İki adam birbirlerinin sıcaklıklarıyla saatlerce uyumuşlardı. Sözüm ona sevgili değillerdi fakat bu birleşmiş bedenlerinden sonra hala zamana ihtiyaçları kalmışmıydı ki?
Zihinlerinin içinde en arsız şekillerde bile sevişmişlerdi ne yani şimdi işin resmileşmesi için yedi harfli " sevgili" kelimesini sesli bir sekilde mi söylemeliydiler? Ekin'in buna cesareti yoktu ama Vlad dünden hazırdı onun sevgilisi olmaya.
Yanağı adamın çıplak koluna dayanıkken sırtı da adamın koca göğsüne yapışmış haldeydi.
Sıcak olmuştu.
"Ekin?"
"Hımmm?"
Daha da sokuldu çocuğa Vlad.
"Çok sıcaksın."
"Götüme dayadığın koca derecenle mi ölçüyorsun ateşimi be adam! Az çekil! Yapıştın vantuz gibi!"
Vlad kahkaha atarak geri çekilirken çocuğun omzunu öpmeden de edemedi.
Nihayet rahat bir nefes alan oğlan olduğu yerde dirseklerinin üzerinde kalkıp uykudan şişmiş gözleriyle gülen adama baktı.
Bakışlarındaki hayranlığının kendi farkında değildi ama Vlad görüyordu. Gördükçe de daha da bir mutlu oluyordu adam.
" Senden ayrı durmak zor "
"Offf valla bana geliyorlar he! Şöyle konuşma!"
"Etkileniyor musun?"
"İflah olmazsın!"
Ekin adama daha fazla laf yetiştirmeyince yataktan kalktı. Dağılan üstü başını düzeltirken adam onu izliyordu.
"Yarın akşam bir programın var mı?"
"Belli değil. "
Vlad yatağın içinde oturmuş oğlanın ortalığı toparlamasını izliyordu.
"Var yani?"
"Belli değil işe gitmem lazım "
"Ekin orada çalışmana müsaade etmem!"
"Nikahına aldın da benim mi haberim yok Vlad."
"Nikah mı? Evlenmek mi demek oluyordu ?"
"Heee evlenemek. Bir boku da bilme!"
Heyecanla yataktan kalkıp oğlanın ellerinden tuttu.
"Hemen bu gece evlenebiliriz güzelim, sen yeter ki iste."
Ellerini adamın ellerinden kurtarıp birkaç adım gerileyen oğlan hayretle adama bakıyordu.
"Ulan ne evlenmesi delirdin mi? "
"Benimle ciddi düşünmüyor musun Ekin?"
Kaşları çatılan adama aptal aptal bakıyordu Ekin.
"Lan biz daha sevgili bile değiliz sen ne evlenmesinden bahsediyorsun? Alla alla...."
"Bana sarım dedin, birlikte uyuduk bence sevgili olmak için yeterli"
Utanan oğlan kendine küfürler ederken masanın üzerindeki su şişesini kafasına dikledi.
"Tamam evlenmek için baskı yapmıyorum ama sevgili olduğumuz konusunda anlaşalım küçüğüm"
"Ne küçüğü oğlum ufalt da donuna sok istersen!"
Vlad anlamaz bakışlarını önüne eğip boxerının kabarık önüne dikti.
"Bence hiç ufak değil..."
Elini aletinin üzerine getirip "Merak ettiysen bakabilirsin küçük serserim" derken çapkın gülüşüyle Ekin'e göz kırptı.
"La havle vela kuvve.... ben ne diyorum sen ne anlıyorsun ya! Görmek filan istemiyorum çek elini de orandan! Sapık mısın nesin!!"
Vlad anında elini aletinden çekmişti. Çocuğu yanlış anladığı için kendine kızarken yerdeki pantolonunu alıp giyinmişti.
"Yanlış anladım, üzgünüm "
Mahcup halini gören Ekin sadece başını sallamakla yetindi.
İçeriye geçtiklerinde sabahki dağınıklığın tamamen toplandığını görmüş Vlad'a sen mi yaptın diye sormamıştı. Elinden bu işlerin gelmediğini çoktan anlamıştı."Kahve içer misin?"
"Senin elinden ne olsa içerim. "
Oğlan başını geriye atıp gözlerini kaparken kalbine zarar olan bu adam yüzünden derin bir nefes aldı.
Kahveleri hazırlarken tepesinde dikilen adama çaktırmadan bakışlar atıyor ne kadar şikayetçi olsa da halinden baya bi mennundu.
"Hazır. Gel şöyle oturalım."
İkisi de ikili koltuğa oturduklarında Ekin bacaklarını bağdaş kurup Vlad a doğru dönerek oturdu.
"Neden öyle bakıyorsun?"
"Biraz konuşalım Vlad Efendi "
"Efendi? Efendi sahip anlamında ki efendi mi bu?"
"Lannn hayır amına koyayım sikinden başka bir şey düşünmez misin sen?"
"Senin yanındayken sadece seni düşünüyorum Ekin. Aklım sikimde değil sadece söylediğin kelimeleri bazen anlayamıyorum."
Derin bir nefes alan oğlan kahvesinden bir yudum alarak konuşmaya başladı.
"Bak her şey çok hızlı gidiyor. Zaman dedik ama zamanı olduğundan hızlı geçiriyorsun Vlad. Benim düşünmeye vaktim kalmıyor. "
Vlad dikkatle çocuğun yüzüne bakarken söylediklerinin devamının geleceğini düşündü. Olumsuz bir şey duyacak korkusundan kasılmıştı da biraz.
"Ben alışık değilim böyle şeylere. İlgiye, sevilmeye, bu ettiğin janjanlı sözlere filan... her şey garip geliyor, garip ve hızlı... Seviyorum dedin eyvallah ona bir şey demek haddime değil ama ben bilmiyorum. Benim hayatımı çoktan öğrenmişsindir bir daha ezber geçmeme gerek yok buyum ben"
Eliyle evini gösterdi.
"Bu kadarım. Sana verecek bir şeylerim yok kendime bile zor bakıyorum. "
Vlad tam ağzını açıp bir şey diyecekti ki çocuğun tekrar konuşmasıyla sustu.
"Sen böyle yakın davranınca Allah var hoşuma gitmiyor değil, ilik gibi adamsın da... ama ya bunları yanlış anlıyorsam? İki gün sonra pişman olup yarı yolda bırakmak istemiyorum seni."
"Bırakma beni Ekin!"
"Ben de onu diyorum oğlum işte..."
Elini kalbinin üzerine koyup "Buranın emin olması lazım... öbür türlüsü bana yakışmaz! Hem aynı noktada değiliz Vlad. Oldu ki kalbim hislerimden emin oldu sana yetemem ki ben! "
İçi başka dışı başka konuşuyordu Ekin'in. Korkuları bir bir dudaklarından dökülürken ona mavi mavi bakan adamı üzdüğü kadar kendini de üzülüyordu.
"Zaman zaman deyip de seni de oyalamak istemiyorum. Yol yakınken... vazgeçsek?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TENİ TENİME [BxB]
Teen FictionYalnız kalmış Aden'le kimseye dokunamayan Aslan'ın hikayesi... Kitapta şiddet, sex, taciz, uyuşturucu, cinayet, intihar kısacası her bok var. Duyar kasacaksan okuma. 05/2023