(30) MÜTEMMİM CÜZ🌺

1K 101 29
                                    

Sen ol da ister yar ol ister yara. Lütfun da başım üstüne, kahrın da.

Şems-i Tebrizi

🌺

Canımın içi, seni ömrümün en baş köşesine son nefesime kadar sevmek için aldım kabul ettim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Canımın içi, seni ömrümün en baş köşesine son nefesime kadar sevmek için aldım kabul ettim.

Canımın içi, seni ömrümün en baş köşesine son nefesime kadar sevmek için aldım kabul ettim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İçimi ateş gibi yakan bu kez ayrılık acısı değildi.

Her defasında yüreğimdeki yangını söndürüp ayaklarımı yerden kesiyordu.

Başımdaki kavak yelleri, midemdeki kelebeklerle birlikte yıllardır huzur içinde yaşıyorlardı. İçimdeki mutluluğu size nasıl tarif edeyim?

İç çeke çeke izlediğim manzaranın mucizeviliğini ömrüm boyunca bir kez daha yaşayacağımı biliyordum. İkincisi Nuh'umun kızımızı koklayarak uyutuşunu izlemekti. Beni bu ikisinden başka bir şey mutlu edemezdi artık.

Annem, Nuh'u karşısına oturtmuş dakikalardır sarılıp saçlarını okşuyordu. Şimdi ise iki elini tutmuş ağlıyordu. Nuh kızaran gözleriyle bir anneme bir bana bakarken çaresiz bir halde oturmaya devam etti karşısında.

"Oğlum," dedi annem. Sesi kısıktı. Öyle güzel öyle içten oğlum diyordu ki ben sakinleşemiyordum bir türlü. Yüreğim heyecanla güp güp ediyordu. "Annem ne desem ne yapsam içimdeki minneti anlatmaya yetmez." Annem konuştukça Nuh daha da mahcup oluyordu. "Sen benim bebeğime dost, arkadaş, yoldaş mı oldun?" Bana baktı ağlayarak. "Sen benim bebeğime gözün gibi mi baktın? Ne diyeyim ki ben size? Hepinize kalan ömrümde köle olsam ödeyemem ki hakkınızı."

Konuştukça içim parçalanıyordu sanki. Bir annenin feryatları değildi işittiklerim. Avaz avaz onlara olan minnettarlıklarını haykırıyordu.

"Anne," dedi Nuh. Yutkunamıyordum. Ellerini tutup öptü. "Menekşe'm o benim. Aksini hiç düşünmedim ki ben. O bize Rabbimin bir emaneti bir hediyesiydi. Bizi biz yaptı bizi aile yaptı. Asıl ben seni sırtımda binlerce kez Kabe'ye götürsem hakkını ödeyemem. Sen benim güzel gözlümü doğurdun, benim can yoldaşımı, benim hayat arkadaşımı doğurdun. Sen öyle acılar yaşamasaydın biz onu hiç bulamayacaktık. Biz hayatımızın en mükemmel günlerini yaşarken sen evlat hasretiyle yandın."

GÜL REÇELİ  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin