları falan mı koydunuz çantaya"
" 'Ommo nozlondon bo obo vor bono' demekle olmuyo Aras bey"
"Tamam be kes"
"Artık gidebilir miyiz" dedim ve arabaya doğru yol aldık.
********
Havalimanına geldikten sonra uçağa doğru yürümeye başlamıştık ki aklıma Başak'ın uçak korkusu geldi. Ona doğru döndüğümde terlemeye başladığını gördüm. Emir'e doğru yaklaşıp kulağına fısıldadım.
"Başak'ın uçak korkusu var"
"Ben alırım onun korkusunu yenge merak etme. Hem biliyorum uçaktan korktuğunu anlaştık biz onunla"
"Peki Emir sustum ben o zanan" dedim gülümseyerek ve sonunda uçağa gelmiştik. Yerlerimize oturduk ve hareket etmeyi bekledik.
Yol boyu nereye gittiğimizi sorup durdum Aras'a ama bi türlü cevap alamadım tabi. Ne tür bi inadı var anlamıyorum ki.
Geleceğimiz yere vardığımızda uçak yavaş yavaş havaalanın iniş yaptı. Başak nasıl diye düşünürken yanımdan jet hızla koşan Başan ve Emir'i gördüm. Anlaşılan birinin midesi iyi değil.
Kalıcağımız yere gelene kadar Aras ve Emir'in başını etini yedik. En sonunda araba durdu ve "Geldik" diyen hayattan bezmiş iki kişi gördük. Arbadan indik ve eve doğru yürümeye başladık. Burası çok güzeldi. Küçük bir bahçesi olan ufak bir ev. İki katlı ve çok şeker. Bahçenin her tarafı çiçek ve yeşilliklerle kaplı. Ahşaptan bir ev burası. Tam bizlik.
İçeriye girip odaları dolaştık. Zaten çok büyük değildi. Bavulları alıp yerleştirirken Aras odaya girdi ve yanıma geldi.
"İyisin değil mi"
"Buraya geldiğimizden beri çok iyiyim"
"Hep iyi ol bitanem hep iyi ol"
"Sen yanımdayken daha da iyiyim ben" dedim ve alnımdan öptü. Daha sonra yemek için dışarıdan sipariş verdik. Güzel bir gündü. En azından düne nazaran daha güzel.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişe Karşı (Tamamlandı✔)
قصص عامةGeçmişte yaşanan çoğu olay aslında gelecekte karşımıza çıkabilecek engelleri aşmaya yarar. Ne kadar zor olursa olsun yaşananlar, sana destek olan kişilerle atlatabiliyorsan eğer engellerin pek bir önemi kalmaz. En yakınım dediğin kişiler sana ne kad...