TENİ TENİME [BxB]

34

Bütün günü teknede Aslan'ın kucağında geçiren Aden halinden memnundu. Aslan'ın onu her fırsatta öpmesi, sıkı sıkı sarılıp göğsüne sokması hoşuna gidiyor yavaş yavaş üzerindeki çekingenliği atıyordu.

"Sevdin mi burada olmayı?"

"Sevdim."

Genç oğlan denizden gözlerini ayırmadan cevabını verirken Aslan' da gözlerini ayırmadan onu izliyordu. Hafifçe esen rüzgardan uçuşan saçlarını eliyle alnından çekişine bile hayranlık duyuyordu adam. Koca elleriyle çocuğun dağılan saçlarını düzeltirken Aden'in gözleri saçlarına dokunan ellerle beraber kendiliğinden kapanmıştı.

"İstersen bu gece burada kalabiliriz."

"Kalabilir miyiz gerçekten?"

"İstediğin her şeyi yapabiliriz Aden"

Aden sessizce kafasını salladı. Aslan'la baş başa burada kalmaktan biraz çekiniyordu. Aralarındaki şeyin çok hızlı ilerlemesi fazla geliyordu ama yine de onunla kalmayı istiyordu.

Aden'in telefonuna mesaj gelmesiyle ikisinin de aynı anda gözleri telefonun ekranına kaydı. Ekranda Sarp'ın mesaj attığını görünce Aden normal bir şeymiş gibi mesaji açarken yanındaki adam sinirden dişlerini sıkıp sakin kalmaya çalışıyordu.

Sarp

Eve döndün mü? Seni merak ediyorum yanında o adam varken rahat değilim. Ona güvenme.

Aden mesajı okudukça arkadaşının bu gereksiz endişesini anlayamıyordu. Sonuçta ona iyi olduğunu defalarca söylemişti.

Aslan ise Aden'in hemen dibinde okuduğu mesajla kudurmak üzereydi. Elin piçi kalkıp Aden'e kendisine güvenmesi gerektiğini söylüyordu.

Aden'in elinden telefonu sertçe çekip masaya koyduğunda Aden ne olduğunu anlayamamış Aslan'ın bu hareketine şaşırmıştı.

"Aslan ne yapıyorsun?"

"Konuşma onunla!"

"Buna sen karar veremezsin!"

"Veririm!"

"Veremezsin! İstediğim kişiyle konuşurum bana karışamazsın!"

"Aden!"

" Sevgili olduk diye her istediğini yapacak değilim önceki Aden neyse yine o Aden'im ben bunu unutmasan iyi edersin."

"O piç sana benim hakkımda neler söylüyor kalkmış hala onunla konuşacağım diyorsun bana!"

"Onun ne söylediğinin ne önemi var! Önemli olan benim ne düşündüğüm."

"Seni bana karşı doldurmaya çalışıyor görmüyor musun?"

"Sen de kendine hiç güvenmiyor musun? Onun ne söylediği umurumda değil onu haklı çıkarmamak senin elinde!

Aslan derin derin nefes alırken eliyle saçlarını geriye doğru itti. İki dakikada ortam gerilmiş o piç yüzünden yine tartışmaya başlamışlardı. Kafasını çevirip Aden'e baktığında yine ona karşı yenilmişti. O ne derse desin ne yaparsa yapsın Aslan hep onun karşısında mağluptu.

"Tamam. Bana güvenmen için her şeyi yapacağım ama sen de birazcık beni anlamaya çalış. "

Aden, yanındaki adamın yumruk olmuş elinin üzerine elini koyup baş parmağıyla okşadığında az önce sinirden kasılan Aslan yavru bir kediciğe dönmeye başlamıştı.
Vücudundaki gerginlik giderek azalıyor bakışlarındaki öfke Aden'e bakarken yok olup gidiyordu.

"Yapacağını biliyorum."deyip kafasını Aslan'ın omzuna yasladı Aden. Eli elinde başı omzunda olan çocuk nasıl bu kadar kolay onu etkisi altına alabiliyordu anlayamıyordu Aslan.