24. Güvendesin

17K 887 78
                                    

Aslan, saatlerdir Kemal'in gelmesini beklerken meraktan ölecek gibi hissediyordu. Dayanamayıp aradığında Aden'in yanında olduğunu öğrenince çok uzatmadan kapadı telefonu.

Ne konuştular, kiminle buluştu, Aden onun hakkında bir şey söyledi mi bunların hepsinin cevabı Kemal'deydi. Telefonu kapadıktan kısa süre sonra Kemal'den mesaj geldiğini görünce hemen açmıştı meraklı adam.

Kemal

Abi hayırlı olsun. Bücür sana fena yanmış.

Aslan mesajı doğru okuduğuna emin olmak için tekrar tekrar okumuş her okuyuşunda inancıyla beraber yüzündeki şapşal gülümsemesi de artmıştı.

"Biliyordum! " dedi sesli bir şekilde.

Şimdi beklemek daha zordu. Aden ne demişti ya da ne yapmıştı da Kemal'e kendisini sevdiğini düşündürmüştü merak ediyordu. Birazcık olsun sabahtan beri üzerinde olan kıskançlığın verdiği gerginlik azalmıştı.

Bir saat sonra Kemal ağzı kulaklarında abisinin evine gelmişti. Kapıyı tıklayıp içeriye girdiğinde Aslan hemen oturduğu yerden kalkıp Kemal'in önünde dikiliverdi. Abisinin bu heyecanlı halleriyle dalga geçmek istese de Aslan'ın gazabına maruz kalmak istemiyordu.

"Hemen anlat Kemal!"

"Abi çocuk kimmiş ondan mı başlayayım yoksa Aden'den mi?"

"Siktirtme lan bana çocuğu Aden ne dedi onu anlat!"

"Abi aslında pek bir şey söylemedi" Aslan'ın anında omuzları düşmüş kaşları çatılmıştı.

"Ne demek lan bir şey demedi sen mesaj atmadın mı bana?!"

"Abi biz şimdi ilk şu çocuktan filan konuştuk o sırada sen aradın. Senden sonra bücür bana onunla görüşmeme kızıp kızmadığını sordu. "

"Sen ne dedin?"

"Dedim ki 'abi artık kızmıyor eskisi kadar seninle konuşmamı umursamıyor herhalde kendisine başka umursayacağı yeni şeyler bulmuştur deyince abi bücürün suratını görmen lazımdı gülen yüzü hemen düştü garibimin birden huysuzlaştı."

"Lan sen ne saçmalıyorsun! Niye böyle bir şey söyledin!" Diye bağırarak Kemal'in yakasına yapıştı Aslan.

"Ulan sen onu benden soğutmaya mı çalışıyorsun it!"

Kemal, hemen abisinin yakasından tutan ellerinin üzerine ellerini koyarak "Abi dur bi sakin ol gözünü seveyim öyle bir şey yapmadım" Dedi.

Aslan, ellerini Kemal'in yakasından onu ittirerek çekti. Bu işe Kemal'i karıştırdığı için çoktan pişman olmuştu.

"Abi kıskandı seni. Orada değildin bir görsen yüzünün halini. Sevmeyen insan hiç kıskanır mı? Kıskanması için bilerek öyle yaptım. Hatta..."

"Ne???"

"Hatta abi şuan senin biriyle randevun olduğunu sanıyor"

Aslan artık Kemal'e söyleyecek bir söz bulamıyor onu oracıkta öldürmemek için kendisini ikna etmeye çalışıyordu.

"Abi bücüre dedim ki benim gitmem lazım abinin biriyle randevusu var onu götüreceğim bizim bücür olduğu yerde dondu kaldı. Kendi kendine "randevu" diye tekrarladı çok fena kıskandı ben sana diyeyim sonra da işte senin bildiğin şeyleri filan söyledi."

"Ne demek benim bildiğim şeyler?"

"Abinden nefret ediyorum, görmek istemiyorum filan abi bildiğin şeyler ama sen bunların tam tersini düşün abi. Sonuçta nefretten aşk doğar diye boşuna dememişler."

TENİ TENİME [BxB]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin