Kodların Ardında

2'Masa altı

Medya hocamız

Naz...

Naz: Rezil oldum sus kızım!

Anlattığıma pişman etme!

Alev: dkdcmdkvdkvndfk manyak

Neyse çok güldüm

Aşko dert etme. Sonuçta bir daha girmezsin derse olur biter. Bizim binada falan takılır o da en fazla.

Amfiden çıktığım gibi o gün anında anlatmıştım olayı Alev'e. O da kankalık görevini yapmış ve iki gün boyunca dalga geçmişti. Bazen bu kızı neden öldürmediğimi düşünüyorum? 

Cevap basit aslında , hapis yatamam ben.

Bugün de Alev Mehmet hocanın dersine girmiş ve çıkmasını bekliyordum okulun cafesinde. Sıcak çikolatamı içerken aynı zamanda da telefondan saati kontrol ediyordum. Şimdiye çıkmış olması gerekiyordu bunun. Adam üç saatlik dersi blok yapmıştı resmen ya. Psikopatlık   derecede delilik  bu!

Binadan çıkan Alev beni görmesiyle yanıma gelip eşyalarını bırakarak kahve sırasına girmişti. Bakışlarım tekrar binanın girişine kaydığındaysa gördüğümle ne yapacağımı bilemeden masanın altına girmiştim. ÇÜNKÜ BURAYA DOĞRU GELEN MEHMET HOCA VARDI!

Masanın altından görebildiğim kadarıyla kahve sırasına girmişti. Alev arkasındaki hocasını fark etmesiyle selam vermişti. Kahvesini alıp tekrar bir şey derken bana doğru gelmişti. Büyük ihtimalle şu an beni arıyordu. Bir gözüm Mehmet hocada iken azıcık başımı masanın kenarından çıkarıp Alev'e baktım. Beni görmesiyle şok olmuştu.

Ne var canım? Belki sıcak çikolatanın tadı böyle masa altında çıkıyor? Olamaz mı yani?

Bir bana bir de tam çaprazımızda kahvesini yudumlayarak kitabını okuyan Mehmet hocaya baktı. Yüzünde gıcık bir sırıtmayla yerine oturup kısık sesle konuşmaya başladı.

"Kızım ne ara girdin oraya sen?"

"Boşver onu da hoca ne zaman gider?" Mehmet hoca dikkatli bir şekilde kitabını okurken etrafla bağını kesmiş gibiydi. Belki kulaklığı da bunu destekliyor olabilir, birazcık ama. Neden bu kadar havalısınız hocam?

"Valla iki saat sonra dersi varmış derste dedi. O zamana kadar buralarda aşko."

"Alev kesin annem bana hamileyken yanlış bir şey yaptı. Bu kadar bahtım kapalı olamaz ya." ağlamaklı çıkan ses tonuma karşı o ise gülmemek için kendini zor tutuyordu.

Dua et hapse girecek kadar yürekli değilim kızım. Yoksa parça pinçik ederdim seni.

"Bardağımı versene ya , almayı unuttum." o bardağımı verirken bende yerde bağdaş kurup rahat bir şekilde oturmuştum. Ne zaman Mehmet hoca gider o vakit kurtulurum buradan. Umarım erkenden kalkarsın ya da tuvaletin gelir hocam.

Çok amin.

"Seninki bugün bütün sınıf süzdü."

"Benimki kim be?" gözleriyle Mehmet hocayı işaret edince gözlerim açılmıştı. Bacağına sert olamayacak şekilde vurmuştum.

"Manyak öyle mi denir? Hoca o hoca."

"Ay sanki senin hocan?! Ne var be? Sıkma alttan."

"Sende deli deli konuşma ya."

"Of tamam ya... ama cidden sınıfta birisini aradığı belliydi. Bu arada mükemmel bir anlatımı var hocanın ya. Ben bile dersten kaçmak istemedim düşün yani." Alev imkanı olmasa okula gelmez. Bu kız bile gelmeyi düşünüyorsa demek ki gerçekten de çok başarılı bir hocaydı.